Manavoğlu, bu ziyaretin yalnızca bir diplomatik temas olmadığını, aynı zamanda Kıbrıs sorununun geleceği ve Doğu Akdeniz’de Türkiye ile KKTC’nin ortak yol haritasını belirlemek açısından kritik bir öneme sahip olduğunu ifade etti.
Manavoğlu, yaptığı açıklamada, Kıbrıs Türk halkının haklarının korunması ve uluslararası arenada daha güçlü bir şekilde temsil edilmesi için Türkiye ile iş birliğinin her zamankinden daha önemli olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Sayın Hakan Fidan’ın ziyareti, gerek Kıbrıs sorununun çözümü gerekse Doğu Akdeniz bölgesindeki gelişmeler açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu ziyaret, Türkiye ve KKTC’nin bundan sonraki süreçte izleyeceği stratejilerin temelini oluşturacaktır. Türkiye’nin desteği ve dayanışması, Kıbrıs Türk halkı için hayati öneme sahiptir.”
Manavoğlu, uluslararası alanda değişen dengelere dikkat çekerek, küresel politikalardaki yeni döneme hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı. Özellikle ABD ve Avrupa Birliği’nin bölge üzerindeki etkisinin yeniden şekillendiğini ifade eden Manavoğlu, Kıbrıs Türk tarafının da bu süreçte doğru stratejilerle hareket etmesi gerektiğini belirtti.
“Fiili Durum Hukuki Boyut Kazanmalı”
Gülşah Sanver Manavoğlu, Hakan Fidan’ın iki devletli çözüm vurgusuna destek vererek, Kıbrıs’taki mevcut fiili durumun hukuki bir boyut kazanması gerektiğini belirtti. Manavoğlu, “50 yıldır adada iki ayrı toplum kendini yönetiyor ve bu fiili durum adada savaşsız bir ortam sağladı. Ancak artık bu durumun hukuki bir statüye kavuşması gerekiyor. Bu şekilde Kıbrıs Türk halkı daha güçlü bir şekilde uluslararası alanda varlık gösterebilir” dedi.
Fidan’ın “Gerçeklikten kopuk dayatmacı çözümlerin hiçbir anlamı yoktur” sözlerini hatırlatan Manavoğlu, iki devletli çözümün adada kalıcı barış ve refah sağlayacak en gerçekçi yol olduğunu vurguladı.
“Kıbrıs’ta Cesur Adımlar Atılmalı”
Manavoğlu, Kıbrıs Türk halkına uygulanan izolasyonların insanlık suçu haline geldiğini ve bu durumun Kıbrıs Türk tarafını uluslararası arenada dezavantajlı konuma düşürdüğünü söyledi. Hakan Fidan’ın izolasyonlarla ilgili “Bu durum kabul edilemez, Türkiye olarak bu izolasyonların etkilerini azaltmak için her alanda iş birliğini sürdüreceğiz” sözlerini hatırlatan Manavoğlu, uluslararası aktörlerin de bu sorunun çözümüne katkı sunması gerektiğini belirtti.
Manavoğlu, izolasyonların sadece ekonomik değil, toplumsal ve psikolojik etkilerinin de ağır olduğuna dikkat çekerek, “Kıbrıs Türk halkı bu izolasyonlar yüzünden sürekli geride bırakılıyor. Ancak Türkiye’nin kararlılığı ve desteğiyle bu durum değişecektir” dedi.
“Türkiye ile Dayanışma Güçlenmeli”
Manavoğlu, Türkiye ile KKTC arasındaki kader ortaklığının önemine vurgu yaparak, bu dayanışmanın daha da güçlenmesi gerektiğini söyledi. Hakan Fidan’ın “Türkiye, KKTC’nin haklarını uluslararası alanda savunmaya devam edecektir” sözlerini hatırlatan Manavoğlu, bu desteğin bölgesel barış ve istikrar açısından da kritik olduğunu belirtti.
“Küresel dengeler yeniden şekilleniyor. Tam da böyle bir dönemde Kıbrıs Türk tarafının doğru politikalar geliştirerek uluslararası alandaki önemini artırması gerekiyor” diyen Manavoğlu, Türkiye’nin diplomatik gücünün Kıbrıs Türk halkına da katkı sağlayacağını ifade etti.
“Yeni Stratejiler Belirlenmeli”
Manavoğlu, Türkiye ve KKTC’nin ortak yol haritasının masaya yatırılması gerektiğini belirterek, Hakan Fidan’ın ziyaretinin bu süreçte önemli bir başlangıç olduğunu vurguladı.
“Bu ziyaret, Türkiye ve KKTC arasında yeni stratejilerin belirlenmesi açısından büyük önem taşıyor. İki devletli çözüm sürecinin hızlanması ve Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızın korunması için ortak politikalar geliştirilmeli. Bu coğrafyada kader ortaklığı yapıyoruz ve bu ortaklığı güçlendirmek bizim elimizde” ifadelerini kullanan Manavoğlu, güvenlik, ekonomi ve diplomasi alanlarında iş birliklerinin artırılmasının şart olduğunu belirtti.
Son olarak, Türkiye’nin artan diplomatik gücünün Kıbrıs Türk tarafını da güçlendireceğini ifade eden Manavoğlu, “Uluslararası politikada yeni bir döneme giriyoruz. Türkiye’nin desteğiyle, Kıbrıs Türk halkı daha güçlü bir şekilde temsil edilecek ve bölgesel barışa katkı sağlayacak” dedi.