Rum Göçmenler Birliği Başkanı Yorgos Lisandridis, Rum göçmenlerin KKTC’deki mallarının kullanım kaybı için tazminat ödenmesi planının hayata geçirilmesinin, Taşınmaz Mal Komisyonu’na yapılan başvuruların azaltılmasında etkili olacağını söyledi.
Alithia gazetesine röportaj veren Lisandridis, Zararın Eşit Paylaştırılması Kurumu fonunu güçlendirmeyi hedeflediklerini ve bu fonda yaklaşık 46 milyon euro para bulunduğunu kaydetti.
Habere göre Lisandridis, gelmiş geçmiş hiçbir hükümetin, Rum Göçmenler Birliği’nin geliştirilmesine ve desteklenmesine önem vermediğini; bunun sonucu olarak da, asgari maddi kaynak ve personelle, Kıbrıs Türk mallarının idaresiyle ilgili yasa çalışmalarında bile yer alan birliğin, yapması gereken şeyleri yapamadığını belirtti.
Lisandridis, Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvuruları hiçbir zaman teşvik etmediklerini, ancak maddi ihtiyaçları dolayısıyla mallarını satmak zorunda kalan Rumlar olduğunu kaydederek, bu durumun kendilerini düşündürdüğünü söyledi.
Habere göre Lisandridis, bazı durumlarda da ticari alışverişlerin söz konusu olduğunu, ancak alternatif bir yol veya telafi bulunmuyorken, bu durumu kimsenin eleştiremeyeceğini ifade etti.
Röportajında, KKTC’de bulunan Rum mallarının satılmasını da değerlendiren Lisandridis, bu malların satılmasıyla ilgili hem hükümetten, hem de mal sahiplerinden tepkiler geldiğini belirtti.
Lisandridis, malları satılan Rumların hemen polise başvurmasını ve bu işin içinde Rum iş adamlarının, avukatların ve muhasebecilerin de olduğunu göz önünde bulundurarak, tüm göçmenleri bu duruma tepki göstermeye ve bu kişileri ifşa etmeye davet etti.
Geçmişte, KKTC’de malı bulunmayıp da Güney Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk malı alan Rum göçmenler ile göçmen olmayıp, büyük Kıbrıs Türk arazilerini alarak çiftçilik yapan Rumlar olduğunu kabul eden Lisandridis, Rum Göçmenler Birliği’nin konuyu derinlemesine inceleyerek, Dışişleri Bakanlığı’na bu malların dağıtılmasıyla ilgili şeffaflık sağlayacak önerilerde bulunduğu bir mektup gönderdiğini söyledi.
İlgili yasa tasarısının büyük ölçüde güçlendirildiğini ve bundan memnuniyet duyduklarını ifade eden Lisandridis, yasa tasarısında bir malın, kiracısı olan kişi tarafından başka birine kiralanmasına izin veren bir madde de bulunduğunu ve birliğin bu maddeye karşı çıktığını kaydetti.
Habere göre Lisandridis, Kıbrıs Türk mallarıyla ilgili zamanında müdahale edilmediğini ve 50 yıldan sonra devletin tüm Kıbrıs Türk mallarını toplayarak usulüne uygun dağıtım yapmasının mümkün olmadığını, ancak en azından denetimin artırılabileceğini ve ilerde yaşanabilecek usulsüzlüklerin önüne geçilebileceğini belirtti.