“TÜRKİYE BİZİM ANAVATANIMIZ AMA TABİİ Kİ BİZİM DE KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ VAR”
Disiplin Tüzüğü’ünün ardından ülkede büyük infial yaratan başörtüsü konusuyla alakalı kendisine yöneltilen soruları yanıtlayan Sendika Başkanı Atan “Bizim de tasvip etmediğimiz olaylar yaşanıyor. Ne demek Kıbrıslı- Türkiyeli? Ne demek ayrıştırma? Ne demek ülkeyi bölmek? Bizim Kıbrıs Türkleri olarak Türkiyeli kardeşlerimizle hiçbir sorunumuz olamaz. En samimi dostlarımız orada bizim. Bazıları bundan nemalanmaya çalışacak ayrıştırmaya çalışacak. Her ülkede bu tarz şeyler yaşayan insanımız var. Bizde de bir kesim vardır böyle olan. Ama siz herkesi aynı kefeye koyamazsınız. Bu ayrımcılığı yapan malum kişi çıkmış bugün birlik beraberlikten bahsediyor. Sosyal medya fenomeni gibi herkese laf yetiştiriyor. Türkiye Cumhuriyeti bizim anavatanımız. Kendi sendikam adına konuşuyorum biz zaten hep birlikteyiz ama tabii ki bizim de kırmızı çizgilerimiz var. Burada bir türban olayı var, bireysel olan olay toplumsal oldu. Mitinge Türkiyeli vatandaşlarımız da katıldı. Burada bireysel olan olay toplumsala döndürüldüyse burada iktidarın sorumlu olması lazım. Ülkeyi kimse bölemez, buna müsaade etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
“BAKAN SOSYAL MEDYA FENOMENİ OLDU”
İlgili bakanın bunlarla uğraşacağına daireleriyle ilgilenmesi gerektiğini belirten Atan “ülkeyi bölmeye çalışacağına Kıb-Tek’teki usulsüzlükler, yolsuzluklar, Ercan’d yaşanan sıkıntılar, Posta Dairesi’ndeki sıkıntılarla ilgilensin. Polisteki davalara baksın. T izinleri ne oldu? Usulsüzlük yapıldığı ortaya çıkınca iptal edildiğini söylemişlerdi. Ne oldu onlar? Bunları açıklasın bunlarla ilgili çalışma yapsın. Ama bunları yapmak yerine kaostan beslenmeye çalışıyor. Siz bakansınız, sosyal medya fenomeni değilsiniz. Sen daha birşey söylerken sosyal medyadan sana cevap veriyor. Sorunları çözmek adına adım atacağına başka şeylerle uğraşıyor. Bu kadar söylem yapıyor neden hükümetten çekilmiyor? Başbakana da buradan sormak istiyorum; böyle insanlarla neden beraber ülke yönetiyorsunuz? Size de salvolar yapıyor. Gerekli yaptırımı yapın. İnsanları böldü, bugün çıkmış birlik beraberlik zamanı diyor. Şimdi mi aklına geldi?” Dedi.
“BİZ BU ÜLKEDE DOĞDUK, BU ÜLKEDE ÖLECEĞİZ”
Ekmeğini yediğiniz yere ihanet ediyorsunuz diye sözlerine sürdüren Atan “Sen ülkeyi böleceksin, ayrıştırma yapacaksın sonra da çıkacaksın birlik beraberlik açıklaması yapacaksın. Biz bunları yemeyiz. Bu sorunu çözme adına hiç bir katkı koymadı. Daha da kışkırttı. Polisi araya koymaya çalışıyor, olayı körüklüyor. Bir yere kadar. Doğru gitmeyen şeyler olabilir, sıkıntılar olabilir ama biz bu ülkede doğduk, bu ülkede öleceğiz” şeklinde konuştu.
“MADEM İLAHİYAT KOLEJİ’NE GİDEBİLİYORDU NEDEN BUNU BAŞINDA YAPMADINIZ?”
Tartışmaların başlamasına sebep olan çocuğun ilahiyat Koleji’ne geçerek eğitimine orada devam edeceğiyle ilgili kendisine yöneltilen soruyu yanıtlayan Atan “Biz bunu en başından beri söylüyorduk. Kimse burada çocuğun durumunu, psikolojisini sormadı. Zaten o çocuk bu saatten sonra haklı olarak o okulda duramazdı. Bu çocuğa da sahip çıkmak lazım. Madem şimdi oluyordu neden başında yapılmadı? İşte bizim toplumumuzun geneli böyle; başımıza birşey gelmeden asla önlem almıyoruz. Bu çocuğumuz iki ay öncesine kadar normal kıyafetle geliyordu okula ne oldu da şimdi başörtüsüyle gelmek istedi. Tabii ki okulun bir tüzüğü var. Bu durum buraya getirilmemeliydi, sorunu çözecek olan Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’ydu. Buralara getirilmemeliydi konu” dedi.
“BU SORUN TOPLUMSAL BİR KONU OLDU ARTIK”
Ülkenin demokratik bir yapısı olduğunu belirten Atan sözlerini “Birileri istedi diye olay buralara getirilmemeli. Herkesin istediğini rahatça söyleyebildiği bir ülkede yaşıyoruz. Neden bunu bozmaya çalışıyorsunuz? Bu akşam sendikalar, sivil toplum örgütleriyle beraber eylem ateşini yakıyoruz. Bu yaşananlar önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimini de etkileyecek. Bu konu sendikalardan çıktı, toplumsal bir konu oldu artık. Bir an önce bu konuya nokta konulması lazım. Neden diğer partilerden bu konuyla alakalı söylem yok? Çünkü bundan nemalanıyor, ülkeyi bölüyor, Türkiye’ye karşı bizi kötü göstermeye çalışıyor. Böyle bir şey asla olamaz. Bizim birlikte yürüdüğümüz sendikalar arasında da böyleleri yok. Ama dediğim gibi bizim de kırmızı çizgilerimiz var” diyerek bitirdi.