HP Genel Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Kudret Özersay Kıbrıs adasının halen daha hayati bir öneme sahip olduğunu, başta ABD ve İngiltere olmak üzere Batı’nın Kıbrıs adası üzerinde olası bir Rus ve Çin etkisini kırmak için tedbirler aldığını ve son yıllarda dikkat çekici adımlar attığını anımsattı. Özersay “Kıbrıs’ın geleceğine dönük olarak politikalarımızı şekillendirirken bu durumu dikkate almak ve bu konudaki gelişmeleri yakından takip etmek zorundayız” dedi. Güney Kıbrıs’a karşı kimi yaptırım kararlarının devreye girmesini ve Rum tarafındaki tartışmaları anımsatan HP lideri Özersay “Öte yandan bugüne kadar almış oldukları tedbirlerde ne kadar başarılı oldukları da ayrı bir tartışma konusudur” dedi.
Halkın Partisi lideri Özersay’ın açıklamasının tamamı şöyle:
“Kıbrıs adası halen daha hayati öneme sahiptir ve Batı’nın bu bölgede Rus yahut Çin etkisine izin vermemek için özel bir uğraş içerisinde olduğunu görmemiz gerekir. Kıbrıs’ın geleceğine dönük olarak politikalarımızı şekillendirirken bu durumu dikkate almak ve bu konulardaki gelişmeleri yakından takip etmek zorundayız.
SIRASIYLA HATIRLAYALIM:
2012’de ABD ve Avrupa Birliği güney Kıbrıs’taki Rus sermaye gruplarının, oligarkların etkisini kırmak için bir adım attı, bankalarda belirli rakamların üzerindeki mevduatlardan (çoğu Rus sermayedarın hesaplarından) ciddi kesintilere gidildi (hair-cut).
ABD geçen yıl güney Kıbrıs’a yıllardır uyguladığı silah ambargosunu kaldırdı ama karşılığında bundan böyle Rus savaş gemilerinin güney limanlarından ikmal YAPMAMASI güvencesi aldı ve kara paraya karşı mücadelede Rum tarafının ABD ile tam bir işbirliği yapması sözünü aldı.
Kısa bir süre önce ABD ve İngiltere güney Kıbrıs’tan bazı kişi ve şirketlere kara para bağlantıları nedeniyle yaptırım kararı uyguladığını duyurdu. Kıbrıs Rum bankacılık sektörünün ve itibarının tehlikeye girmesi nedeniyle yeni Rum lideri harekete geçti ve kaç gündür tedbir almak üzere toplantılar yapıldı.
Bugün Kıbrıs Rum lideri Hristodulidis ABD ve İngiltere’ye ilaveten Avrupa Birliği’nden de yaptırımlar bağlamında liste geleceğini duyurdu.
Güneydeki başkanlık seçimleri öncesi Hristodulidis’in Rusya ile yakınlığı ve bağlantıları ileri sürülerek Batı’nın bu isme tereddütle yaklaştığı yönünde haberler yapılmıştı. Seçilir seçilmez güney Kıbrıs’taki Rus nüfuzu konusunda adım atmak zorunda bırakılması tesadüf olmasa gerek.
Rusların güney Kıbrıs’taki yatırımları, para hareketleri ve nüfus olarak yerleşmesi ve mal satın alması başta ABD ve İngiltere olmak üzere Batı’yı ciddi şekilde rahatsız ediyor. Öte yandan bugüne kadar almış oldukları tedbirlerde ne kadar başarılı oldukları da ayrı bir tartışma konusudur.