Bildiri de Kargın şunları kaydetti…
2-8 Kasım Lösemili Çocuklar HaftasıÇocukluk çağı kanseri önemli bir halk sağlığı ve toplumsal bir sorundur. Her 3 dakikada bir,dünyanın herhangi bir yerinde bir aile, çocuklarına kanser teşhisi konulduğuna dair yıkıcı birhaberle yüzleşmek durumunda kalıyor. Çocukluk çağında en sık karşılaşılan kanser türleriarasında birinci sırada yer alan lösemi, vücuttaki beyaz kan hücrelerinde oluşan bir kansertürüdür. Lösemi, kan kanseri veya kemik iliği kanseri olarak da bilinir. Lösemi kemikiliğinden kaynaklanan bir hastalıktır. Burada üretilen beyaz kan hücrelerinden bulunan lenfoidve myeloid adı verilen hücrelerin kontrolsüz ve aşırı çoğalması, lösemi hastalığına neden olur.En sık çocukluk çağında 2-5 yaşlarında artmaktadır. Nedeni tam olarak bilinmemekle birliktegenetik yatkınlıklar, radyasyon, benzen ve türevleri (bali, vs.), böcek ilaçları gibi kimyasalmaddeler, bazı kalıtsal hastalıklar ve bazı viral hastalıkların lösemiye neden olduklarıçalışmalarla gösterilmiştir. Çocukluk çağı lösemilerinin yaşam tarzı ve çevre ile ilgilisebepleri çok azdır, bu nedenle çoğu durumda anne-baba ve çocukların bu kanserleri önlemekiçin yapabileceği bir şey olmadığını bilmesi önemlidir. Günümüzde, löseminin erken teşhisiiçin yaygın olarak önerilen kan veya diğer tarama testleri yoktur. Lösemileri erken bulmanınen iyi yolu, bu hastalığın olası belirtilerine dikkat etmektir. Lösemi belirtileri şöyledir: Kansızlık Enfeksiyonlara yatkınlık, Çeşitli kanamalar (burun kanaması, diş eti kanamaları, cilt altı kanaması gibi), İştahsızlık, Dalakta, karaciğerde büyüme Lenf düğümlerinde şişlikler Halsizlik, Kemik ve eklemlerde ağrılar, Erken teşhis ile tedavi şansı oldukça yüksek olan hastalığın erken dönemlerde fark edilmesive tedaviye başlanması büyük önem taşır. Tedavide öncelik genel durumun düzeltilmesidir.Daha sonra kemoterapi ilaçları, bağışıklık sistemini güçlendirici ilaçlar ve hastanın durumunagöre radyoterapi ve kemik iliği nakli tedavisi uygulanır. Ancak kemoterapi ilaçlarının,vücudumuzun sağlıklı hücrelerini de yok etmesiyle, çocuklarımızın saçları dökülmekte,
ağızlarında, bağırsaklarında yaralar açılmakta, halsizleşmektedirler. Yine, bağışıklık sistemide yıkıldığından, en ufak bir mikrop, hastalık etkeni dahi tüm vücuda yayılıp enfeksiyonlaraneden olmaktadır. Bu nedenle lösemili çocuklarımız mikrop almamak ve korunmak içinmaske takmaktadırlar. Hastaların ve ailelerinin hastalık hakkında bilgilendirilmesi, lösemininumutsuz değil, tersine iyi bir tedavi ve moral desteği ile lösemide %85’lere varan orandaiyileşmenin sağlandığının açıklanması tedavinin ikinci basamağıdır.