Eurovision, Avrupa Yayın Birliği’nin (EBU) üye ülkeleri arasında düzenlenen yıllık uluslararası bir şarkı yarışması. İlk kez 1956 yılında yayınlanmaya başlayan bu yarışma, dünyanın en uzun soluklu televizyon programlarından biri haline geldi.
Yıllar içinde Eurovision, Avrupa dışından da katılımın olduğu geniş bir organizasyon haline geldi. Avustralya, İsrail gibi ülkeler de Eurovision sahnesinde yerini aldı.
Etkileyici performanslar, şarkılar ve oylama stratejileriyle adından söz ettiren yarışmanın başka bir yüzü de var.
Ülkelerden beklenen tutum, diğer ülkelere puan verirken performansa göre değerlendirme yapmaları… Ancak siyasi manevralar birçok kez bu tutumları gölgede bıraktı.
Mesela, ülkeler çoğu kez sınır komşularına en yüksek puanı vermeyi tercih ediyor. Bunun dışında ilişkileri en iyi olan ülkeleri de seçebiliyorlar.
Dünyada yaşanan birçok siyasi çekişme ya da olay, yarışmaya katılacak ülkelerin kaderini de belirliyor.
Bunun en son örneği ise İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları…
İsrail, şarkı sözlerini değiştirdi
7 Ekim’den beri Gazze’yi bombardıman altında tutan İsrail, yarışmaya katılım onayını geç aldı. Çünkü İsrail’i temsil eden Eden Golan’dan 7 Ekim’e atıfta bulunduğu düşünülen orijinal şarkısı “October Rain”in sözlerini, siyaset içerdiği gerekçesiyle yeniden düzenlemesi istendi.
Bu yüzden şarkının yeni versiyonu olan “Hurricane” tekrar yazıldı ve şimdi bu şarkıyla katılım sağlanacak.
Filistin bayrağı yasaklandı
Öte yandan, 35 binden fazla insanın ölümüne neden olan İsrail’in yarışmaya katılmaması için 1400’den fazla Finlandiyalı sanatçı imza topladı. Finlandiya dışında İzlanda, Norveç, Danimarka ve İsveç’te de benzer itirazlar dile getirilmişti.
Ancak bu itirazlar karşılık bulmadığı gibi Avrupa Yayın Birliği (EBU) yeni bir yasak getirdi. İsveç’te 11 Mayıs’ta düzenlenecek yarışmada davetlilerin Filistin bayrağı ile içeri alınmayacağı duyuruldu.
İsveç Filistin Grubu da daha önce yaptığı açıklamada, İsrail’in Eurovision Şarkı Yarışması’na katılımının Malmö kentinde protesto edileceğini açıklamıştı.
Siyasetin gölgesinde Eurovision
2019 yılında ise Eurovision’un İsrail’de düzenlenmesi, bazı ülkelerin yarışmayı boykot etmesine yol açmıştı. Filistinli gruplar, İsrail’in Filistin halkına yönelik politikalarını protesto etmek amacıyla yarışmayı boykot etmeye çağırmıştı.
Aslında, Eurovision’un şarkı yarışması mı yoksa siyasi bir arena mı tartışması sürekli gündeme gelen bir konu.
Buna bir diğer örnek, Rusya ve Ukrayna arasındaki yaşanan gerilimler oldu.
Rusya-Ukrayna gerilimleri yarışmaya damga vurdu
2016 yılının kazananı olan Ukrayna 2017’de yarışmaya ev sahipliği yaptı. Ancak, Rusya ve Ukrayna arasındaki siyasi gerginlik, şarkı yarışması Eurovision’a da yansımıştı. Zira, Ukrayna’ya bağlı bir yarımada olan Kırım’ın, 2014’te Rusya tarafından ilhak edilmesi iki ülke arasındaki gerginliği artırmıştı.
Bu yüzden Ukrayna, Eurovision’da Rusya’yı temsil edecek sanatçının ülkeye giriş yapamayacağını açıklamıştı. Rusya Devlet Başkan sözcüsü Dmitriy Peskov ise, “Eurovision kurallarında böyle bir engelleme yoktur” diyerek tepki göstermişti.
Ardından Ukrayna, yasağın devam edeceğini açıkladı ve bu nedenle Rusya’nın temsilcisi yarışmaya katılamadı.
Bu olayın yanı sıra, iki ülkenin geriliminin en yüksek seviyesi ise 2022’den beri yaşanıyor. Zira, 2022’nin şubat ayında Rusya Ukrayna’yı işgal etmek üzere saldırı başlattı. Savaştan bu yana Rusya, Eurovision’a katılamıyor.
2009 yılında ise Gürcistan’ın yarışmaya katılmak için seçtiği Rusya Başbakanı Vladimir Putin’e gönderme yapan şarkı, siyasi mesaj verdiği gerekçesiyle diskalifiye edilmişti.
Daha eskiye gidildiğinde ise Balkanlar’da yaşanan bir örnek var.
1990 yılındaki yarışma, Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde olduğu bir döneme denk geldi. Siyasi istikrarsızlık nedeniyle Sırbistan-Karadağ, Hırvatistan, Slovenya ve Makedonya ayrı ayrı yarışmaya katıldı.
Türkiye Eurovision Şarkı Yarışması’na neden katılmıyor?
Türkiye, 2013’ten beri Eurovision’a katılmıyor. Bunun nedeni aslında yine siyasi sebeplere dayalı…
TRT Genel Müdürlüğü o dönem yaptığı açıklamada, kararın yarışma kurallarında yapılan değişiklikler ve haksızlıklar nedeniyle alındığını belirtmişti. Eurovision’da oylamaların 2000’li yıllarda izleyici oylamasıyla yapıldığını ve bunun Türkiye’nin başarı kazanmasında etkili olduğunu vurgulamıştı.
2011’den itibaren yarışma kuralları değişti. İzleyici oylarının etkisinin yarıya indirilmesi (yüzde 50 izleyici, yüzde 50 jüri), ayrıcalıklı ülkeler Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya’nın lehine bir karar olarak yorumlandı.
5 ülke doğrudan finale kalıyor
TRT açıklamasında yarışmadaki değişikliklere atıfta bulunularak, “Bu kararın alınmasında EBU’nun ayrıcalıklı üyesi 5 ülkenin son yıllarda elde ettiği başarısız sonuçların etkili olduğu değerlendirilmektedir. Nitekim ayrıcalıklı bu 5 ülke yarı final elemelerine katılmadan doğrudan finalde yarışmaktadır. Bu durumun haksızlığını her fırsatta belirttik” ifadelerine yer verilmişti.
Eurovision resmi sitesinde Türkiye’nin şarkı yarışmasına son kez 2012’de katıldığı bilgisi yer alıyor. Eurovision, TRT’nin EBU’nun bir üyesi olmaya devam ettiğini, istediği zaman yarışmaya yeniden katılma hakkı olduğunu belirtiyor.