Suriye’de aşiretlerin yoğunlukla yaşadığı Fırat’ın doğusunda terör örgütü PKK/YPG, Rusya destekli Esed rejimi ve İran arasında nüfuz mücadelesi hız kazandı.
2011’den beri suların durulmadığı Suriye’de, uzun süredir gündemden düşmeyen Fırat’ın doğusundaki bölge yeni gelişmelere gebe…Fırat Nehrinin doğusunda bir tarafta terör örgütü PKK/YPG Haseke’de aşiretlerle toplantı yaparken, Fırat Nehrinin Irak’a kavuştuğu Deyrizor ve El-Meyadin kentlerinde de Esed rejimi “uzlaşma ve sorun çözme” komisyonları kurdu.
Birbirleriyle senkronize gerçekleşen “uzlaşma” hamleleri rejim ile terör örgütünün aşiretler üzerinden yeni bir yarışa girdikleri şeklinde yorumlanıyor. Son gelişmelere yakından bakalım.
Suriye medyasına göre, terör örgütü PKK/YPG, Haseke’nin Derbesiye bölgesinde aşiret liderleri ve bölge ileri gelenleri ile toplantı düzenledi. Görüşmenin ana konusu aşiretler ile örgüt arasındaki buzları eritmek.
Zira, bölgeyi demir yumrukla yöneten terör örgütü, onlarca insanı çeşitli nedenlerle tutukladı, işkence yaptı. Geçtiğimiz günlerde Kamışlı’da çocuklarının akıbetini soran kadınların gösterileri de yerel basına yansımıştı.
Aşiret liderlerinin öncelikle sayıları 850’yi bulan tutuklunun serbest bırakılmasını talep ettiği ve tutukluların akıbetinin açıklanmasını istediği belirtiliyor. Akıbetlerini merak ediyorlar. Çünkü terör örgütü bölgede birçok infazın arkasındaki güç.
Fırat Nehrinin kuzeydoğusunda bunlar yaşanırken Irak sınırında da Esed rejimi aşiret mensuplarıyla “uzlaşma” çabalarını artırdı. Yerel medya, rejimin uzlaşma yolu aradığı kişilerin ya DEAŞ ya da Tahrir eş-Şam üyesi olduğunu iddia ediyor.
Öte yandan, yaklaşık 10 gündür devam eden “uzlaşma” çabaları kapsamında, Suriye Genel İstihbarat Dairesi başkanı Tümgeneral Hossam Louka ve bazı güvenlik birimi liderleri İran’a bağlı milislerin ve Suriye’deki rejim güçlerinin kontrolü altındaki El-Mayadin şehrine geldikleri ve aşiret ve BAAS Partisi temsilcilerinin katılımıyla bazı toplantılar gerçekleştirdi.
Deyrizor’da rejim ile “Sorunları Çözme ve Uzlaşma” çalışmalarına katılanların büyük çoğunluğunun eski DEAŞ mensubu ya da zorunlu askerlik yapmaktan kaçan kişiler oluşturuyor. Rejimle uzlaşmaya gelenler arasında terör örgütü PKK/YPG’nin kontrolündeki Rakka ve diğer bölgelerde yaşayan aşiret mensupları da bulunuyor.
Rusya rejimi teşvik ediyor
Suriye iç savaşına 2015’te müdahil olan Rusya, Esed rejimi ile terör örgütü PKK/YPG arasındaki görüşmeleri ve uzlaşma çabalarını teşvik ederken, rejimin bölgedeki aşiretlerle de sorunlarını çözmesini istiyor.
Kamışlı kenti 2021 yılının başlarında örgüt ile rejim milisleri arasında silahlı çatışmalara sahne olurken, son aylarda taraflar arasında yakınlaşma çabaları hız kazanmıştı. Türk yetkilerinin Suriye’de terör örgütlerine karşı gerektiğinde müdahale edilebileceği yönündeki açıklamalarının ardından YPG/PKK’nın Esed rejimiyle yakınlaşması hız kazanmış, PKK/YPG elebaşlarından Eldar Halil, Russia Today’in (RT) Arapça kanalına yaptığı açıklamada, Esed rejimiyle “şartsız” müzakereye hazır olduklarını belirtmişti.
Suriye yerel kaynaklarına göre, Rusya’nın teşvikiyle rejim ile örgüt arasında yürütülen müzakereler başarısızlıkla sonuçlandı.
Rusya destekli rejim ile ABD destekli terör örgütü, zaman zaman yakınlaşma emareleri gösterse de iki tarafta bölgede kendi ajandalarını uygulamaya devam ediyor. Son günlerde aşiretlerle açılan diyalog kapıları da bunlardan biri.
Uzlaşma çabaları sonuç verir mi?
Yerel kaynaklar, Esed rejiminin Irak sınırındaki kentlerde uzlaşma çabalarına devam edeceğini belirtirken, “Rejim medyası için malzeme” olarak görülen bu çalışmaların bir sonuca ulaşmayacağı görüşünü dile getiriyor.
Deyrizor, El-Meyadin ve Elbu Kemal kentleri başta olmak üzere, bölgede Esed rejiminin nüfuzu oldukça sınırlı. Dolayısıyla aşiretlerin rejim güçlerinin uzlaşma çabalarını ciddiye almadığı biliniyor.
Zira, Bölgenin bir kısmı İran destekli milislerin, bir kısmı ise terör örgütünün işgali altında. Rusya’nın da İsrail ve ABD saldırılarının ana odak noktasını teşkil eden İran varlığından rahatsız olduğu biliniyor.
İran-Rusya çekişmesi
İki güç arasındaki çekişmeyi anlamak için bölge hakkında biraz detay vermekte yarar var. Suriye-Irak sırın bölgesinde, Fırat Nehrinin batısındaki nüfuz bölgeleri şöyle ayrılıyor.
Deyrizor kentinin kuzeyi Esed rejiminin kontrolünde. Bölge, Rusya destekli 4. Tümen ile 5. Kolordu tarafından kontrol altında tutuluyor. Buna karşılık, güneyde El-Meyadin ve Elbu Kemal kentleri İran destekli milislerin kontrolünde.
Deyrizor, İran için önemli bir saha. İran’ın bu bölgeye yoğun ilgisi, Irak’tan Suriye sınırındaki Elbu Kemal şehrine ve batıda Lübnan’a uzanan ağları birbirine bağlama arzusundan kaynaklanıyor. Toplamda, Irak ve Afganistan’dan yüzlerce milise ek olarak yaklaşık bin İranlı milis Deyrizor’da konuşlanmış durumda.
İran İslam Devrim Muhafızları aracılığıyla Tahran, bölgedeki varlığını sağlamlaştırmaya, tıbbi, eğitim ve kültürel hizmetler de dahil olmak üzere maddi teşvikler ve insani yardımlarla yerel gençleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor.
İran ayrıca nehrin doğu tarafında ABD destekli PKK/YPG tarafından kontrol edilen bölgelerdeki kabile ve topluluk liderlerini de kazanmaya çalışıyor. Terör örgütüne karşı ayaklanan ya da protesto düzenleyen aşiret ve liderler, hemen İran markajına girmiş oluyor.
Esasen Esed rejimi, Rusya ve İran arasındaki aşiretleri kazanmaya yarışı, Fırat’ın hem kuzeyinde hem de güneyinde sürüyor.
Esed rejimi ve İran’ın aktif bir şekilde sürdürmeye çalıştığı aşiretleri kazanma konusunda ABD’ye özellikle terör örgütü PKK/YPG’yi destekledikleri bilinen gazetelerden ve düşünce kuruluşlarından eleştiri geliyordu.
PKK/YPG’nin bir yandan Esed rejimi ile yakınlaşma çabalarını artırırken, diğer taraftan yıllardır baskı altında tuttuğu aşiretlerle diyaloğa girmesi, yukarıda belirtilen eleştirilerin gereği olarak sahne almış olabilir.