Ulusal Birlik Partisi Milletvekili Hasan Taçoy, Kanal T’de katıldığı televizyon programında Ahmet Kaptan’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
İlk olarak, UBP Genel Başkan adaylığına yönelik “UBP üyeleri size niçin oy versin ve kazanmanız durumunda hangi temel düşünce ve yenilikleri getireceksiniz” şeklindeki soruyu yanıtlayan Taçoy, yapılması gereken ve hayata geçireceği çok fazla şey bulunduğunun altını çizerek, ilk etapta temel başlıkları sıraladı.
Taçoy, 25 yılı aşan bir süredir milletvekili olduğunu anımsatarak, bakanlık görevi sürdürdüğü dönemlerde gittiği bakanlar kurulu toplantılarında Derviş Eroğlu hariç, tüm başbakanlar ile tartışmış olduğunu söyledi.
Bunun nedenini de “elde ettiğim tecrübeler ışığında, bazı işlerin proje üzerinden yürütülmesi gerektiğini her zaman söyledim, bunu hep aklımda tuttum ve yaptım” şeklinde açıkladı.
Taçoy, “12 aylık bakanlık döneminde Bilişim Adası Projesi’ni başlattım. Ardından yarısı pandemide olmak üzere, diğer bir 17 aylık bakanlık görevimde KIB-TEK’in borcunu kapattım. Sosyal Sigortalar maaş ödeyemezken, prim ödeyen 140 bin çalışan, 1’e 3 emekli-çalışan oranı hedefi tamamlandı. Sigortalar borcunu ödedi ve şimdi artık 13’üncü maaşları borçlanmadan ödeyebilecek durumda. İhtiyat Sandığı yüzde 20 kar payı dağıttı. Bunların hepsi de halk için elzem olan ve yapılması gereken şeylerdi. Elektrik kurumunun borcunu öderken elektriğe zam yapmadık. Bir kuruş bile artış olmadı, aksine, ödeyenlere yüzde 15 indirim oldu. Hasan Taçoy’a oy vermek, bana verilen o imkanı değerlendirme noktasından geçer” dedi.
Üç noktaya dikkat çeken Taçoy, ilk olarak, her şeyin bir aritmetiksel şeffaflığı bulunduğunu, finansal ve finansa dayanan işlerin şeffaf olması gerektiğini söyledi.
Taçoy, adaletin de bir diğer önemli nokta olduğunu belirterek, “eğer bir işte adaletli olamazsam kendi kendimle kavga ederim ve ben o işten vazgeçerim” dedi.
Ülkede vatandaşın iyi ve doğru anlaşılmasına ihtiyaç bulunduğunu ifade eden Taçoy, “vatandaşın ne söylediğini bilmek ve onun verdiği mesajı doğru almak liderlere mahsus bir özelliktir. Eğer vatandaş bir şey söylerken siz başka bir şey yaparsanız bu doğru olmaz ve kaybedersiniz. Benim derdim esas olarak bunlardır” şeklinde konuştu.
Yönetim anlayışı olarak çok farklı yenilikler getireceğini kaydeden Taçoy, çok ekstrem düşünceleri bulunduğunu, bunlardan en basitinin tarım ve hayvancılık için enerji katkısı yapmak olduğunu, geriye kalanları tüm detaylarıyla günü geldiğinde kamuoyu ile paylaşacağını söyledi.
Hasan Taçoy, herkesin bir sosyal devlet hayali bulunduğuna işaret ederek, UBP’nin sosyal hizmet anlayışının, kendilerini sosyal demokrat olarak niteleyen partilerden daha üstün olduğunu vurguladı.
Kendisinin UBP Genel Başkanlığı sırasında “gelen gideni aratır” sözünün artık yürürlükten kalkacağını dile getiren Taçoy, “biz bu işi ele aldığımızda bu ülkedeki farklılığı hissettirecek kadar önemli işlere imza atacağız, ben bu iddiadayım” ifadelerini kullandı.
Sadece üretilmiş değil üretilecek olan projeleri de paylaşacağını anlatan Taçoy, yıllarca her konuda tecrübe kazanmış birisi olarak ortaya koyacak bir çok projesi bulunduğunu ekledi.
Sahte diploma skandalına ilişkin bir soru üzerine, bu konuda meclis komitesi kurulmasının doğru olduğunu ifade eden Taçoy, bu varken Başbakanlık’ta da benzer bir komite kurulmasının yanlışlığını vurguladı ve bu durumu eleştirdi.
Hasan Taçoy, “Meclis YÖDAK’tan birisini çağırıp sorgulayacak, sonra da Başbakanlık Müsteşarı mı aynı kişiyi sorgulayacak?” diye sordu ve “meclis devletin en üst makamlarındandır. Yürütme yasamadan çıkar. Yasamadan çıkacak bir sonuca, her ne olursa olsun, yürütmenin saygı duyması lazımdır” dedi.
Yaşananların yükseköğretime darbe vurabileceğine dikkat çeken Taçoy, ülkeye gelen yabancı öğrencilerin şaibeli bir diploma ile ülkesine dönmek istemeyeceğini vurguladı.
Kalite seviyesi farklı olsa da ülkede gerçek anlamıyla bir yükseköğretim bulunduğunu ifade eden Taçoy, ülkenin ekonomik lokomotiflerinden olan yükseköğretimin kalitesinin denetim vasıtasıyla daha da artırılması gerektiğini söyledi.
Taçoy, mecliste kurulmuş olan “İstatistik Kurumu Verilerinin Araştırılması Komitesi”ne ilişkin bir başka soru üzerineyse, kurulan araştırma komitesinin yapacak çok işi olduğuna işaret etti.
“belki de bu komitenin alacağı kararın sonucunda nüfus sayımı yapılması gerektiği ortaya çıkacaktır” diyen Taçoy, ülke nüfusunun tüm yönleriyle tespit edilmesi gerektiğini kaydetti.
İstatistik Kurumu’nun ortaya koyduğu verilerle birçok şeyin planlanmakta ve düzenlenmekte olduğuna dikkati çeken Taçoy, “şunu açıklıkla söylemek isterim ki bizim herhangi bir suç aradığımız yoktur. Ancak ülkenin içerisinde bulunduğu gerçeklerin nasıl ortaya çıkması gerektiğini ve hayat tarzının nasıl değişmesi gerektiğini de belirtmem lazım” dedi.
Taçoy, bir ülkedeki hayat pahalılığının sadece gıda üzerinden hesaplanamayacağının altını çizerek, komitenin esas amacının bu hesaplamanın nasıl gerçekleşmesi gerektiğini ortaya çıkarmak olduğunu belirtti.