İklim krizinde en önemli konu su. Bu da tarımda tasarrufu sağlayan teknolojileri zorunlu kılıyor. ‘Topraksız ve dikey tarım’ yöntemi bunlardan biri. İstanbul’da açılan 30 metre derinlikteki dikey tarım merkezi, Türkiye’nin bu alandaki çalışmalarına güzel bir örnek. TRT Haber ekibi, bu merkezi ziyaret etti.
Dünyada nüfus hızla artıyor. Mevcut tarım arazileri ise gıda ihtiyacını karşılamada yetersiz hale gelmeye başlıyor. Bu da yeni tarım teknolojilerini kaçınılmaz kılıyor.
Topraksız dikey tarım modeli bunlardan biri.
Başta Singapur, Japonya ve Amerika olmak üzere çok sayıda ülke bu yöntemle üretime çoktan başladı. Türkiye de bu alandaki çalışmalarını hızlandırdı.
Bu merkez, Kağıthane Kültür Merkezi’nin eksi sekizinci katında. Dünyanın ikinci en derin tarımsal üretim merkezi, yerin tam olarak 30 metre altında bulunuyor.
Sistemle yüzde 95 su, yüzde 90 gübre tasarrufu sağlanıyor
Yaklaşık 300 mertekarelik bir alanda üretim yapılan bu merkezde 3 üretim ünitesi bir de çimlendirme ünitesi bulunuyor. Şimdilik fesleğen ve marul yetiştiriliyor. Ancak merkezin en önemli özelliği yüzde 95 su tasarrufunun sağlanması.
Sistemle ayrıca yüzde 90 gübreden de tasarruf ediliyor ve pestisit kullanılmıyor.
Düşük maliyetli ve verimli olması merkezin önemli özelliklerinden.
İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü, “Dışarıdaki 20 dekardan alınan yani 20 bin metrekareden alınan verimi alıyoruz biz. Ayda bir kere üretim tohumdan son ürüne kadar burada üretim yapabiliyoruz. Her ay da üretim yenileniyor” bilgisini verdi.
Kent tarımında önemli rol oynuyor
İstanbul’daki dikey tarım merkezi, kent tarımında da önemli bir rol oynuyor.
Lojistik maliyetlerinin düşürülmesi, ürün zayiatının azaltılması, İstanbulluların taze ve ucuz sebzeye erişiminin sağlanması hedefleniyor.
“İlimizi olduğumuz kendi çeperimizde beslemek amacımız. Daha temiz, daha tasarruflu, daha kontrol edilebilir bir üretim yapıyoruz. Bütün her şeyi kendimiz kontrol ettiğimiz için.”
Merkezde 18 çeşit ürün için de deneme üretimleri başladı.
Kamera: Mustafa Oğuz OĞUZ
Kurgu: Kaan Alp Atasoy