Evrenin ortaya çıkışıyla ilgili bilim dünyasında bugüne kadar en yaygın kabul gören teori, ‘Big Bang (Büyük Patlama)’ idi. Ancak James Webb Space Telescope (JWST) sayesinde yeni elde edilen görüntüler, bu teoriyi tartışmaya açtı.
Evrenin ortaya çıkışı konusunda bilim dünyasında bugüne kadar en yaygın kabul gören teori, ‘Big Bang (Büyük Patlama)’ idi. Ancak yeni elde edilen görüntüler, bu teoriyi tartışmaya açtı.
Büyük Patlama Teorisi’ne göre, tüm evren bir büyük patlama sonucu meydana geldi. Bir ‘nokta’ kadar alanda gaz sıkışmaları ve tepkimeler oldu, evreni oluşturan atomlar büyük bir patlama ile yayıldı ve genişledi. 13.8 milyar yıl önce yaşanan bu patlama sonucu evrendeki galaksiler, yıldızlar, gezegenler ve üzerinde yaşadığımız dünya oluştu.
1920’lerde Ortaya Atıldı
Büyük Patlama Teorisi, 1920’lerde Rus Fizikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı Matematikçi ve Astronom Georges Lemaitre tarafından yapılan çalışmalar sonucunda ortaya atılmıştı. Evrenin nasıl oluştuğunu merak edenler tarafından yaygın kabul görse de sonuçta bilimsel anlamda bir ‘kanun’ değildi çünkü ispatlanması ya da reddedilmesi neredeyse imkansızdı. Bu nedenle ‘teori’ olarak kaldı. Aslında yaşanan şey bir patlama da değil, fiziksel bir süreçti ancak ‘Büyük Patlama’ olarak bilinmeye devam etti.
JWST ile Elde Edilen Görüntüler
Dünyanın yakın zamana kadar sahip olduğu en gelişmiş teleskop Hubble idi. 25 Aralık 2021’de ise daha gelişmiş bir teleskop olan JWST uzaya fırlatıldı. Atmosferik etkilerden uzak gözlem yapılabilmesi için dünyadan yaklaşık 1 buçuk milyon kilometre uzakta yörüngeye yerleştirildi ve uzaya ait yeni görüntüler geçmeye başladı. Elde edilen görüntüler ise Büyük Patlama Teorisi’ni tartışmaya açacak nitelikteydi çünkü evren oluştuktan 300-400 milyon yıl sonra oluşmuş galaksilerin görüntüleri elde edildi. Büyük Patlama Teorisine göre bu zaman dilimi ‘karanlık çağ’ olmalıydı.
Teorinin Babası Bir Papazdı
Türkiye’nin saygın astronomlarından Prof. Dr. Ethem Derman, bu konuda şunları söylüyor:
“Evrenimizin nasıl oluştuğunu her zaman merak ederiz. Bu merakı gidermek için bilim insanları da ortaya modeller koyarlar. Çağımızda en çok kabul edilen model Büyük Patlama modelidir. Modeli ortaya koyan Georges Lemaitre Belçikalı üstün bir bilimci, matematik ve fizik dehası bu teoriyi ilk kez ortaya atmış ve yaptığı hesaplamalarla o çağın Einstein, Eddington gibi bilim insanlarının dikkatini çekmişti. Kendisi bir papazdır ve Leuven Katolik Üniversitesi mezunudur. Hristiyan dünyası bu teoriyi çok benimseyip arkasında durdu. Teoriye karşı olan bilim insanları ise bu nedenle teoriye ‘kilise bilimi’ dediler. Hristiyan vakıflar ve tarikatlar finansal güçleri nedeniyle karşı olan bilim insanlarının büyük teleskoplarda verdikleri projeleri, bilimsel makalelerinin yayınını kabul etmediler.”
Zaman Uymuyor
Büyük Patlama teorisine göre evren oluştuktan hemen sonra ‘enflasyon’ adı verilen çok hızlı bir büyüme gerçekleştiğini belirten Derman, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Teoriye göre 400 bin yıl sonra karanlık çağ başlamış ve bu durum 300 milyon yıla kadar devam etmiştir. Yıldızlar evren oluştuktan 300 milyon yıl sonra evrende yer almaya başlamış ve 1 milyar sonra da galaksiler meydana gelmiştir. Sözcüklerle ifade etmeye çalıştığım bu teorinin arkasında müthiş bir matematik ve fizik bulunur. Evrenin yaşını da 13.8 milyar yıl olarak arka plan ışımasından ve kırmızıya kaymasından hesaplanmıştır. JWST Temmuz 2022’de ilk yaptığı gözlemleri halka açtığı zaman hem evren bilimciler hem de gökbilimciler çok şaşırdılar çünkü evren oluştuktan 300-400 milyon sonra oluşmuş galaksileri gözlediler. Oysa bunların 1 milyar yıl sonra gerçekleşmesi gerekirdi.”
Yeni Oluşmuş da Değiller
Derman, bu galaksilerin ‘yeni oluşmuş’ galaksiler olmamasının da bir diğer önemli nokta olduğunu ifade ediyor. Büyük Patlama’dan 300-400 milyon yıl sonra ortaya çıktığı hesaplanan bu galaksilerin, ‘çubuklu sarmal kolları olan’ yani ‘ortaya çıkışı çok daha eskiye giden’ galaksiler olduğunu belirten Prof. Derman, “Daha da ilginci evrenin ilk oluştuğunda sadece hidrojen ve helyum vardı. Daha sonra yıldızlar merkezlerinde nükleer reaksiyon sonucu diğer elementleri üretirler. Bu galaksilerde oksijen gazının parmak izleri vardı. Yine bu galaksiler beklenenden çok daha parlak ve yine sayıları beklenenden çok fazlaydı” diyor.
Yeniden Tanımlanacak
Bu gelişmeler ışığında Büyük Patlama Teorisi’nin yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Evrenbilimcilerin “galaksilerin beklenenden çok önce oluştuğu” gerçeği üzerinden yeni bir teori geliştirmesi ya da Büyük Patlama Teorisini yeniden tanımlaması gerekecek.