TRT Haber’in Ukrayna Donbas’taki haber nöbeti devam ediyor. TRT Haber ekibi, gerilimin yıllardır etkilerini taşıyan Mariupol’e düzenlenen roket saldırısının 7’nci yılında, roketlerin düştüğü o noktadaydı.
Ukrayna Mariupol’deki Vastoçni ilçesi sakinleri için gün her zamanki gibi başladı.
Bir anda havadan roketler yağdı, sakin başlayan gün cehenneme döndü.
24 Ocak 2015 yılında yaşanan korkunç olayı, tanıkları anlattı.
Gözyaşları içinde, ilk günkü hislerle..
Bundan tam 7 yıl önce 24 Ocak 2015 tarihinde Rusya yanlısı ayrılıkçılar tarafından Vastoçnı ilçesine roketli saldırı gerçekleştirildi. O roketler şehrin merkezindeki pazar yeri ve pek çok eve isabet etti ve büyük bir hasar bıraktı. O hasar, aradan geçen 7 yılda onarılsa da pek çok kişi o günleri hatırladığı zaman gözyaşlarını tutmakta zorlanıyor.
Olayı yaşayan kadın gözleri yaşlı şekilde “Sizi bir anda bombalamaya başlıyorlar. Bu çok korkunçtu. Çok büyük bir acı. Birçok insan etrafta hayatını kaybetti” diyerek ağlamaya başladı.
Olayların tam ortasında kaldığını dile getiren başka bir kadın ise “Sabah 9 da marketin orada patlamayı gördüm. Daha sonra korkunç şeyler olmaya başladı. Nereye gideceğimi bilemiyordum. Pazar yeri ve araçlar yanmaya başladı” dedi.
Saldırıda 30’dan fazla kişi hayatını kaybetti, 100’ü aşkın kişi de yaralandı.
Onlarca sivilin hayatını kaybettiği ve yaralandığı saldırı neticesinde ilçe merkezine anıtlar da inşa edildi.
Gözünün önünde birçok kişinin öldüğünü anlatan kadın “Tanrım… Sadece korku ve dehşet vardı. Gözümün önünde bir çok kişi öldü. Evime de bir parça isabet etti. Korkunçtu” dedi.
Emniyet Müdürlüğü’nü de ele geçirmeye çalıştılar
2014 -2015 yılları arasında yaşanan olaylar Mariupol şehir merkezinde de izler bıraktı.
Rusya yanlısı ayrılıkçılar 9 Mayıs 2014’te şehrin Emniyet Müdürlüğü’nü ele geçirmeye çalıştı.
Mariupol polis merkezinde çıkan olaylara müdahale eden 6 güvenlik görevlisi o gün hayatını kaybetti. Yaşananlar tüm çıplaklığıyla bugün hala gözler önünde. Şimdi şehirdekilerin tek temennisi yaşanan bu olayların tekrar etmemesi.
Kamera: Seyit Taşdelen