Sözcük anlamı yalıtılmış olan ‘izole’ kelimesi, toplumdan ya da kalabalıklardan ayrılma anlamına geliyor. Dünyada topluluklardan ya da kentlerden ayrı küçük veya ücra yerlerde yaşayan insanlar var. Kimi bu yerlerde doğup büyüdüğü için yaşamaya devam ediyor kimileri de kalabalıklardan uzaklaşmak için.
Bu yerleşim yerlerinin bazılarına tekneyle 2 haftada ulaşılırken, bazılarına sadece bir tünelden ya da köprüden geçilerek ulaşılabiliyor. Kiminde tek bir kişi kiminde ise 200’ü geçmeyen küçük nüfuslar yaşıyor.
Zorlu coğrafyalarda soğuğa ya da sıcağa rağmen yaşamaya devam eden yerlilerin birçok motivasyonu var. Kimi yurdunu terk etmek istemiyor kimi ise iş olanaklarını…
İşte dünyadan izole yaşamlar…
Dünyanın en soğuk köyü: Oymyakon
Donarak ölme riskinin günlük hayatın bir gerçeği olduğu köy. Rusya’nın Ural Dağları’ndan Büyük Okyanus’a kadar uzanan toprakları aynı zamanda Sibirya’daki Oymaykon köyüne de ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en soğuk köyü olarak bilinen Oymyakon, Saha Cumhuriyeti ya da daha bilinen adıyla Yakutistan’a bağlı bir yerleşim yeri.
2014 yılı verilerine göre nüfusu 517 olan köy, zorlayıcı soğuk iklim şartlarıyla da ünlü. Kışın sıfırın altında 60 dereceleri gören köyde yaz aylarında termometreler 30 dereceyi gösterebiliyor. Köyde en düşük sıcaklık 1924 yılında eksi 71,2 derece olarak ölçüldü.
Zorlu hava koşullarıyla birlikte köye ulaşım imkânı da bir o kadar güç. Köye tek ulaşım, Yakutistan’ın başkentinden 2 günlük araba yolculuğuyla yapılabiliyor. Tabii arabanız durmadan seyahat ettiği sürece. Çünkü Yakutistan’da arabanızın kontağını kapattığınızda soğuk hava nedeniyle motorunuz donar ve bir daha çalıştıramayabilirsiniz.
Tarımın olmadığı Kuzey Kutbu’na çok yakın olan bu köyde ren geyiği avcılığı temel geçim kaynağı.
Grönland’da Eskimoların yaşadığı kasaba: Ittoqqortoormiit
Adı kadar yaşaması da zor bir yer… Dünya’nın en ücra yerleşim yerlerinden biri olan Ittoqqortoormiit Grönland’ın batısında yer alan küçük bir kasaba. Buzullarla çevrili, Atlas Okyanusu’na açılan kasaba, 363 kişilik nüfusuna rengârenk evleriyle eşsiz manzaralar sunuyor.
80 Eskimo tarafından 1925’te kurulan kasabada halk, kutup ayıları, foklar, kutup tilkileri, balinalar ve morslarla iç içe yaşıyor.
Çok eski olmadığı düşünülen bu yerleşim yerinin bir zamanlar Grönland İnuit (Eskimoların en eski kollarında biri) popülasyonuna ev sahipliği yaptığı biliniyor. Hala Eskimo soyundan gelen yerel halkın yaşadığı kasabanın ana geçim kaynağı ise avcılık.
Doğal güzellikleri ve hiçliğin ortasındaki yaşam biçimiyle dikkat çeken Ittoqqortoormiit, buzulların erimesi halinde yılın sadece kısa bir döneminde ziyaret edilebiliyor.
Dünyanın en yalnız adası: Tristan da cunha
Paranın olmadığı, savaş, hastalık ve ekonomik krizden etkilenmeyen bir yer düşünün. Size ütopik gelebilir ama gerçek: Tristan da cunha. Dünyada ulaşılması en zor yerlerden biri olan İngiltere’ye bağlı Tristan da cunha, 2 bin 778 kilometre ile anakaraya en uzak ada olma özelliği taşıyor.
Havalimanının olmadığı adaya sadece okyanusta geçirilen 6 günlük gemi yolculuğuyla ulaşılabiliyor. Bu adada temel ihtiyaçların temini de bir o kadar zor. Bir ekmek almak ya da markete gidebilmek için 12 günlük bir tekne yolculuğu yapmanız gerekiyor. Tristan da cunhalılar da bu sorunu eldeki imkanlarıyla gideriyor. Tarımla birlikte hayvancılıkta yapan ada sakinleri, kendi kendine yetebilen bir sistem kurmuş.
Volkanik bir ada olan Tristan da cunha, tarihte birçok kez patlamalar nedeniyle boşaltıldı. Şuan ki güncel nüfusu 275 olan adada sosyal tesis olarak bir okul, hastane, postane, müze, pastane ve bir yüzme havuzu var. Herhangi bir güvenlik biriminin olmadığı adada suç işleyenlere kilise papazı nasihat veriyor.
Bu köyün kalıcı nüfusu 0: Alert Willage
Dünyanın en kuzeyindeki yalnız köy… Grönland’a komşu olan Kanada’ya bağlı Alert köyü kalıcı yerleşim yeri olan dünyanın en kuzeyindeki yer.
Geçici nüfusu 62 kişi olan köyde 3-6 aylık aralıklarla yaşam var. Bunun dışındaki zamanlarda yaşamın olmadığı köyde kışları sıcaklık eksi 42 derecelere kadar düşüyor. Alert’ta, telsiz, gözlemevi ve askeri istasyonun dışında bir de havalimanı var.
Tek çatı altında yaşayan kasaba: Whittier
Tüm şehrin tek bir binada yaşadığını düşünün. Size bilim kurgu filminden bir senaryo gibi gelse de aslında gerçek. ABD’nin Alaska eyaletinde, Passage Kanalı’nın başında yer alan Whittier şehrinde herkes tek bir binada yaşıyor.
Her ne kadar şehir olarak geçse de Whittier, 265 kişilik nüfusuyla küçük bir kasaba misali. ABD ordusu için Soğuk Savaş döneminde inşa edilen Begich Towers, tüm şehir nüfusunun barındığı tek yer.
150 daireden oluşan 14 katlı binada okuldan markete, noterden çamaşır odaları ve ibadet yerlerine kadar her şey var. Bu bina dışında başka bir binanın yapılmasına izin verilmeyen şehirde temel geçim kaynağı ise balıkçılık.
‘Tek çatı altında yaşayan kasaba’ olarak bilinen Whitter’a karadan tek ulaşım yolu da Anton Anderson Memorial Tüneli. Karadan başka şekilde ulaşımın olmadığı şehre alternatif olarak okyanus üzerinden de ulaşılabiliyor. Dağın içinden geçen 4 kilometrelik tünel, tek taraflı olduğundan yarım saat aralıklarla farklı yönlerden kullanılabiliyor. 1943’de inşa edilen tünel, sık sık girişine çığ düşmesi nedeniyle kente ulaşımı kesiyor.
Faroe adaları Tjornuvik
Tjørnuvík, Faroe Adaları’nın kuzeyde yer alan bir köy. Etrafını saran yüksek kayalıkları, siyah kumlu plajı ve yeşil çayırlarıyla tablo gibi manzaralar sunuyor.
En son 2006’da yapılan sayıma göre köyün nüfusu 71 kişi. Buzul çağından kalma fiyortların yer aldığı köyde zamanında Vikinglerin yaşadığına dair kalıntılar bulundu. İki elin parmağını geçmeyen evleriyle ıssızlığın ortasındaki bu yere karadan sadece tek şeritli bir yolla ulaşılabiliyor.
Tibet dağlarındaki ıssız köy: Motuo
Motuo, Çin’in dış dünyaya karayolu bağlantısı olmayan tek ilçesi. İlçeyle aynı ismi taşıyan Motuo Köyü, Tibet Özerk Bölgesi’nin güneydoğusunda, Yarlung Zangbo Nehri’nin doğu kıyısında yer alan izole bir köy.
Himalayalar’ın karlı ve yeşil manzaralarıyla çevrili Motuo Köyü ve dünyanın en zorlu ulaşım şartlarına sahip yerlerinden biri. Araç, tren ya da herhangi bir karayolu ulaşımının olmadığı köye zorlu bir yürüyüş ile varılabiliyor. Neredeyse 10 bine yakın nüfusu olan köy Budistler tarafından kutsal sayılıyor.
Sadece 100 kişinin yaşadığı ada: Floreana
Masmavi sularla çevrili sizi Avatar filmine götürecek bir ada. Deniz kaplumbağaları, yunuslar ve deniz aslanları ile birlikte yüzebileceğiniz eşsiz plajlar…
Floreana, Ekvador’un Galápagos Takımadaları’nın en güneyinde yer alan bir ada. Balina avcıları tarafından 18. yüzyılda kullanılan ada, zamanla korsanlar ve sömürgeciler tarafından istila edildi. Korsanların geliştirdiği posta sistemiyle ünlü olan adada bugün hala varil sistemi kullanılıyor.
Kilise ve okul dışında bir şeyin olmadığı adada iletişim, adanın tek otelinde yer alan tek bir telefondan sağlanabiliyor. İzole bir yaşamın yanında ulaşımın da zor olduğu adaya sadece 2 haftada bir gelen tekneyle ulaşılabiliyor. Tatlı su kaynakları ve çok çeşitli endemik bitki türüyle koruma altında olan Floreana adasında en büyük sorun ise keçiler.
Nüfusu 1 olan köy: Gözlükuyu
Aksaray’ın Hasan Dağı eteklerindeki Gözlükuyu Köyü, su olmadığı için 32 yıl önce terkedildi. Salman ailesi ise köyü terk etmeyen tek aileydi. Yıllarca köydeki tek hane olarak yaşayan aile yuvalarını tüm zorluklara rağmen bırakmadı. Selami Salman da eşinin ölümünün ardından 12 yıldır köyde tek başına yaşıyor.
Şehir merkezinden 30 kilometre uzaklıkta yer alan köyde tek yaşayan Salman, karın çok yağdığı köyde yazlarını odun toplayıp, kışa hazırlık yaparak geçiriyor.