ABD Başkanı Joe Biden, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda açıklamalarda bulundu. Konuşmasında Afganistan’daki gelişmelere değinen Biden, “Afganistan’da 20 yıldır devam eden savaşı sonlandırdık. Yeni bir başlık açtık. Sürekli diplomasiyi kullanacağız. Yeni yöntemlerle insanları tüm dünyada ayağa kaldırmaya çalışacağız. Sorunlar ne kadar zor olursa olsun hükümetler insanlar içindir diyoruz. Herkes için çalışılması gerektiği kanaatindeyiz hükümetlerin. ABD şimdi odağını pasifik bölgesine de yönlendirirken partnerlerimizle çalışıyoruz. BM gibi kurumları kullanarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı
ABD Başkanı Joe Biden, New York’ta BM Genel Kuruluna seslendi.
ABD Başkanı Biden, BM Genel Kurulu konuşmasında, “ABD’nin askeri gücü bizim son çare aracımız olmalı, dünyada gördüğümüz her soruna bir cevap olarak kullanılmamalı.” dedi.
Biden, “Katı bloklara bölünmüş yeni bir Soğuk Savaş veya dünya peşinde değiliz, bir kez daha söylüyorum bunun peşinde değiliz.” diye konuştu.
ABD Başkanı Biden, İran’ın nükleer silah sahibi olmaması için verdikleri sözü tutacaklarını vurguladı ve nükleer anlaşmaya dönmek için diplomatik çabalarını sürdüreceklerini kaydetti.
Biden, bağımsız Yahudi devletine desteklerinin kesin olduğunu, ancak bunu sağlamanın en iyi yolunun egemen bir Filistin devletinin de olacağı “iki devletli çözüm” olduğunu söyledi.
ABD Başkanı Joe Biden, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda açıklamalarda bulundu. Biden’ın açıklamalarında satır başları şöyle;
“İlk kez size hitap ediyorum. Bu yıl büyük acılar çektik. Çok fazla kişi pandemide hayatını kaybetti. Yaklaşık 4,5 milyon kişiyi kaybettik. Her ulustan insan hayatını kaybetti. Her ölüm bizim kalbimizi kırdı. Şunu hatırlamalıyız, ortak geleceğimizi fark etmemiz için birlikte hareket etmemize bağlı.
‘MEVCUT ARAÇLARI KULLANMAZSAK DAHA TEHLİKELİ VARYANTLAR ORTAYA ÇIKACAK’ Önümüzde almamız gereken acil bir karar var. Kararlı bir 10 yıl geçirmemiz gerekiyor. Tam anlamıyla geleceğimizi belirleyecek bu 10 yıl. Küresel camia olarak önümüzde krizler var. Önümüzde önemli fırsatlar da var. Birlikte çalışıp, gerekli kararları alacağız. Kendimizi bir sonraki pandemiye hazırlayabilmek için. Mevcut araçları kullanamazsak daha tehlikeyi varyantlar karşımıza çıkacak.
İklim değişikliği de bir başka zorluk olarak karşımızda. Pek çok felaketle karşı karşıyayız. Yükselen denizler de dahil olmak üzere. İnsan onuru ve insan haklarıyla hareket etmemiz gerekiyor. Uluslararası sistemi kullanırken, BM İnsan Hakları Sözleşmesi ve Çerçeve Sözleşme de dahil olmak üzere yeni tehditlerle bu araçları kullanarak mücadele edeceğiz. Evrensel prensipleri kullanmazsak çok da başarılı olamayacağız.
‘SÜREKLİ DİPLOMASİYİ KULLANACAĞIZ’ Şu an bu soruları nasıl yanıtlayacağız, buna bakmamız gerekiyor. Birlikte mi hareket edeceğiz buna bakmamız gerekiyor. ABD’nin müttefikleriyle bu sorunlarla nasıl baş edeceğini paylaşacağım. Geçmişle mücadele etmek yerine biz gözümüzü doğru yere dikmeliyiz, kaynaklarımızı doğru yere aktarmalıyız. İklim değişikliğiyle mücadele etmek, fiber saldırılarla, gelişmekte olan teknolojileri konu edinerek mücadele etmek amacımız olacak.
Afganistan’da 20 yıldır devam eden savaşı sonlandırdık. Yeni bir başlık açtık. Sürekli diplomasiyi kullanacağız. Yeni yöntemlerle insanları tüm dünyada ayağa kaldırmaya çalışacağız. Sorunlar ne kadar zor olursa olsun hükümetler insanlar içindir diyoruz. Herkes için çalışılması gerektiği kanaatindeyiz hükümetlerin. ABD şimdi odağını pasifik bölgesine de yönlendirirken partnerlerimizle çalışıyoruz. BM gibi kurumları kullanarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
‘ORTAKLIKLARIMIZI YENİLEDİK’ Temel bir gerçek var; küresel bir camia olarak bizim başarımız başkalarının da başarısına bağlı. Halklarımız için birlikte çalışmamız gerekiyor. Dünyanın geri kalanıyla da ilgilenmemiz gerekiyor. Ortak bir gelecek oluşturmalıyız. Güvenlik, refah, özgürlüğümüz tam da bu noktada birbirimizle ilintili. Bunu çok güçlü bir şekilde yapmamız lazım. Son aylara bakacak olursak, biz bir ittifak kurmak istedik, ortaklıklarımızı yeniledik.
Ortakların ABD için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha teyit ettik. NATO’yla ilgili taahhütlerimizin altını çizdik. Bugün ve yarının tehditleriyle mücadele etmek için çalıştık. AB bizim için önemli partner. Birlikte çalışıyoruz. Avustralya, Hindistan, Japonya gibi ülkelerle birlikte çalışma kararlılığımızı yeniledik. Gelişen teknolojiler ve iklim değişikliğinde bu ülkelerle çalışacağız. Burada daha iyi ekonomik sonuçlar temin edebilmek amacımız.
‘HER SORUNA ASKERİ ÇÖZÜMLE YANIT VERMEMEMİZ GEREKİYOR’ Uluslararası forumlardaki eski konumuza geri döndük. Burada amacımız küresel eylemi yayabilmek, zorluklarla mücadele edebilmek. DSÖ ile birlikte çalışıyoruz. Tüm dünyaya aşı temin etmeye çalışıyoruz. Paris İklim Değişikliği Sözleşmesi’ne geri döndük. ABD eski konumuna geri dönerken bir örnek teşkil etmeye çalışıyoruz. ABD saldırılara yönelik olarak müttefiklerini ve kendilerini savunmayı sürdürecektir. Gerekirse güç kullanacak; ancak ABD’nin çıkarı doğrultusunda bu çalışmaları sürdürecek. Amerikan halkının rızasını alarak bunları gerçekleştiririz. Ortaklarla müttefik anlayışıyla bunu gerçekleştireceğiz. ABD askeri çözümün son çaremiz olması gerekiyor. Her soruna askeri çözümle yanıt vermememiz gerekiyor.
Bugün pek çok sorun silahla çözülemez. Silahlar Covid-19’a çözüm getiremez. Bizim ortak bir şekilde bilimi kullanmamız gerekiyor. Mümkün mertebe hızlı harekete geçmemiz gerekiyor. Gelecek için yeni mekanizmalar oluşturmamız lazım küresel sağlık güvenliğini oluşturmak için.
Gereken araçların temin edilmesi gerekiyor pandemiyle mücadele edebilmek için. ABD 50 milyon dolardan fazla para harcadı Covid’le mücadele edebilmek için küresel boyutta. Aşıların bir bölümünü diğer ülkelere gönderdik ve göndermeye devam ediyoruz. Pfizer aşılarının bir kısmını bağışladık. Yaklaşık 100 ülkeye ABD uçakları iniş gerçekleştirdi. Bir umut aşısı sağlamaya çalışıyoruz Amerikan halkı olarak. Bunu herhangi bir koşula bağlamıyoruz. Yarın yine Covid-19 zirvesinde ben ek kararları açıklayacağım.
‘DÜNYAYI AŞIYA KAVUŞTURMAMIZ GEREKİYOR’ Kendimizi sorumlu tutuyoruz. Covid’le mücadele edebilmek için önümüzde zorluklar var. Dünyayı aşıya kavuşturmamız gerekiyor. Burada önemli yıkımlar da söz konusu olabilir.Sınır tanımayan iklim kriziyle karşı karşıyayız. Dünyanın her bölgesinde bunu hissedebiliyorsunuz. Sayın genel sekreter buna değindi. Tüm insanlık tehdit altında. Bilim insanları ‘artık geri dönüşü olmayan bir noktaya ilerliyoruz’ diyorlar. Her ulusun kararlı bir biçimde masaya oturması lazım.
Glasgow’daki kararlılığın sürdürülmesi gerekiyor. Nisan ayında ABD’nin yeni hedeflerini açıklamıştım. Paris Sözleşmesi altında ne tür kararlar sergileyeceğimizi. Bizim amacımız 2030 itibariyle verdiğimiz sözleri gerçekleştirmek. Amacımız sıfır emisyon hedefine ulaşabilmek. Yönetimim kongre ile birlikte çalışıyor. Elektrikli araçlara, yeşile yatırım yapabilmek için. Bu yatırımları yapmak yalnızca iklimle ilintili değil aynı zamanda kendi geleceğimize yatırım yapmak. Bu önemli bir fırsat. İyi para getiren istihdam sağlayacağız. Herkes için hayatın kalitesini arttırabileceğiz.
Aynı zamanda ülkeleri ve insanları desteklememiz gerekiyor. Nisan ayında uluslararası finansmanı arttıracağımızı söylemiştim. İklim değişikliği ile mücadele konusunda verdiğimiz miktarı iki katına çıkardık. Bu bağlamda ABD iklim değişikliğine finans sağlayan lider ülke konumuna geldi. Amacımız 100 milyar dolar hedefine ulaşabilmek diğer ülkelerle birlikte. Bu krizle mücadele ederken yeni bir dönemle karşı karşıyayız.
‘TEKNOLOJİYİ İNSANLARA BASKI İÇİN KULLANMAYALIM’ İnsan varlığını her açıdan şekillendirebilecek bir dönem var önümüzde. Bu teknolojiler insanları geliştirebilir ya da baskıyı arttırabilir. Bioteknolojiyi kullanabilelim, 5G’yi kullanabilelim. İnsanların özgürlüğünü daha ileriye taşıyalım. Teknolojiyi insanlara baskı için kullanmayalım. ABD, ARGE’ye yatırım yapma konusunda kararlılık sergilemektedir. Amacımız zorluklarla mücadele edebilmek.
Siber saldırılara yönelik altyapıyı oluşturmaya çalışıyoruz. Tüm uluslarla birlikte çalışarak siber alanda dünyayı daha ileri taşımaktır. Siber saldırılara yönelik her ulusun birlikte harekete geçmesi lazım. Tüm ulusların adil bir biçimde mücadelesi gerekiyor. Aynı zamanda fikri mülkiyetin korunması lazım. Küreselleşmenin faydalarından tüm ulusların eşit ve adil biçimde faydalanması gerekmektedir. Yıllardır çalışmalarımızı bu şekilde sürdürüyoruz.
Hareket etme özgürlüğü bizim için son derece önemli. Uluslararası antlaşmalarla bunu desteklemeye çalışıyoruz. BM’nin misyonuna ve değerlerine dayanmaktadır bizim yaklaşımız. Hepimiz bu sözleşmeye uymalıyız. Yeni ya da eski zorluklarla birlikte mücadele etmeliyiz. Dünyanın tüm güçlü ülkelerinin bir hedefi var. Bizim sorumlu rekabetten çatışmaya geçmemiz gerekli. ABD güçlü şekilde rekabete katılacak, müttefiklerini ve dostlarını desteklemeyi sürdürecek. Ekonomik zorbalık yapanların karşısında yer alacağız.
‘ABD, HER ULUSLA BİRLİKTE ÇALIŞMAYA HAZIR’ Burada bizim amacımız yeni bir soğuk savaş başlatmak değil. Ya da dünyayı bloklar şeklinde bölmek değil. ABD her ulusla birlikle çalışmaya hazırdır. Başarısız olursak hepimiz etkileneceğiz. Covid-19, iklim değişikliği, nükleer silahlanma gibi zorluklarla mücadele etmezsek başarısız olacağız. Biz BM ile birlikte çalışıyoruz. Aynı zamanda tehditlere yönelik birlikte çalışıyoruz. Amacımız diplomasiyi sürdürmek. Nükleer silahlardan dünyanın arındırılabilmesi bizim amacımız. Kararlılığımızı sergiliyoruz.
Kore konusunda da yine bu kararlılığımızı sergiliyoruz. Nükleer silahsızlandırma olduğu kanaatindeyiz. Nükleer tehditler nereden gelirse gelsin karşısında yer alacağız. Terörün nereden güç aldığını biliyoruz. Geçtiğimiz ay 13 ABD askerini Kabil Havaalanı’ndaki sinsi saldırıda kaybettik. Bu saldırıda hayatını kaybeden Afganlar da vardı. ABD geçmişte gördüğümüz aynı ülke değil. 20 yıl önceki ABD yok artık. Bugün daha esneğiz, terörle daha iyi mücadele edebiliriz. Tehditlere daha iyi yanıt verebiliriz. Nasıl network kurabileceğimizi biliyoruz.
‘ARTIK ASKERİ KONUŞLANDIRMAYA İHTİYACIMIZ YOK’ Bugün ve gelecekteki terör saldırılarıyla mücadele edebilmek için yeterli araçlar var elimizde. Artık askeri konuşlandırmaya ihtiyacımız yok. Askerlerimizi başka ülkelerde konuşlandırmaya ihtiyacımız yok. Hükümetlerin insanların ihtiyaçlarına yanıt vermesi gerekiyor. Yolsuzluk olduğunda ülkelerdeki eşitsizlik artmakta ve bu sorun sınırların önüne geçmekte, insanlar acı çekmekte. Dünyadaki vatandaşların ne kadar memnun olmadığını görüyoruz.
İnsanlar yemek bulamıyorlar, çocuklarını okula gönderemiyorlar. Dünyanın her bölgesinde insanlar sokaklara dökülüp, hükümetlerden talepte bulunabiliyorlar. Herkesin eşit haklara sahip olması lazım. Farklı ülkelerde aynı sesi duyuyoruz; insan onurunun korunması lazım diyor insanlar. Bizim bu çağrıya yanıt vermemiz gerekiyor. Kaynaklarımızı bu sesleri duymak, desteklemek, onlarla birlikte çalışmak ve insan onurunun korunması için çalışacağız.
‘GIDA SİSTEMLERİNE YATIRIM YAPIYORUZ’ Gelişmekte olan ülkelerde altyapı ihtiyacı var. Kalitesi düşük olan, yolsuzluğu destekleyen çözümler daha büyük zorluklar getirecektir bu ihtiyacı bulunan ülkelere. Şeffaf projelerin olması gerekiyor. Yerel halkın da içinde yer alabildiği projelerin olması lazım. Güçlü projeler yapılması gerekiyor.
Daha iyi bir dünya oluşturun, ardındaki fikre bakacak olursak G-7 ülkeeriyle birlikte altyapı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dünyanın en büyük yardım sağlayan ülkesiyiz. Gıda ve su da dahil pekçok ihtiyaç gönderiyoruz. Yardımımızı esirgemiyoruz. Küresel olarak d ünyanın üçte birinin gerekli gıdaya erişiminin olmadığı dünyada yaşıyoruz. Bu konuyu gözönünde bulundurmamız lazım. Önümüzdeki yıllarda gıda konusunda neler yapılabileceğini ele almamız lazım. Gıda sistemlerine yatırım yapıyoruz. 104 milyondan fazla para sağladık. İnsanların hayatını daha iyi hale getirmek için altyapı yatırımlarımız sürecek.
Dünyaya çok fazla acı getiren olayları engellemek bizim amacımız. Şiddete başvurmamız lazım. Geleceğe yönelik daha fazla barış ve refah istememiz lazım. BM de bu bağlamda çalışmalarını sürdürüyor. Ben İsrail-Filistin konusunda iki devletli bir çözümün en iyi çözüm olduğu kanaatindeyim. Demokrat, yaşayabilir bir Filistin devleti olması kanaatindeyim. Etipyo, Yemen’deki olayları da göz önünde bulundurarak çalışmalıyız. Açlık, şiddet olayları, insan hakları ihlalleriyle ilgili bu ülkelerde çalışmalarımızı sürdürmeliyiz.
‘BM’NİN ÜZERİNE KURULDUĞU DEĞERLERİNİ HATIRLATMAMIZ GEREK’ Sınır ötesi diplomasiyi sürdürürken ABD demokratik değerlerin güçlü savunması olacaktır. Çünkü bu bizi betimleyen değer. Özgürlük, eşitlik, fırsatlar bizim için önemli. Evrensel hakların varlığı bizim için önemli. Bu bizim DNA’mızda var ülke olarak. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin bazen nasıl açıldığını unutuyoruz. Tüm üyelerin insan hakları vardır. Dünyada barış ve adaletin olması gerekiyor. BM’nin üzerine kurulduğu değerlerini hatırlamamız lazım.
BM daha etkili ve daha iyi bir gelecek oluşturmak için birlikte çalışacaktır. 100’den fazla devlet yine bir araya geldi ve bir karar aldık. Biz Afganistan halkını nasıl destekleyeceğiz, buna baktık. Taliban’a yönelik beklentilerimiz neler. İnsan hakları nasıl desteklenebilir buna baktık. Hepimizin Afganistan’da yaşayan kadınların haklarını desteklememiz gerekiyor. Onları korkusuz bir gelecek için yönlendimemiz lazım. Etnik, dini azınlıkların haklarını savunmamız gerekiyor. Sincan’da, Etiyopya’da nerede yaşanıyorsa yaşansın. Bizim bunları savunmamız lazım. Çeçenya’da, Kamerun’da zulüm görenlerin haklarını savunmamız lazım.
Ben agnostik yaklaşmıyorum geleceğe yönelik olarak. İnsan onurunu savunanların geleceği olacak, insan onurunu ezenlerin değil. Gelecek insanlara özgür, nefes alma hakkı verenlerin olacak, halkı boğanların değil. Dünyada demokrasinin sonunu getirdiğini düşünüyor otoriter yönetimler. Halbuki bu doğru değil. Demokratik ülkeler mücadelede. Barışı savunanlar, demokratik hakları, insan haklarını savunanlar geleceğe taşıyacak. Şiddete, zulumü karşı çıkanlar bizi geleceğe taşıyacak.
‘DEMOKRASİ ELİMİZDEKİ EN İYİ ARAÇ’ Demokrasiyi savunanlar geleceğe taşıyacak bizi. Daha kapsayıcı ekonomiyi savunanlar. Yolsuzluğu kınayanlar, ülkelerini geleceğe taşıyanlar demokrasi meşalesini taşıyacaklar. Demokrasi elimizdeki en iyi araç.
Kendimizi eşit olarak görmemiz gerekiyor. Vizyonumuz ve değerlerimiz son derece net, ortak bir geleceğe yönelik hareket ediyoruz BM olarak. 70 yıldır bu bağlamda çalışıyoruz. Kararlılık sergilememiz lazım. Bizi hangi değerler biraraya getirdi, buna bakmamız gerekiyor. Biz tek başına bunu yapamayız. Birlikte başarmamız lazım. Pandemi zaten bunu ortaya koydu. İklim değişikliğiyle ilgili birlikte çalışmamız lazım. Teknolojilerin insanların zorlukları yenebilmek için kullanıldığından emin olmamız gerekiyor.
Çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakacağımız buradaki alacağımız kararlar belirleyecek. Bugün ilk kez önünüzde ülkesi savaşta olmayan bir ABD Başkanı olarak duruyorum. Kaynakları doğru kullanacağımızı söylüyorum. Covid, iklim değişikliği, barış, güvenlikte müttefiklerimizle, partnerlerimizle birlikte çalışacağız. Bunu tüm haklar için yapabiliriz. Bu evreni koruyabiliriz. Önümüzde bir seçenek var. Biz ABD olarak daha iyi bir geleceği seçmek istiyoruz. Siz ve ben gerekli iradeye sahibiz. Daha fazla zaman kaybedemeyiz. Şimdi lütfen işe koyulalım. Bunu yapabiliriz. Bu güce ve kapasiteye sahibiz. Teşekkür ederim, Tanrı hepimizi korusun.”