AP Genel Kurulunda “Gazze’de kitlesel açlık tehlikesi ve insani yardım sevkiyatlarına yönelik saldırılar” başlıklı oturum düzenlendi.
İrlandalı milletvekili Grace O’Sullivan, Gazze’deki bir babadan bugün aldığı mesajda şu ifadelerinin yer aldığını dile getirdi:
“Burada insanlar gerçek bir kıtlık yaşıyor. Sağlıklı gıda yok, su yok ve suyu filtreleyecek elektrik de yok. Yıkılan evlerinin enkazı altında aşağılanan kadınlar ve çocuklar var. Çürüyen cesetlerin kokusu sokaklara yayılmaya başladı ve büyük bir tıbbi ekipman sıkıntısı var. Çocuklarım her gün patlama sesleri yüzünden acı çekiyor. Çocuklarımı iki kez enkaz altından çıkardım ve yardıma ihtiyaçları var.”
O’Sullivan, Gazze’deki insani krizin doğal afet veya mahsul kıtlığı nedeniyle yaşanmadığına dikkat çekerek, “Bu kriz tamamen İsrail’in eylemleri ve Gazzelilerin yardım çığlıklarına seyirci kalan dünyanın eylemsizliği nedeniyle ve insan eliyle yaratıldı.” sözleriyle tepki gösterdi.
Belçikalı milletvekili Hilde Vautmans da Gazze’de açlıktan ölen çocuklar olduğunu hatırlatarak, “İnsani yardım konvoyları ve sivil altyapı asla savaşın hedefi olamaz. Açlık asla bir silah olarak kullanılamaz. İsrail yüzlerce yardımın Gazze’ye ulaşabilmesi için tüm koridorları açmalıdır.” dedi.
“21. yüzyılın tam ortasında gerçek bir soykırım izliyoruz”
İspanyol milletvekili Miguel Urban Crespo, Gazze’de yaşananın “soykırım” olduğunu ifade ederek “İsrail’in insanları sadece bombalarla öldürmediği, aynı zamanda açlıkla da öldürdüğü, açlığın bir savaş silahı olarak kullanıldığı, 21. yüzyılın tam ortasında gerçek bir soykırım izliyoruz ve bu televizyonda yayınlanıyor.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Gazze’de insani yardım bekleyen Filistinlileri hedef alan saldırısının hata olmadığını söyleyen Urban Crespo, “Bu, Gazze Şeridi’nde yaşama ihtimaline son vermek amacıyla insani yardım dağıtımını engellemek için kasıtlı bir stratejidir.” yorumunu yaptı.
Urban Crespo, AB’nin İsrail’e yönelik tutumunu, “Uluslararası Adalet Divanı (UAD), dünyayı İsrail’in Gazze Şeridi’nde soykırım uyguluyor olabileceği konusunda uyardı. AB bunu durdurmak için hiçbir şey yapmamakla kalmadı, durum daha da kötüleşti. Tarih elbette suçlu olanları yargılayacaktır ama aynı zamanda harekete geçmeyen ya da bu soykırımın devam etmesine izin veren suç ortaklarını da yargılayacaktır.” sözleriyle eleştirdi.
“Bu, savaş silahı olarak kullanılan kitlesel bir açlıktır”
İsveçli milletvekili Abir al-Sahlani, Filistin’de çocukları öldürenin yalnızca bombalar değil kitlesel açlık da olduğunu söyleyerek, “Her geçen gün daha fazla prematüre bebek yetersiz beslenmeden ölüyor. Yeni doğan bebekler, anneleri onları besleyemeyecek kadar susuz kaldığı ve bebek maması olmadığı için ölüyor çünkü vücutları beslenme ve temiz su eksikliği nedeniyle parçalanmaya başlıyor.” dedi.
Gazze’de yaşananların devam etmesine izin verilmemesi gerektiğinin altını çizen al-Sahlani, “Bu, doğal bir afetten ya da Tanrı’nın emrinden kaynaklanan bir açlık değil. Bu, savaş silahı olarak kullanılan kitlesel bir açlıktır ve durdurulmalıdır. Uluslararası hukuk bunu gerektiriyor ve derhal ateşkes sağlanarak yardımların Gazze’ye girmesine izin verilmelidir.” şeklinde konuştu.
Yunan milletvekili Konstantinos Arvanitis, Gazze’de son 5 aydır yaşananları “soykırım” olarak nitelendirerek “İsrail elbette var olma hakkına sahiptir, ancak Filistin halkının da var olma hakkı yok mu?” diye sordu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin, Filistin halkını zorla yerinden etme planları olduğuna değinen Arvanitis, “Gazze’de yaşananlar 1980’den bu yana süregelen kronik bir suçtur.” sözleriyle tepki gösterdi ve İsrail-AB ortaklık anlaşmasının askıya alınması gerektiğini dile getirdi.
“Gazze’de cehennem hayatı yaşanıyor”
İtalyan milletvekili Dino Giarrusso, Gazze’de yaşananlara şu sözlerle tepki gösterdi:
“Suç teşkil eden saldırganlık politikası devam etmekle kalmıyor, kabul edilemez bir seviyeye ulaşıyor. Gazze’de cehennem hayatı yaşanıyor. Gençler açlıktan ölürken insani yardım köşede duruyor ve bunların ulaşması engelleniyor. Bu insanlık dışıdır. Bu sadece parmağını tetiğe koyan kişinin değil, bunu durdurmayan tüm insanlığın sorumluluğudur.”
Giarrusso, uluslararası toplumun Gazze’de yaşananlara seyirci kaldığını kaydederek, “Bu, insanlığın başarısızlığıdır. Silahla ya da açlıkla öldürülen her bir Filistinli çocuk, tüm uluslararası örgütler için bir bıçak darbesidir. Bunun hakkında konuşmaya devam ediyoruz ama bu iğrenç, acımasız savaşı durduramıyoruz.” dedi.
İrlandalı milletvekili Clare Daly, Gazze halkının “planlanmış açlık nedeniyle ölümle karşı karşıya olduğunu” dile getirerek, AB ve ABD’nin İsrail’in saldırılarına yönelik tutumunu şu sözlerle eleştirdi:
“AB insani durumdan o kadar endişe duyuyor ki bazı üye devletler, BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) fonunu kesti ve İsrail’e silah satışını artırdı. ABD o kadar rahatsız ki, havadan yiyecek atıyor gibi görünüyor ancak sınır kapısında zaten erzak dolu yüzlerce kamyon var.”