Halkın Partisi Genel Sekreteri ziraat yüksek mühendisi Turgut Alas, Kıbrıs Postası Web TV’de Ulaş Barış’ın hazırlayıp sunduğu Gündem programının konuğu oldu. Turgut Alas hükümetle muhalefetin birlikte kurdukları Mersinlik yangınının nedenlerini araştırma komitesinin hukuka aykırı hareket ederek üç ayda hazırlaması gereken raporu dahi hazırlamadığını, aradan 15 ay geçmiş olmasına rağmen Meclis İç Tüzüğü yok sayılarak konunun Meclis Genel Kurulu’na gelmediğini, üstelik Komitenin süresinin de uzatılmadığını vurgulayarak “bugün orman arazileri işgal edilerek villalar yapılmasını konuşuyorsak bunun en önemli sebeplerinden birisi işte böyle iş yapar gibi görünüp de yapmayan ve günü geçiştirerek felaketlere zemin hazırlayan zihniyettir” dedi.
“Mersinlik Yangın felaketini unutmadık. Peki muhalefet ve hükümetin birlikte kurduğu araştırma komitesini hatırlıyor musunuz ? Biz hatırlıyoruz. “Mersinlik Yangını” 21 Haziran 2022’de oldu. Sonrasında bu yangının çıkış nedeni ve nedenleriyle ilgili bir “Meclis Araştırma Komitesi” kuruldu. Muhalefet ve hükümet vekillerinden oluşan komite 27 Temmuz 2022 tarihinde yangın yerine gitti ve küllerin içinden poz verdi. Birlikte yaptıkları açıklamada “Önceliğimiz çocuklarımıza yeşil bir gelecek bırakmaktır” dediler. Araştırma komitesinin görev süresi üç aydı. Meclis iç tüzüğüne göre üç ay sonunda meclise rapor sunmaları gerekiyordu. Yangının üstünden 15 ay geçti, ama ortada rapor yok. Bugün Tatlısu’da usulsüz şekilde ev yapılan yeri konuşuyoruz. Bu ve buna benzer olayların yaşanma sebebi aslında iş yapar gibi görünüp yapmayıp, günü geçiştirerek yeni felaketlere zemin hazırlanmasıdır.
Yine soruyoruz; Mersinlik Araştırma Komitesi Raporu Nerede?” şeklinde konuştu.
“HALKIN PARTİSİ YENİ KADROSUYLA GÜÇLENİYOR, CİDDİ MUHALEFET YAPIYOR”
Halkın Partisi’nde yaşanan kan değişimiyle ilgili açıklamalarda bulunan Genel Sekreter Turgut Alas “Nisan ayındaki kurultayımızdan sonra görev değişikliklerimiz oldu. Yeni kadrolar ve oluşumlarımızla memleketin gündemini takip ederek aktif bir muhalefet yapıyoruz. Gündemi belirleyen bir partiyiz. Birçok konuda da partimizdeki uzman arkadaşlarımızın fikirleriyle hem parti içi, hem parti dışında geleceğe dair umut olacak çalışmalarımız devam ediyor. Zaten insanlar yavaş yavaş bunları görüyor, halk arasında pozitif bir tepkiyle karşı karşıya kalıyoruz. Halkın Partisi bu ülkeye gailesi olan bir parti. Bizim önceliğimiz makam değil memlekettir” dedi.
“BELLİ Kİ EĞİTİM BAKANI KOS KOCA BİR YAZ AĞUSTOS BÖCEĞİ GİBİ YATMIŞ”
Eğitimde büyük sıkıntıların olduğunu belirten Alas “Bakanın açıklamalarına baktığımızda o da şaşırmış durumda. Hiç bir çalışma yapılmamış. Koca bir yaz ağustos böceği gibi yatmışlar. Bu memleketin geleceği çocuklar ve gençlerdir. Aileler çocuğunun sağlıklı bir eğitim almadığını görünce yavaş yavaş eylemlerini artıracaklar. Bu konuda “Veli Hareketi” oluşumunun eylemlerini görüyoruz ve bu eylemleri de destekliyoruz. Herkesin oraya gözünü çevirerek destek olması, velilere omuz vermesi gerekiyor. Evet siyaset yapıyoruz ama hepimiz bu memleketin bir ferdiyiz. Bir mücadele varsa bunu büyültmek gerekir. Siyasilerin bazı egolarından vazgeçerek sivil toplumun isteğine destek vermesi, onların yanında durması lazım. Hep söylüyoruz atanmış başbakanla bu gayri meşru hükümetle ülke gitmiyor” şeklinde konuştu.
“STİCKER YAPIŞTIRANI BİR GÜNDE BULUP CEZA KESEN DEVLET, ÖLÜMLÜ KAZANIN SORUMLUSUNU NEDEN HALA BULAMIYOR?”
Yüksek dozda popülizm yaşandığını söyleyen Alas “Geçtiğimiz günlerde bir abimizi kaybettik trafik kazasında. Trafik ışıklarının bozuk olduğu iddiaları vardı, bir gazeteci konuyu gündeme getirip sorumlusu kim diye sorunca bu yüzden linç yedi. Burada suç trafik ışıklarındaysa bunun sorumlusunun kim olduğu beni ilgilendirmez. Sorumlu devlettir. Siz bir sene önce trafik ışığına sticker yapıştıran vatandaşı hemen bulup ceza kesiyorsanız, bunda da sorumluyu bulup cezasını keseceksiniz. Haberimiz yoktu, bize bildirilmedi diyemezsiniz; haberiniz olacak. Popülizm yaparak bir noktaya varamazsınız. Suçlu biziz demekten neden kaçıyorlar? Vicdanını da kaybetti insanlar. Memleketin neresinden tutsanız elinizde bir şey kalıyor” dedi.
“HAL YASASI MAHKEMELİK”
Hal Yasası’nın mahkemelik olduğunu söyleyen Alas “Yasa Mart’ta meclisten oy birliği ile geçti, bir sene içerisinde tamamlanacak denildi ama gördük ki geçen hafta ilgili bakan çıktı ve dedi ki Hal Yasasınım ihale ayağı mahkemede dedi. Madem ki tüm paydaşlar memnundu ve bu yasa oy birliği ile geçti, her şey tamamdı ve normaldi neden mahkemelik oldu? Orada iki ana unsurdan bir tanesi gıda güvenliği. Hal Yasası pazardır, gıda güvenliğinin bununla doğrudan bir ilgisi yok. Senin burada yapacağın şey tohumdan sofraya kadar üretimi takip etmek. Bunu üretici yapıyor mu? Yapıyor. Gıda güvenliği, sertifikalı, kendi içinde demetim ve kontrol mekanizması olan üretim metotlarından geçer. Bunu sağlayamadıktan sonra hallerde kuracaklarını iddia ettileri laboratuvarlarda analiz yaparak gıda güvenliğini sağlayamazsınız. Bir çok arkadaşımız, özellike nar ve narenciyede daha önce sertifikalı üretimle güvenli gıdayı yurtdışına ihraç etti. Ülkede buna benzer doğru örnekler varken dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Sen hükümet olarak bunu denetleyecek istihdamları yapacaksın ve uzman liyakatlı kişilere güvenip sorumluluk vereceksin.” dedi.
“İKLİM DEĞİŞİYOR DEĞİL, İKLİM DEĞİŞTİ. DEĞİŞEN İKLİME ADAPTE OLMAMIZ GEREKİYOR”
Programda çevre konusuna da değinen Halkın Partisi Genel Sekreteri Turgut Alas “Öncelikle şunu kabul etmeliyiz ki iklim değişiyor değil, iklim değişti. Bundan sonra yapabileceğimiz tek şey değişen iklime adapte olmak. Tarımda meyve sebze ekim dikim tarihleri kaymaya başladı. Bir kaç aylık sapma yaşandı. Buna göre planlı programlı bir çalışma yapmamız gerekiyor. Türkiye’den gelen bir su var ve yarısı tarıma aktarılıyor. Nerede nasıl kullanılacağının planlanması çok önemli. Ülkemizde tarıma bağlı en önemli iki sektör narenciye ve hayvancılık. Narenciyenin durumu ortada, hem girdi maliyetlerindeki artış, hem pazarlamadan sorumlu yetkililerin iş bilmezliği hem de iklim değişikliğinden kaynaklı olarak yaşanan sorunlar narenciye üretiminde gerilemeye sebep oluyor. Hayvancılıkta süt ürünlerini satarken elde ettiğimiz gelirin beş altı katını yem ithal etmeye harcıyoruz. Yani çok basit bir şekilde tek bir maddeden sektör zarar ediyor. Mesarya’ya kurak dönemde su götürün, yem bitkisi üretimini artırın ki yurt dışından getirme işini ortadan kaldırın. Her dönem bunu yapacağız diyorlar ama yapamıyorlar. Boşa harcanan paraları buna harcayarak bu sorunu çözmeleri gerekiyor” dedi.
“HEM MECLİSTE HEM SOKAKTA OLMUYOR”
Geçtiğimiz günlerde meclisteki muhalefetin yaptığı eyleme değinen Turgut Alas “Biz bu konuda bize gelen davete karşılık olarak bir mektup yazdık. Genelde memleketle ilgili sorunlarda örtüşüyoruz. Sadece eylem şeklinde ayrışıyoruz zaman zaman onları da saygı çerçevesinde eleştiriyoruz. Bizim söylediğimiz şey CTP yaptı da gitmiyoruz değil, bir buçuk senedir söylediğimiz şey hem mecliste hem sokakta yürümediği mücadelenin bölündüğü yönündedir. Çünkü birilerinin hükümet istifa dediğini görmüyoruz. Sivil toplum örgütleriyle, sendikalarla, vatandaşla bir araya gelip eylemler yapmamız gerekiyor. Ama işin sonunda yürüyelim, bugün meclis var ona gidelim diyince olmuyor. Bu şekilde bu gayri meşru hükümet gitmez aksine legal hale getirerek orada kalmalarına sebep oluyorsunuz. En azından bunu birlikte bir deneyelim. Bakıldı olmuyor ve farklı bir yol denenmesi gerekiyor artık. Bu süreç ne kadar uzarsa toplumun ve devletin alacağı zarar artacak” dedi.
“REÇETE SKANDALINDA AZERBAYCAN İDDİALARININ YANITLANMASI GEREKİYOR”
Son olarak Azerbaycan’a giden heyette reçete skandalında adı geçen bazı doktorların bulunduğu ve geri dönmedikleri iddialarıyla ilgili de açıklamada bulunan Alas “Bugün meclis var ve bir allahın kulu bununla ilgili bir şey söylemedi. Bunlar çok ciddi iddialar. Burada yapılmak istenen kurumları zedelemek mi? Doktorlara ve eczacılara karşı bir hareket başlatıldı gibi geliyor” şeklinde konuştu.
“O KADAR KÖTÜ YÖNETİLİYORUZ Kİ KIVILCIM BİR YERDEN KOPACAK”
Siyasete karşı halkın bıkkınlığı olduğu ile ilgili kendisine yöneltilen soruyu yanıtlayan Alas “Tabii ki biz de eleştiri alıyoruz ama kendimiz de öz eleştirimizi yapıyoruz. İnsanlarla iç içe olduğumuzda, yaptığımızın sebeplerini anlattığımızda bizi anlayışla karşılıyorlar. Halkın Partisi daha çocuk bir parti. Örgütlülük açısından bizden çok üstün partiler var. Biz buna rağmen geri adım atmıyoruz. Bugüne kadar ön görülerimizde de hep haklı çıktık. Şu anda yaşanan herşey bunun göstergesi. Halkın siyasete güven kaybından çok “kim gelse aynı” düşüncesi hakim. Ara seçimde %30’larda sandığa gidilmesi bunun en büyük göstergesi oldu. Bütün partiler için en zor süreç seçmeni ve toplumu sandığa götürmek olacak. Ama o kadar kötü yönetiliyoruz ki bir yerden bir kıvılcım kopacak” dedi.
“TARIM KOOPERATİFLEŞMEYLE DESTEKLENMELİ, YEREL YÖNETİMLER SORUMLULUK ALMALI”
Teşvik vermek yerine bunları bir yerde toplayarak tarımın desteklenmesi gerektiğini söyleyen Alas “Kooperatifleşmeye önem verilse, şu işi yapacağız demek yerine yapılsa, mazot desteği gibi destekler bir arada toplanarak tarım tekrar kalkındırılabilir ve yurt dışına ihtiyacımız kalmaz. Yerel yönetimlerin iklim değişikliği konusunda sorumluluk alması gerekiyor” dedi.