Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü’nden perşembe günü yapılan açıklamada Gazze’de kıtlık yaşandığı bildirilmişti.
Uluslararası Adelet Divanı’ndan dün açıklanan kararda da İsrail’den Gazze’deki açlık ve kıtlığı durduraması için tüm önlemleri alması emredilmişti.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı rakamlara göre, Hamas’ın saldırısıyla 7 Ekim’de başlayan savaştan bu yana en az 25 kişi yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle yaşamını yitirdi.
“Sanki aylardır oruç tutuyormuş gibi aç ve susuz kaldık”
Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinde çadırda yaşayan Hüsnü Cebrail, sokaktan yemek toplamaya çalıştıklarını belirterek “Bulabildiğimiz her şeyi kullanıyoruz” dedi.
58 yaşındaki Filistinli, “Sanki aylardır oruç tutuyormuş gibi aç ve susuz kaldık” ifadelerini kullandı.
WSJ’nin haberinde, Gazze’deki durum şöyle anlatıldı:
“Ramazan neşesini çağrıştıracak çok az şey var. Birçok cami hava saldırılarıyla yerle bir edildi. Sokaklarda yetimler dolaşıyor. Halk İsrail ordusunun dikkatini çekmemek için kamusal alanlarda toplanmaktan kaçınıyor. Ezan sesleri yerini büyük ölçüde savaşın gürültüsüne bıraktı.”
24 yaşındaki Sarah Ghalayini ise “Ramazan’daymışız gibi hissettirecek hiçbir şeyimiz kalmadı” dedi.
İsrail’in bombardımana tuttuğu Şifa Hastanesi’ndeki damar cerrahisi bölüm başkanı Taysir Tanna ise şunları söyledi:
“İftarda, savaştan önce yenmez diye düşündüğümüz ebegümeci ve diğer otları bol bol yiyoruz. Şansı yaver gidenler mercimek de buluyor. Savaştan önce en uygun fiyatlı seçeneklerden biri olan ve genellikle hapishanelerdeki mahkumlara verilen mercimek bile artık neredeyse hiç bulunmuyor.”
WSJ, Ramazan ayında durumu olmayanlara yiyecek ve yardım sağlayan camilerin çoğunun yıkıldığını da aktardı.
Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanı Hatem Bakri, savaşın başından beri Gazze Şeridi’ndeki en az 1000 caminin yerle bir olduğunu söyledi.