Lübnan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Buhabib ve Norveçli mevkidaşı Espen Barth Eide telefonda görüştü.
Görüşmede iki bakan, “İsrail’in Lübnan ve İran’da gerilimi tehlikeli bir şekilde tırmandırması ve Lübnan ile Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını sürdürmesi sonucu bölgenin kapsamlı bir savaşa girmemesi için son dönemde gösterilen çaba ve çalışmaları” değerlendirdi.
Lübnan Dışişleri Bakanı Buhabib, “İsrail, gerilimi tırmandırarak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde de 2735 sayılı karar ile kabul edilen ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze Şeridi’nde ateşkes sağlanmasına yönelik girişimini boşa çıkarmayı hedefliyor.” dedi.
İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarında sivilleri kasıtlı şekilde hedef aldığını söyleyen Buhabib, bu durumun uluslararası hukukun ilkelerini apaçık şekilde ihlal ettiğini belirtti.
Norveç Dışişleri Bakanı Eide de ülkesinin ilgili tüm taraflarla birlikte gerilimi azaltmaya ve durumun kontrolden çıkmasını engellemeye çalıştığını söyledi.
Eide, “Filistinlilerin çıkarlarını gözetmek ve Gazze’de ateşkese ulaşmak, bölgede bir savaşın patlak vermesinden kaçınmayı gerektiriyor.” diye konuştu.
Ülkesinin Lübnan’a önem verdiğinin altını çizen Eide, “Norveç, Lübnan’ın bölgede yeni bir gerilim ve savaş dalgasının kurbanı olmasını istemiyor.” ifadesini kullandı.
Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür, İsrail ordusunun 30 Temmuz’da Beyrut’ta düzenlediği saldırıda yaşamını yitirmişti.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye de 31 Temmuz’da İran’ın başkenti Tahran’da suikasta uğramıştı.
Tel Aviv yönetimi, Beyrut’a düzenlediği hava saldırısında Hizbullah’ın üst düzey komutanı Şükür’ü öldürmesi ve Tahran’da Hamas lideri Haniye’nin suikasta uğramasının ardından Lübnan Hizbullahı ve İran’dan “güçlü bir karşılık beklediğini” açıklamıştı.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 314’ü çocuk, 10 bin 980’i kadın olmak üzere 39 bin 699 Filistinli öldü, 91 bin 722 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.