Albank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet M. Karavelioğlu, Hakikat Web Tv’de Ceren Ercih’in konuğu oldu. Albank Genel Müdürlüğünü devretmesinin ardından ilk kez açıklama yapan Karavelioğlu, “Biz maraton koşacak ekip oluşturduk. Maraton sırasında bayrak değişimi olacak, bu ilk bayrak değişimiydi” diyerek icrai görevi devrettiğini ve yönetsel görevine devam edeceğini duyurdu.
“MART AYI KEMER SIKMA POLİTİKALARININ GELİŞECEĞİ AY”
Dövizi yukarı iten nedenlerin aynı şekilde yerinde dururken kurun düşmesinin beklentiden öteye gidemeyeceğini ifade eden Karavelioğlu, Türkiye’de seçim nedeniyle Aralık ayında asgari ücret ve memur maaşlarında yüksek bir artış öngördüğünü belirtti. Karavelioğlu, “ Eğer politikalarda bir değişiklik olmazsa döviz kuru Mart ayına yani seçimlere kadar hızlı artmaz, Mart ayında seçimlerden sonra hızlı bir şekilde arttığını görürüz” ifadelerine yer vererek Türkiye’de yaşanacak yerel seçim öncesi maaşlarda enflasyonun üzerinde bir artış ön gördüğünü belirtti.
“BÜTÜNLÜKLÜ BİR EKONOMİ POLİTİKASI YAPILMALI VE UYGULANMALI”
Ekonomiden anlayan siyasetçilere ve ekonomi yönetimine ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Dr. Karavelioğlu, “Türkiye seçim sonrasında bir acı reçete ile karşı karşıya kalınacak. Bu süreçte ülkemizde de ekonomik sorunların baş göstermesini engellemek ve acı reçeteyi de sabit ücretli dar gelirli kesime içirmemek için şu andan hazırlık yapmamız gerekir. Vergi politikaları gözden geçirilmeli. Tekelden yönetilecek bir ekonomi programımız olmalı, bütünlüklü bir ekonomi politikasını topluma anlatmalı ve bir program çerçevesinde uygulamalıyız” dedi.
“İLK EVİM PROJESİNDEN FAYDALANMAK İSTEYENLER ELLERİNİ ÇABUK TUTSUN”
İlk Evim Kredisine talep olduğunu kaydeden Karavelioğlu, “KKTC vatandaşı, 85 bin lira altında hane geliri olmak zorunda. 1.2 Milyon TL’ye kadar 10 yıl vade ile kredi veriliyor. Faiz oranı % 1 ve sabit” dedi ve İlk Evim Kredisi’ne başvurmak isteyenlerin hızlı hareket etmesi gerektiğini kaynaktan ortalama 300 kişinin yararlanabileceğini söyledi.
Türkiye seçim sonrasında bir acı reçete ile karşı karşıya kalınacak. Bu süreçte ülkemizde de ekonomik sorunların baş göstermesini engellemek ve acı reçeteyi de sabit gelirli dar gelirli kesimin içirmemek için şu andan hazırlık yapmamız gerekir.Tekelden yönetilecek bir ekonomi programımız olmalı, bütünlüklü bir ekonomi politikasını topluma anlatmalı ve bir program çerçevesinde uygulamalıyız