Kuzey İrlanda Tarım Bakanı Edwin Poots, Birleşik Krallık’ın geri kalanından gelen mallar üzerinde Brexit Anlaşması gereği yapılması gereken gümrük kontrollerinin gece yarısından itibaren durdurulması talimatını verdi.
Kuzey İrlanda Tarım Bakanı Edwin Poots, yaptığı açıklamada, karara, konuyla ilgili yasal tavsiye aldıktan sonra vardığını söyledi.
Poots, bu tür kontroller için yerel yönetimin onayı gerektiğini savundu.
“Aldığım tavsiyeye göre, yönetim onayı olmadığında kontrolleri durdurabileceğim sonucuna vardım. 31 Aralık 2020’de, bu gece yarısından itibaren tüm kontrollerin durdurulması için resmi talimat verdim.”
Poots, bir anlaşmaya varmak için yakın gelecekte yönetime sunulacak belge hazırlayacağını da dile getirdi.
“Uluslararası hukuka aykırı”
İrlanda Dışişleri Bakanı Simon Coveney ise Poots’un adımını “uluslararası hukukun ihlali” olarak nitelendirdi.
Kontrollere yasal zemin oluşturan Kuzey İrlanda Protokolü’nün uluslararası bir anlaşmanın parçası olduğunu ifade eden Coveney, “Bu, AB ve İngiltere tarafından kabul edildi ve onaylandı. Uygulanması da yalnızca uluslararası bir anlaşmanın değil aynı zamanda uluslararası hukukun bir parçası” dedi.
Coveney, protokolün, Kuzey İrlanda’daki çatışmaları sona erdiren Hayırlı Cuma Anlaşması’nı korumak için tasarlandığını ve Kuzey İrlanda’nın anayasal konumunu tamamen tanıdığını söyledi.
İngiltere ve AB, protokolün gerektirdiği kontrolleri yeniden düzenlemek için çok sayıda görüşmede bulunsa da bir sonuca varamadı. Son adımın uygulanmaya devam etmesi halinde bu müzakerelerin çökebileceği değerlendiriliyor.
Tartışmalı protokol
Brexit Anlaşması kapsamındaki Kuzey İrlanda Protokolü, Birleşik Krallık’ın parçası olan Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ve Birleşik Krallık’ın geri kalanı arasındaki ticareti düzenliyor.
Birleşik Krallık AB’den çıkmış olsa da protokole göre Kuzey İrlanda, AB’nin gümrük birliği kurallarına tabi olmaya devam ediyor. Birleşik Krallık’ın geri kalanıyla ticareti ise Kuzey İrlanda limanlarında gümrüğe tabi tutuluyor.
Katolik ayrılıkçılar ile İngiltere’yle birlik yanlısı Protestanlar arasındaki savaşı sona erdiren Belfast Anlaşması (Hayırlı Cuma Anlaşması) gereği, kontrollerin yapılabildiği fiziki bir kara sınırı oluşturulamıyor. Bu yüzden kontroller ancak limanlarda yapılabiliyor.
Protokole karşı Nisan 2021’de Belfast’ta yapılan gösterilerde bir yolcu otobüsü kaçırılıp ateşe verilirken, birlik yanlıları yaklaşık bir hafta süren olaylarda polise molotofkokteyli ve taşlarla saldırmıştı.
Protokolle ilgili sorunların devam etmesi durumunda olayların daha da büyüyebileceği değerlendiriliyor.
İrlanda sorunu
İngiliz imparatorluğunun ilk sömürgesi İrlanda adasından İngiltere’nin elinde kalan kısmı teşkil eden Kuzey İrlanda, 1960’lı yıllardan 1998’e kadar Katolik ayrılıkçılar ile İngiltere’yle birlik yanlısı Protestanlar arasındaki çatışmalara ve terör olaylarına sahne olmuştu. 40 yıla yayılan ve “Sorunlar” diye anılan yıllarda terör olaylarında 3 bin 500 kişi hayatını kaybetmişti.
Ada ancak 1998’de imzalanan Hayırlı Cuma Anlaşması ile sükunete kavuşurken, Kuzey İrlanda’da çatışan tarafların ortaklığına dayalı bir bölgesel yönetim kurulması üzerinde anlaşılmıştı.
Belfast Anlaşması olarak da bilinen metinler, Kuzey İrlanda’da bugün yürürlükte olan bölgesel yönetimin temelini oluşturuyor.
Barış anlaşmasının üzerinden geçen 20 yılı aşkın süreye karşın, bölge halkı arasında güven tam olarak tesis edilemedi.