Hawaii Üniversitesi ve Japonya’dan bilim insanları sismik dalgaları inceleyerek, yüzeyin 5 bin 150 kilometre altındaki top şeklindeki çekirdeğin hem sıvı hem de sert demir içerdiğini tespit etti.
Derinlik, basınç ve sıcaklık onu erişilemez kıldığı için hiçbir insan veya makine Dünya yüzeyinin 3 bin 200 mil (5 bin 150 kilometre) altına inemedi.
Ancak bilim insanları uzun zamandır gezegenimizin iç çekirdeğinin ve onu çevreleyen sıvı metal bölgenin katı olduğuna inanıyordu.
Araştırma, Hawaii Üniversitesi’nden bir jeofizikçi olan Rhett Butler ve ekibi tarafından yapılan araştırmada, Dünya’nın katı iç çekirdeğinin aslında değişen bir dizi sıvı ile çevrelendiğini, bilinenin aksine yumuşak ve sert yapıdan oluştuğunu öne sürdü.
Dünya’nın içi soğan gibi katmanlı
İç çekirdeğe erişilemez olduğundan, araştırmacılar en içteki Dünya’yı araştırmak için mevcut tek araç olan deprem dalgalarına baktı.
Sismik dalgalar, Dünya’nın çeşitli katmanlarından geçerken hızları değişiyor ve o katmanın minerallerine, sıcaklığına ve yoğunluğuna bağlı olarak kırılabiliyor.
Dünya’nın iç çekirdeğinin özelliklerini daha iyi anlamak için Butler ve Japonya Deniz-Yer Bilimi ve Teknolojisi Ajansı’nda bir araştırma bilimcisi olan Seiji Tsuboi, bir depremin oluştuğu yerin tam karşısındaki sismometrelerden gelen verileri kullandı.
Ayın yaklaşık dörtte üçü kadar demir-nikel bulunan iç çekirdeğin, erimiş demir ve nikelden oluşan sıvı bir dış çekirdek ile çevrili olduğu tespit edildi.