Elysee Sarayından yapılan açıklamaya göre, Macron, Michel Barnier’yi “Fransızlara hizmet edecek birleştirici bir hükümet kurmakla” görevlendirdi.
Açıklamada, Barnier’nin başbakan olarak atamasının, Macron’un anayasal sorumlulukları uyarınca “mümkün olduğu kadar istikrarlı” ve “çoğunluğu sağlama şansı olan” bir başbakan ve hükümet için yürüttüğü bir dizi istişarenin ardından yapıldığı aktarıldı.
Merkez sağdaki cumhuriyetçi gelenekten gelen 73 yaşındaki Barnier, daha önce de farklı kabinelerde görevlerde bulundu. 2004-2005 yıllarında Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten Barnier, 2016-2021 döneminde Avrupa Birliği’nin (AB) Brexit Başmüzakerecisi olarak görev yaptı.
Macron, 30 Haziran ve 7 Temmuz’da yapılan erken genel seçimlerinden 2 ay sonra başbakanı atadı.
Solcu NFP’nin en fazla milletvekili çıkardığı seçimlerde hiçbir parti ya da ittifak salt çoğunluk olan 289 milletvekiline ulaşamamış ve seçimler Fransa tarihinin en parçalı meclis tablosunu ortaya çıkarmıştı.
Macron, ülkesinin ev sahipliği yaptığı 2024 Paris Olimpiyatları boyunca yeni bir başbakan atamayacağını bildirmiş ve istifasını sunan Gabriel Attal hükümetinin bir süre daha görevde kalmasını istemişti.
Olimpiyat Oyunları boyunca askıya aldığı müzakereleri 23 Ağustos’ta başlatan Macron, seçimin galibi solcu ittifakın ortak başbakan adayı Lucie Castets’i atamayı reddetmiş ve müzakereleri sürdüreceğini bildirmişti.
Fransa’da erken genel seçimlerin ardından Ulusal Meclis’in en büyük siyasi grubunu 193 milletvekili ile NFP ve bağlantılılar oluştururken onu 166 milletvekili ile Macron’un iktidar koalisyonu ve 142 milletvekili ile aşırı sağcı RN ve ortakları izliyor.
Fransa Anayasası’na göre, cumhurbaşkanının istediği kişiyi başbakan atama yetkisi bulunuyor ancak siyasi geleneklere göre başbakan en fazla oy alan parti ya da ittifaktan seçiliyor.