Cumhurbaşkanı Ersin Tatar dün akşam düzenlenen İstanbul Ticaret Odası 20. Dönem 3. Meclis Çalışma Toplantısı Gala Yemeği’ne katıldı.
Girne’de gerçekleşen yemeğe Cumhurbaşkanı Tatar’ın yanı sıra; İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, Kıbrıs Vakıflar İdaresi Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim F. Benter ve Ticaret Odası Meclis Üyeleri katıldı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yaptığı konuşmada, İstanbul şehrinin en büyük odası olan İstanbul Ticaret Odası’nın kalabalık bir heyetle Cumhuriyetimizin 38. yıl dönümü münasebetiyle KKTC’de çalışma toplantısı gerçekleştirerek Kıbrıs Türk halkı ile buluşmasından dolayı duyduğu mutluluğu ifade etti.
“Doğu Akdeniz’de bir Türk Cumhuriyeti kurmanın gururunu yaşıyoruz”
Yıllar önce Rum saldırılarına karşı direnen Kıbrıs Türk halkının esaret altında, silah zoruyla devletin dışına itildiğinde, Türkiye’nin adaya gelmesinin duasını ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar; “Ne mutlu bize ki 20 Temmuz 1974 sabahı Mehmetçik’in adaya ayak basmasıyla ve paraşütlerin semalarımıza inmesiyle Türkiye ile Kıbrıs Türk halkının buluşması, Kıbrıs Türkü’nün bağımsızlığı, hürriyeti sağlanmış ve Doğu Akdeniz’de bir Türk Cumhuriyeti kurmanın mutluluğunu, şerefini, gururunu ve onurunu yaşıyoruz” dedi.
“Kimse bize ‘sorunlar var, bu devlet ne olacak?’ demesin. Çünkü biz sıfırdan buralara kadar gelebildik. Yok oluştan geldik. Doğu Akdeniz’de bu devletin ne kadar önemli olduğunu hep birlikte müşahede etmekteyiz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar; Anavatan, garantör ülke ve bölgenin en güçlü ülkesi olan Türkiye’nin adamızdan 40 mil uzaklıkta olduğunu belirtti ve her sabah Girne’den, Türkiye’nin Toros Dağları’nı görmekten dolayı duyduğu mutluluğu paylaştı.
“Bu adanın esas sahibi Osmanlılardır, Türklerdir yani biziz”
1 Ağustos 1571’de kurulan Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin, adanın en eski kurumu olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Osmanlıların Kıbrıs fethine değinerek; “Bu adanın esas sahibi Osmanlılardır, Türklerdir yani biziz. Ada 80 bin şehit vererek fethedildi. 1571’den beri burada varoluş mücadelemizi sürdürüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, 1878’de Osmanlıların adadan çekildiği günün Kıbrıs Türkleri için en kötü gün olduğunu, adanın İngiltere’ye kiralandığında sözleşmeye göre İngiltere’nin adayı tekrar Osmanlı veya Türkiye Cumhuriyeti’ne devredeceğini ancak İngiltere’nin 1. Dünya Savaşı’nı fırsat bilerek adayı gasp ettiğini hatırlattı.
Ulu Önder Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün girişimleriyle Lozan Antlaşması’nın 16. maddesinde, “Kıbrıs’ta bir statü değişikliği olursa mutlaka Türkiye Cumhuriyeti’nin de söz hakkı olacak“ ibaresi olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar; İngiltere’nin adadan ayrılırken Kıbrıs’ta iki ayrı halk, garantör ülkelerin ise Türkiye, Yunanistan ve İngiltere olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar, Doğu Akdeniz’deki Türk-Yunan dengesinin, Yunanistan’ın Ege’de yaptıklarıyla sağlanamadığını ve Kıbrıs’ı da 13. ada diyerek Yunanistan’a bağlama hedefleri çerçevesinde Türklere yapılan saldırıları anlattı.
Türkiye’nin Kıbrıs Türkü’nü asla yalnız bırakmadığını, garantörlük hakkı dolayısıyla Türkiye’nin müdahaleleri sayesinde Kıbrıs Türklerinin kendi devletini kurduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar; “Çok bedeller ödedik ama asla Rum-Yunan ikilisine karşı boyun eğmedik. Bugün burada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vardır. Bu, hepimizin gururudur” dedi.
“KKTC son asrın başarı öyküsüdür”
Türkiye ile iş birliği içerisinde ulusal çıkarlarımızın, milli menfaatlerimizin, hak ve hukukumuzun Mavi Vatan’da ve hava sahasında korunmasının önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin son asrın bir başarı öyküsü olduğunu ve bundan dolayı gururlandıklarını kaydetti.
“Daha güvenli ve refah dolu bir gelecek”
Ekonomik sektörde ortaya çıkan yapıyı daha da güçlendirme görevini üstlenmek gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkına daha güvenli ve refah dolu bir gelecek verebilme anlayışı içinde olduklarını ve yurt dışına göç eden Kıbrıslı Türkleri, yeniden ülkelerine dönmelerini sağlamayı hedeflediklerini dile getirdi.
“KKTC nüfusunu güçlendirmeliyiz”
Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu; turizm, üniversite, tarımsal girişimleri ve diğer sektörlerle KKTC’deki nüfusunu güçlendirmek, İngiliz dönemindeki nüfus azalmasını telafi etmek ve ekonomik açıdan kendi ayakları üzerinde daha fazla durabilecek bir yapı için mücadele ettiklerini söyledi.
“Türkiye ile her türlü iş birliği önemli”
Daha güçlü bir KKTC için hep birlikte bu mücadeleyi, Türkiye’nin katkılarıyla sürdürmeye devam edeceğimizi ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, İstanbul Ticaret Odası ile yapılacak her türlü iş birliğinin öneminin altını çizdi.BRT