Bu Memleket Bizim Platformu, ülkede yapılan aşıların uluslararası geçerliliği olan aşı kartına kaydedilmesi için yaptıkları girişimin olumlu sonuçlandığını ve yarın güneydeki makamlar tarafından açıklanacağını bildirdi.
Bu Memleket Bizim Platformu temsilcileri basın toplantısı düzenledi. Sendikacılar toplantıda aşılar yanında elektrik konusundaki gelişmelerle ilgili açıklamalar yaptı.
KTÖS’te yer alan basın toplantısından ilk sözü KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil aldı. Elcil’in konuşmasının ardından Platform olarak yapılan çalışmaları anlatan metni KTÖS Başkanı Emel Tel okudu.
Basın toplantısında Türk-Sen Başkanı Aslan Bıçaklı ve El-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç da konuşma yaptı
KTÖS Genel Başkanı Şener Elcil konuşmasında, Covid-19 salgını nedeniyle tüm dünyada ve ülkede sıkıntılar yaşandığının bilindiğini dile getirerek, Covid-19 salgınının topumun sağlığını koruyarak, ekonomiyi ayakta tutarak ve insanların refahını koruyarak geçirilmesinin en büyük arzuları olduğunu kaydetti.
Salgının yarattığı felaketi fırsata dönüştürecek bir takım yaklaşımlara fırsat vermemenin önemine dikkat çeken Elcil, “Maalesef yönetenlerin ortaya koyduğu tutum ve devam ettirdikleri siyaset her felaketi bir fırsata dönüştürme yönünde devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile UBP-DP-YDP hükümetinin ortaya koyduğu tavrın kabul edilebilecek bir tavır olmadığı savunan Elcil, aşılarla ilgili tavrın toplumun büyük kesimini mağdur ettiği görüşünü belirtti.
Elcil, “Güneyden alınan aşıları topluma yalan söyleyerek ‘AB verdi’ diye iddiada bulundular. Tamamen Güney Kıbrıs’ın para ödeyerek satın aldığı aşıları bize veriyorlar” şeklinde konuştu ve güneyden kuzeye 158 bin doz aşı verildiğini kaydetti.
Kuzeyde yapılan aşıların uluslararası alanlarda geçerli belgeye dönüştürülmesine engel olunduğundan dolayı seyahat özgürlüklerinin kısıtlandığını söyleyen Elcil, Bu Memleket Bizim Platformu’nun çalışma yaptığını, Güney’deki makamlarla diyalog kurarak, bu sorunun aşılması için adım attıklarını kaydetti.
İki önemli açılım olduğunu dile getiren Elcil, bunlardan birinin, yurt dışına eğitime gidecek öğrencilerin güneyde aşılanmasının gerçekleştiğini, ikinci açılımın ise, kuzeyde yapılan aşıların geçerliliğiyle ilgili belge verilmesi konusunda Rum Sağlık Bakanlığı’nın yarın itibarıyla açılım sağlayacağını söyledi.
ORTAK AÇIKLAMA
Bu Memleket Bizim Platformu’nun yaptığı çalışmaları anlatan metni KTÖS Başkanı Emel Tel okudu.
Metinde, Kıbrıs Türk toplumunun 2000’li yılların başında Avrupa Birliği sürecini kaçırmasına neden olan taksimci ekibin, Covid-19 aşılama sürecinde de sağlık üzerinden siyaset yapmaya devam ettiği ileri sürüldü.
“Covid-19 salgınını önleme çabaları çerçevesinde Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarında oturan Kıbrıslı Rumların satın alarak adanın kuzeyine verdikleri 158 bin doz aşı ile ilgili aşılama listelerini vermeyen” Cumhurbaşkanı ve UBP-DP-YDP hükümet yetkililerinin, toplumu mağdur duruma soktuğu iddia edildi.
Özellikle yurtdışına eğitime gidecek gençlerin büyük sıkıntı yaşadığı belirtilen açıklamada, “topluma sırtını dönen Tatar, UBP-DP-YDP hükümetinin ortaya koyduğu bu anlayışı şiddetle protesto ederken, Bu Memleket Bizim Platformu’nun toplumumuza sahip çıkmaya ve çözüm ve barış yolunda yürümeye devam edeceğini vurgulamak isteriz.” ifadeleri kullanıldı.
Ortak açıklamada, aşı konusunda ortaya konulan çabalar çerçevesinde Güney Kıbrıs’taki makamlar nezdinde yapılan istişare ve diyalogların sonuç verdiği ve öncelikle hiç aşı olmamış 150 üniversite öğrencisinin geçen hafta güneye geçip aşılarını yaptırdığı kaydedildi. Açıklamada, kuzeyde yapılan aşıların uluslararası geçerliliği olan aşı kartına kaydedilmesi için yaptıkları girişimin de olumlu sonuçlandığı ve yarın güneydeki makamların yapacakları açıklamayla işlerlik kazanılacağı bildirildi.
Türk-Sen Başkanı Aslan Bıçaklı da konuşmasında, ülkede artık tuzun koktuğunu söyleyerek, son zamanlarda özellikle Kıb-Tek ile ilgili birtakım oyunlar döndüğünü kurumun bilerek ve isteyerek batırılmaya çalışıldığını iddia etti.
Sendika ile 3 yıl önce yatırım yapılması için protokol imzalandığını anımsatan Bıçaklı, sendikanın birçok kez yatırım yapılması için grev yaptığını fakat halen yatırım yapılmadığını kaydederek bunu eleştirdi.
Kıb-Tek’e hiçbir yatırım yapılmadığını ve bilerek ve isteyerek AKSA’nın sözleşmesinin bitmesine yakın kurumu muhtaç duruma sokmaya çalışıldığını ileri süren Bıçaklı, topluma ucuz enerji yerine halen pahalı enerji satın alınmaya devam edildiğini ve toplum ile birlikte mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.
El-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç da, “Sözün bittiği yerdeyiz.” ifadelerini kullandı.
Başbakan ve ilgili bakanlığın göreve geldikleri günden itibaren çok basit bir yakıt ihalesini bile yapamadıklarını iddia eden Özkıraç, yakıt ihalesini beş kez iptal ettiklerini, iptal nedeninin de “kara para aklama” olayı olduğunu ileri sürdü.
Özkıraç, Başbakan ile Ekonomi ve Enerji Bakanı’nı Kıb-Tek’i batırmak ve toplumu elektriksiz bırakmakla suçladı.
Cumartesi günü Teknecik elektrik santraline gittiğini söyleyen Özkıraç, “Bu ülkede yaşadığımdan dolayı gerçekten utanç duydum. Bir ihalenin süresi bir aydır. İhale sonuçlanır ve ilgili şirket hukuk kuralları çerçevesinde ilgili firmaya yakıtı getir der getirir. Beş kez ihale iptal ediliyor. Bu ihalede şaibe vardır. Göreceksiniz, son sonuçlanacak ihale da iptal edilecek.” sözlerini kullandı.
Ülkede en önemli sektörün enerji sektörü olduğunu kaydeden Özkıraç, ihalenin sonuçlanması halinde 360 dolardan yakıt alınacağını ileri sürerek, “Şimdi 500 dolara yaklaştı. Kıb-Tek 600 milyon zarara uğratıldı. Bunun hesabını birileri vermesi gerekir.” dedi.
Yapılması gerekenin çok basit olduğunu ileri süren Özkıraç, Kıb-Tek’te mevcut 8 dizel jeneratörün olduğunu, onların modifiye edilmesi, iletim hatlarının da yenilenmesi gerektiğini kaydetti.
El-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç, “sendika yönetim kurulunun yarın saat 11.00’de toplanacağını ve toplumu rahatsız etmeyecek şekilde borçlu tüm devlet dairelerinin elektriklerinin kesileceğini, vurdumduymazlığın devam etmesi halinde ise şebekelerini darmadağın edeceklerini” açıkladı.
“Bu bir tehdittir. Ya bu işi yapın ya da gidin” şeklinde konuşan Özkıraç, istifanın da bir erdem olduğunu söyledi.