Bedenas ve Neyzen Çiftlikleri olarak da bilinen vakıf, Osmanlı’nın hukuk sisteminde yer alan mülhak vakıf statüsünde. Bu statü gereği, vakıf taşınmazlarının satışı, devri veya miras yoluyla intikali mümkün değil. Sadece kiralama yöntemiyle kullanıma sunulabilen bu taşınmazların gelirleri, vakfiyede belirtilen hayri ve zaruri amaçlar doğrultusunda harcanıyor.
Vakfın güncel durumu hakkında açıklama yapan Fahri Onbaşı, Sadeddinzade Ahmet Efendi’nin tarihi mirasının korunması gerektiğini vurgulayarak, “Vakfın statüsüne halel getirilemez. Taşınmaz mallar satılamaz, devredilemez ve miras yoluyla aktarılabilir değildir. Bu hükümler, hem vakfiye şartlarına hem de İslam hukukunun temel ilkelerine dayanmaktadır,” ifadelerini kullandı.
Vakfa hak sahibi olduğunu düşünen bireylerin soybağı tespit davaları açması gerektiğini belirten Onbaşı, sürecin hukuki yollarla şeffaf bir şekilde yürütüleceğini dile getirdi. Ayrıca, açılacak davaların masraflarının vakıf gelirlerinden karşılanabileceği, mahkeme kararlarının ardından hak sahiplerinin kamuoyuna duyurulacağı ifade edildi.
Tarihi önemi ve hukuki yapısıyla Sadeddinzade Ahmet Efendi Hasan Vakfı, Osmanlı’dan günümüze ulaşan vakıf geleneğinin güçlü bir örneği olarak Kıbrıs halkının ortak mirası olmaya devam ediyor.