Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Doha yönetiminin İsrail’in Batı Şeria’da yaklaşık 3 bin 500 konutluk yeni yerleşim birimi inşasını onaylama kararının şiddetle kınandığı belirtildi.
Açıklamada, bu adımın “özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2334 sayılı kararı olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlali ve Filistin halkının haklarına açık bir saldırı” olduğu vurgulandı.
Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’nın büyük bir bölümünü “Yahudileştirmeye yönelik” yerleşim planları ve girişimlerinin, Filistin ve İsrail arasındaki iki devletli çözümün uygulanmasını amaçlayan uluslararası çabalara ciddi bir tehdit oluşturduğu ve aynı zamanda sürecin yeniden başlamasını da engellediği kaydedilen açıklamada, uluslararası topluma “BMGK kararlarının uygulanması için gerekli önlemlerin alınması ve İsrail’e işgal altındaki Filistin topraklarındaki yerleşim politikalarını durdurma zorunluluğu getirilmesini de içeren gerekli sorumlulukları üstlenme” çağrısı yapıldı.
İsrail’de aşırı sağcı Yerleşim ve Ulusal Vizyon Bakanı Orit Strock, 3 bin 500 yeni yasa dışı konut inşasının onaylandığını doğrulamıştı.
Aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de yeni yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin inşasının onaylanmasına işaret ederek, “mevcut hükümetin Batı Şeria’da son bir yıl içinde 18 bin 515 konut inşasına ruhsat verdiğini” belirtmişti.
İsrail’in yasa dışı yerleşim faaliyetleri
İsrail, 26 Şubat 2023’te Ürdün’ün Akabe kentinde, 19 Mart 2023’te de Mısır’ın Şarm eş-Şeyh kentinde Filistin, Ürdün, ABD ve Mısır’ın katılımıyla düzenlenen toplantılarda yerleşim faaliyetlerini bir süreliğine durdurmayı kabul etmiş, ancak verilen sözlere rağmen 2023’te yerleşim faaliyetleri, son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştı.
İsrail’in 1967’de işgal ettiği Doğu Kudüs’teki hakimiyeti ve burada inşa ettiği Yahudi yerleşim birimleri, uluslararası hukuka göre yasa dışı kabul ediliyor.