Birleşik Arap Emirlikleri’nin, ABD ile yaptığı F-35 ve diğer bazı silah alım anlaşmalarından çekileceği iddia edildi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD’nin şart koştuğu güvenlik koşullarını gerekçe göstererek F-35 uçakları, MQ-9 Reaper silahlı insansız hava araçları (SİHA) ve gelişmiş mühimmatın da bulunduğu 23 milyar doları aşkın silah alım anlaşmalarından çekilmek istediği ileri sürüldü.
Wall Street Journal gazetesinin BAE ve ABD’li yetkililere dayandırdığı haberinde, Abu Dabi yönetiminin Washington’u F-35 ile ilgili görüşmeleri askıya aldıklarını bildirdiği iddia edildi.
Haberde, BAE’li bir yetkilinin “güvenlik koşulları, egemen operasyonlar konusundaki kısıtlamalar ve maliyet hesaplamalarının bu alımları yeninden değerlendirmeye yol açtığını” ifade ettiği öne sürüldü. Bu bilgilendirmenin, ABD ile BAE arasındaki yüksek düzeyli stratejik diyalog toplantısının hemen öncesinde gelmesi dikkati çekti.
Pentagon Sözcüsü Kirby ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “ABD ile BAE arasındaki ortaklık ilişkisi bir silah satışından daha stratejik ve daha karmaşıktır. BAE’nin satışla ilgili sorularını yanıtlamak üzere onlarla çalışmaya hazırız.” dedi.
“Müzakere edilemez ve BAE’ye özgü değildir”
Her silah satışında politika ve son kullanım koşullarının söz konusu olduğunu belirten Kirby, “Bu son kullanıcı koşulları ve ABD savunma ekipmanlarını korunması genel bir durumdur, müzakere edilemez ve BAE’ye özgü değildir.” diye konuştu.
Kirby, yarın ABD ve BAE’li savunma yetkilileri ile yapacakları görüşmelerde bu konunun da detaylı bir şekilde ele alınacağını söyledi.
BAE, 2015’ten beri ABD’den F-35 ve silahlı insansız hava araçlarının satışı için talepte bulunuyordu. Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail ile ilişkileri normalleştirme karşılığında BAE’ye F-35 ve Reaper SİHA’larının satışına izin vermişti. ABD Kongresi ise bir karar tasarısıyla bu satış konusunda protokollerin sıkılaştırılmasını ve güvenlik koşullarının artırılmasını talep etmişti.
ABD’nin aynı zamanda BAE-Çin ilişkilerinden de endişe ettiği gerekçesi ile satılacak sistemler konusunda önemli sınırlamalar getireceği ileri sürülmüştü.