Halkın Partisi Milletvekili Jale Refik Rogers, ülkedeki vaka sayılarındaki rekor artışın sağlık sistemini zora sokacak bir boyuta gelmesini önlemenin yolunun aşılanma olduğunu söyledi. Aşılanmayı bireysel bir korunma gibi değil, bir sosyal sorumluluk olarak algılamanın doğru olacağını aktaran Rogers, Omicron en hızlı yayılan varyant olsa da aşılanma sayesinde hastaneye yatış oranlarında azalma olduğunu belirtti. Pandemide yeni çıkan varyantların seyrinin hafiflemesinin beklendiğini bu nedenle de Omicron varyantının uzmanları da şaşırtan bir varyant olduğunu belirten Rogers, “ Omicron, iki yıldır mücadele ettiğimiz coronavirüs varyantlarının hepsinden daha bulaşıcı. Delta varyantı %60 daha bulaşıcıyken Omicron ondan da hızlı yayılıyor. Bu da sağlık sistemi üzerindeki baskının azalması beklenirken tam tersi olduğu anlamına geliyor. Dünyanın her ülkesinde her gün yeni vaka rekorları kırılıyor. Hatta Dünya Sağlık Örgütü, dünyadaki toplam vaka sayısının rekor kırdığını açıkladı. Hızlı yayılıyor olması olumsuz bir unsur olsa da vaka rekorları kırılırken geçen seneye göre hastane yatışlarının daha az olduğunu gözlemliyoruz. Görünen o ki; aşılı kişiler de Omicron’a yakalansa da hastaneye yatış daha az oluyor, aşı ağır hastalığı önlüyor. Bu da olumlu bir gelişmedir. Pandemiyle mücadelede önemli olan sağlık sisteminin üstündeki yükün ne kadar ağır olacağı ve bunun baş edilemez bir duruma gelip gelmeyeceğidir. Çünkü sağlık sisteminin baş edemediği noktada kapanmalar ve daha ciddi, sıkı önlemler alınması gerekecektir. Dolayısıyla aşının hayat kurtardığı, hastaneye yatma noktasına gelinmesi oranlarını azalttığı görünür bir durumdur. Aşılanmaya ağırlık verilmesi ve hatırlatma dozlarının vakit kaybedilmeden yapılması gereken hassas bir dönemdeyiz. Aşılanma oranı ne kadar fazla olursa sağlık sistemimizin üstündeki yük de o oranda azalacaktır. Aşılanmanın sadece bir bireysel korunma olmadığını, toplum sağlığını korumak adına üstlenilmesi gereken bir sosyal sorumluluk olduğunu da bilmeliyiz. Hastaneye yatış oranı düşük olsa da çok hızlı yayılıyor olması sağlık sistemimizi yine de zora sokar çünkü vaka sayıları çok yüksek olursa bağışıklığı düşük olan, kronik hastalığı olanlar ve aşısızlar için risk yüksek” diye konuştu.
“EN DOĞRU KARARLARI DA ALSANIZ UYGULAYAN VE DENETLEYEN YOKSA BİR ANLAMI YOKTUR”
AdaPass sistemine geçilmiş olması konusuna da değinen HP Milletvekili Jale Refik Rogers, geç kalınmış olsa da bu uygulamanın doğru bir adım olduğunu ancak şu an AdaPass’ın yaygın bir kullanımı ve denetimin olmadığını belirtti. Rogers şöyle konuştu: “Halkın Partisi’nin hükümette olduğu dönemde dijital sisteme geçilmesi için çalışmalar ve girişimler yapmıştık. Sağlık Bakanlığı konuyu ciddiye almadığı için gerçekleşememişti. Sonrasında olumlu bulduğumuz bir gelişme oldu ve hayata geçti. Şimdi hepimizin AdaPass’ı var ama kullanan, soran iş yeri yok, denetleyen hiç yok. Çok az sayıda işletme AdaPass soruyor, yaygın bir kullanım olmadığını görüyoruz. Omicron’la mücadelede yapacağımız en önemli şeylerden biri, denetimleri artırmaktır. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun her hafta yeni kararlar açıkladığı ama bu kararları uygulama noktasında herkesin üç maymunu oynadığı bir noktadayız. Dolayısıyla görüyoruz ki; en iyi kararları da alsanız onları uygulayacak ve denetleyecek birileri yoksa bu kararların çok da bir anlamı olmuyor. Denetimin daha da önem kazandığı bir süreçteyiz. Çünkü kalabalık ortamlar Omicron’un yayılması için çok ideal. Böyle ortamların yaratılmasına izin verildiği noktada da vaka sayılarını kontrol altına almak da mümkün olmayacaktır.”
“PANDEMİ BİZE, GÜÇLÜ KAMU SAĞLIK HİZMETLERİNİN ÜLKENİN OLMAZSA OLMAZI OLDUĞUNU GÖSTERDİ”
Pandemiyle baş etmek için doğru planlama yapmak gerektiğine dikkat çeken HP Milletvekili, pandeminin güçlü kamu sağlık hizmetlerinin önemini net olarak gösterdiğini söyledi. Halkın Partisi olarak Pandemi Hastanesi’ni, Mağusa Hastanesi’ni ve Genetik Laboratuvarı’nı ziyaret ettiklerini ve hepsinde güzel sistemler kurulduğunu, kapasitenin artırıldığını gördüklerini anlatan Rogers, pandeminin ilk zamanlarında kapasitenin kısıtlı olması ve pandemiyle nasıl mücadele edileceğinin tam olarak bilinmemesi nedeniyle kapanmaya gidildiğini anlattı. Jale Refik Rogers, iki sene öncesine göre gerek personel gerek altyapı açısından çok daha iyi durumda olunduğunu ancak hala sağlık çalışanlarının çok yorulduğunu belirterek sözlerini sürdürdü: “Sağlık sisteminiz ne kadar güçlü olursa mücadeleye de o kadar hazırsınız demektir. Üzülerek görüyoruz ki, son yıllardaki sağlık bakanları da maalesef sağlık çalışanlarının görevlendirilmesinde ülkenin ihtiyacına göre değil, partisel çıkarlara göre hareket ediyor. Sağlık sistemindeki iş gücü planlaması ciddi bir önem taşıyor. Pandemiyle birlikte daha da önem kazandı. Birçok kişi bu sebeple işe alındı ama yine öyle bir noktadayız ki; yoğun bakım ünitelerimiz var ama o bölüme bakacak doktor ve hemşire yok. Bütün bunların aslında Omicron dalgası başlarken değil, çok önceden planlanmış olması gerekiyordu. Pandemiden ders alınacağını umuyordum ama ders almak için pandeminin bile yeterli olmadığını gördük. Rogers, önümüzdeki dönemde Halkın Partisi’nin hükümete gelmesi durumunda devletin sağlık altyapısını güçlendirme noktasında gerek teknik donanım, gerek personel ihtiyacını gidermeye öncelik vereceklerini belirtti.
“KRİZ FIRSATA ÇEVRİLMELİ, ÜLKEYE GİRİŞLER KOLAYLAŞTIRILMALIDIR”
“Devletin önceliği halk sağlığını korumak oldu ama ekonominin önünü açmak için adımlar atıldı ancak bu adımların bir kısmı zamanında veya kapsamlı atılmadığı için bazı sıkıntılar yaşandı. Örneğin geçen sene Turizm Bakanlığı’nın alması gereken kararları doğru zamanda almaması ciddi kayıplara yol açtı. Çünkü hiçbir turist belirsizliklerin hakim olduğu bir ülkeye gitmek istemez. Ülkeye giriş koşullarını belirleyememiş, şartlarını ortaya koyamamış bir ülke için insanların seyahat planlaması mümkün değil” diyen Jale Refik Rogers, her bir ülkenin ülkeye giriş ve ülkedeki kurallarla ilgili çok detaylı bilgilere ulaşılabilecek web siteleri olduğunu anlattı. HP’nin meclis kürsüsünden de bu konuya ilişkin çok defa çağrıda bulunduklarını ifade eden Rogers, ülkenin hala yurtdışından gelecek kişileri bilgilendirecek bir web sitesinin olmadığını söyledi: “Devletin bu konularda hep geri kaldığını görüyoruz. Gerek havaalanlarından gerek sınır kapılarından ülkeye girişlerde sıkıntılar ve mağduriyetler yaşandığını görüyoruz. Sorun yaşanan bu alanları güçlendirmek önemli bir unsurdur. Her hafta yeni kararlar alınıyor, insanlar bu kararları bilmiyor. Ülkeye girişlerde dijital bir sistemle form dolduruluyor ama sonrasında çıktısının da alınması isteniyor. Çağdaş bir ülke seviyesinin çok altında bir sistemle yönetiliyoruz. Ülkeye girişlerde, ülkenin yüzü olan sınır kapılarında iyileştirmeler yapılması çok önemlidir. HP de bundan sonraki süreçte görevde olması halinde bu noktalara hızlı dokunuşlar yaparak ülkeye girişi kolaylaştırmak için adımlar atacaktır. TL’nin değer kaybı çok ciddi bir sorun ama bunu yapabildiğimiz ölçüde fırsata çevirebilir; Güney’den alışverişe gelmek isteyenler ve yurtdışından gelecek turistler için girişi kolaylaştırabiliriz. Son iki azınlık hükümetinin de bu konularda geri kaldığına, ülkenin değil kendi partilerinin sorunlarıyla boğuştuklarına tanık olduk. Bu gidişi değiştirmek gerekiyor.”