Jale Refik Rogers, HIV + hastalarının zaman zaman ilaca erişemediğini söyledi
Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, 1 Aralık ’Dünya AIDS Günü’ dolayısıyla yaptığı açıklamada, HIV + hastalarının zaman zaman ilaca erişemediğini ve bundan dolayı fırsatı olan hastaların Güney Kıbrıs’ta tedavisini yaptırmayı tercih ettiğini kaydetti.
Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, 1 Aralık ‘Dünya AIDS Günü’ dolayısıyla sosyal medya hesabından yazılı açıklama yaptı.
Birçok kronik hastalıkta olduğu gibi düzenli ilaç kullanımının kritik olduğu HIV hastalığında düzenli ilaç kullanımının önemine dikkat çeken Jale Refik Rogers, hastaların zaman zaman ilaca erişim konusunda sorunlar yaşadığını ve bu sebeple devamlı kaygı içerisinde olduklarını anımsatarak, “Fırsatı olan Güney Kıbrıs’a gidip orada tedavisini yaptırmayı seçmektedir” ifadelerini kullandı.
Rogers ayrıca, ülkedeki devlet hastanelerinde uluslararası kodlama sistemi ile HIV+ veya şüphesi olan bireylerin test ve tedavilerini yaptırabileceğini vurguladı ve Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Uzmanı’na başvurulması konusunda çekinilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Jale Refik Rogers’ın konuyla ilgili açıklaması şu şekilde:
“Gün geçmiyor ki ülkemizde doğru giden işler bile bozulmasın. HIV+ hastaların devlet hastanesinde isimleri deşifre edilmeden, uluslararası kodlama sistemi ile şifrelenerek gizlilik ilkesi gözetilerek bakılması uzun yıllardır devam ediyor. Ancak, değişen uygulama ile artık bu hastaların doktoru görmesinden ilacı almasına kadar geçen süreç karmaşık hale getirilmiştir. Buna ek olarak, birçok kronik hastalıkta olduğu gibi düzenli ilaç kullanımının kritik olduğu bu kronik hastalıkta, düzenli ilaca erişim de zaman zaman sekteye uğramaktadır. Hastalar acaba ilaç gelecek mi veya ilaç gelse de doğru ilaç gelecek mi diye devamlı suretle kaygı içinde yaşamak zorunda bırakılmakta, fırsatı olan Güney Kıbrıs’a gidip orada tedavisini yaptırmayı seçmektedir.
İlaç takip sistemi ve ilaç envanteri ile ilgili otomasyon ve planlamadaki eksiklikler, doğru ilacın doğru zamanda tedarikini engelleyebilmekte ve dolayısıyla birçok hastanın tedavisini etkilemekte ve halk sağlığını tehdit eden bir unsur haline dönüşmektedir.
Sağlık Bakanlığı’ı önümüzdeki dönemde tek bir konuya eğilecekse, bunun ilaç yönetimi olması gerektiği aşikardır. Son zamanlarda yaşanan reçete konusu ile birlikte bu net olarak gözler önüne serilmiştir. Sağlık Bakanlığı’nı bu konuda göreve çağırır, toplumun ihtiyaçlarına kulak vermeye davet ederim.
Uzun yıllardır ülkemizde ve dünyada HIV ile ilgili farkındalık çalışmaları devam etse de, en çok önyargının ve yanlış bilinenin olduğu bulaşıcı hastalıkların başında gelmekte ve belki biraz da bundan dolayı dünya genelinde en büyük halk sağlığı sorunlarından birisi olmaya da devam etmektedir.
Doksanlı yıllardan beridir geliştirilen ve HIV virüsünü baskılayan ilaç tedavileri ile HIV, Dünya Sağlık Örgütü’nün kronik hastalıklar listesine girmiştir. HIV enfeksiyonu ancak tedavi edilmezse, zaman içerisinde AIDS (Edinilmiş İmmün Yetmezlik Sendromu)’e dönüşür. En büyük yanlış bilinenlerden biri HIV ile AIDS’i karıştırmaktır.
HIV pozitif bireyler ilaç tedavisi ile sağlıklı, uzun ve kaliteli bir yaşam sürebilirler. Ülkemizde devlet hastanesinde uluslararası kodlama sistemi ile HIV+ veya şüphesi olan bireyler test ve tedavilerini yaptırabilirler. Bir Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Uzmanına başvurmaktan çekinmeyiniz.”