UBP Güzelyurt Milletvekili Dr. Ziya Öztürkler, katıldığı TV programında gündemde olan Doğu Akdeniz Üniversitesi ve ülke güvenliği ile ilgili açıklamalarda bulundu. Dr. Ziya Öztürkler, uzun süre yükseköğrenim alanında görev yapmış ve eğitim camiası içerisinden gelen bir kişi olarak ülkenin en önemli yükseköğrenim kurumlarının başında gelen Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin, doğru değerler, doğru temeller üzerinde tartışılması gerektiğini ifade etti.
Doğu Akdeniz Üniversitesi konusu gündeme geldiğinde bazı çevreler tarafından DAÜ’nün öğrenci sayısının 20 binden 16 bine düştüğünü, yabancı uyruklu öğrenci sayısının 4 bin civarlarında olduğunu ve 8 bin civarlarına çıkması ile DAÜ’nün problemlerinin çözüleceği yönünde değerlendirmeler yapıldığını ifade eden Öztürkler, “ülkede yükseköğrenimin kalitesinin artırılmasında öncü, akademik yayınları, kıymetli akademik kadroları ile dünyadaki sesimiz olan Doğu Akdeniz Üniversitesi, nicelik olarak değil, nitelik olarak değerlendirilmelidir. Yükseköğrenim kurumları elbette ihtiyaca yönelik yapısal olarak da gelişmelidir; yanlış uygulamalar da varsa bu yanlıştan dönülmelidir. Ancak DAÜ yabancı öğrenci sayısını artırsın ve kurtulsun yaklaşımı doğru bir yaklaşım değildir. Yükseköğrenim konusu ele alınırken işin özünü kaçırmayalım. Üniversitelerin kalitesini beton ve yapılaşmayla değil, akademik başarıları, ülkeye katkıları ile değerlendirmek doğru olandır. Bu açıdan baktığımızda Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin yükseköğrenimdeki kalite değeri korunmalıdır. DAÜ nitelikli akademisyenleri ile ülkemizdeki yükseköğrenim kalitesini yukarıya çekmektedir. Nicelik olarak büyüme yerine nitelikli büyüme vizyonuna sahip olan DAÜ’nün, bu vizyonundan taviz vermemesi gerekir” dedi.
Öztürkler ayrıca “ülkenin de yeni bir vizyona ihtiyacı vardır: Yükseköğrenimde bina yapımı için ihtiyaç duyulan malzemeye uygulanan indirimler bulunmaktadır, kampüs yapımı için devlet 2009 yılından beri ‘Yükseköğretim Kurumları Mali Düzenleme Yasası’ ile destek vermektedir; yalnız bu yasanın içerisinde kaliteyi destekleyen tek bir madde yoktur. Ülkenin,yükseköğrenimin malzemeyi destekleyen yapısından kaliteyi destekleyen; dünya sıralamasında iyi bir noktada olan, topluma hizmet eden projelere imza atan, bilimsel yayınlarıyla ülkeyi tanıtan ve bunlarla ilgili akademik çalışmalarda yer alan üniversiteleri, akademisyenleri destekleyen bir yapıya dönüşmesi zamanı gelmiştir” diye ifade etti.
“E-VİZE, ÜLKE GÜVENLİĞİ VE MEMLEKETİMİZİN GELECEĞİ ADINA TEMEL VİZYON OLMALIDIR”
Öztürkler, Ülke güvenliği ve kamu huzurunun sağlanması amacıyla görev süreleri içerisinde ciddi çalışmalar yapıldığını, KKTC’ye gelen yabancıların daha ülkeye giriş yapmadan sıkı bir süzgeçten geçirilmesi amacıyla E-Vize Otomasyon Sistemi’nin hem yasal, hem de teknik düzeyde tamamladıklarını hatırlattı.
Ülke güvenliği ve kamu huzurunun sağlanması göreve geldiğimiz ilk günden itibaren kırmızı çizgimiz olmuştur diyen Öztürkler, “Yabancı düşmanlığı ve herkesi aynı kefeye koymadan konuyu değerlendirmek gerekiyor. KKTC’de okumaya gelen gerçek öğrenci, turist ve çalışma izinli kişileri ayıracak fakat ülkeye başka amaçlar için geleni eleyecek bir sistem gerekmektedir. Yabancıların ülkede yarattığı suç artışları konusunu çözmek gerekiyor. Biz de, halkımızın da hassasiyet gösterdiği bu hususta ciddi çalışmalar yaptık. Bu çalışmalarımızın biri de E-Vize Otomasyon Sistemi projesidir. Devlette esas olan devamlılıktır. E-Vize uygulamasının bir an önce başlaması ve ülkeye girişlere sıkı denetim getirilmesi çok önemlidir. Suç işlendikten sonra yabancıları yakalayıp deport ediyorsunuz fakat ülkeye verdikleri zararları deport edemiyorsunuz. Tam da bu noktada E-Vize ülke güvenliği ve memleketimizin geleceği adına temel vizyon olmalıdır” dedi.