Kallas, Brüksel’de düzenlenen olağanüstü AB Liderler Zirvesi girişinde basına açıklamalarda bulundu.
Bugünkü toplantıda Avrupa’nın savunmasını güçlendirmek için neler yapılabileceğinin tartışılacağını belirten Kallas, bu doğrultuda AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in liderlere sunacağı, savunma harcamalarının artırılması için mali kuralların değiştirilmesi ve hibe sağlanmasını içeren planın ele alınacağını anlattı.
Kallas, hem savunmaya yatırımın hem de Ukrayna’ya desteğin artırılması gerektiğini ifade ederek şunları vurguladı:
“Umarım Ukrayna’ya destek konusunda siyasi bir anlaşmaya varırız çünkü bu savaşı kendi şartlarıyla sona erdirebilmeleri için onları gerçekten daha güçlü kılmamız gerekiyor. Bunun için de Avrupa’nın desteğine ihtiyaçları var. Avrupa söz konusu olduğunda kendi gücümüzü, sahip olduğumuz ekonomik gücü hafife almamamız gerektiğini düşünüyorum. Sahip olduğumuz bu gücü kesinlikle kullanmalıyız.”
“Barış, Ukrayna ve Avrupa halklarına daha fazla acı getirmemeli”
ABD ve Avrupa ilişkilerinde tırmanan gerilime ilişkin bir soruya yanıt veren Kallas, ABD ile uzun yıllardır müttefik olduklarını ve ilişkilerin bunun üzerine inşa edilmesi gerektiğini söyledi.
Kallas, Ukrayna’da savaşı sona erdirmek için süren görüşmelerde Avrupa’nın da yer alması gerektiğini yineleyerek “Avrupa’da savaş devam ediyor ve bu, Avrupa’nın güvenlik meselesi. Her türlü anlaşma söz konusu olduğunda, savaşı gerçekten sona erdirmek ve uzun vadeli barışı sağlamak söz konusu olduğunda bizim de hesaba katılmamız gerekiyor.” diye konuştu.
Ukrayna’da barışın sağlanmasını Avrupa’daki herkesin istediğini aktaran Kallas, “Ancak bu barış Ukrayna halkına olduğu kadar Avrupalılara da daha fazla acı getirmeyecek bir barış olmalı. Bu nedenle kendi savunmamızı güçlendirmeyi, savaşı kendi koşullarına göre sona erdirebilmeleri için Ukrayna’ya desteğimizi artırmayı tartışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Macaristan’ın savunma harcamalarını ve Ukrayna’ya desteği artırmaya yönelik yeni planı veto etme ihtimaline ilişkin Kallas, “Bu durum giderek işimizi daha fazla zorlaştırıyor. Bu nedenle yeni girişimlerde istekli olanlar koalisyonunu da göz önünde bulunduruyoruz. Böylelikle tek bir ülke, diğerlerine engel olamayacak.” yanıtını verdi.
