ABD’de vaka sayıları düşüşe geçerken ölüm sayılarında artış gözleniyor. Bu durumu TRT Haber’e değerlendiren Prof. Dr. Derya Unutmaz, “Üçüncü doz aşı hayati öneme sahip” dedi.
ABD’de COVID-19’dan can kaybı 900 bini aştı. Her gün ortalama 2 bin 500 ölüm daha rapor ediliyor.
Aylarca yüksek seyreden vakalarda düşüşe geçilirken ölümün artması aşılama hızında yavaşlama ve Omicron’un risk gruplarını daha çok etkilemesine bağlanıyor.
“Omicron büyük bir tsunami gibi geldi”
Ölümlerin hızla arttığını ifade eden Jackson Laboratuvarı Enstitüsü İmmünoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Derya Unutmaz, Omicron’un tsunami gibi geldiğini belirterek şunları söyledi:
“Vaka sayıları giderek düşüyor. Son 24 gündür devamlı düşüş var. Omicron çok büyük bir tsunami gibi geldi ama son 3 haftadır hızlı düşüş var. Özellikle New York’ta Omicron öncesine doğru hızla ilerliyoruz. Hastaneye yatışlarda düşüş var. Fakat ölümlerde yeni pik noktasına ulaşıyoruz. Bunun da sebebi ölümlerin arkadan geliyor olması. Kişi pozitif olduktan 1 ay sonra hayatını kaybedebiliyor.”
ABD’de COVID-19 kaynaklı ilk ölümün üzerinden 2 yıl geçti.
Can kaybının beklentilerin çok üzerinde gerçekleştiği ülkede, salgına dair gelişmeleri TRT Haber muhabiri Tuna Şanlı aktardı. pic.twitter.com/N5ZZXvLpQz— TRT HABER (@trthaber) February 15, 2022
“Üçüncü doz aşılı ölümler milyonda bir düzeyinde”
Prof. Dr. Unutmaz, ölümlerin büyük çoğunluğunun aşısız olduğunu vurguladı:
“Amerika’da hala 3 bin ölüm olması çok trajik ve acı verici bir durum. Çünkü bunların neredeyse tamamı hiç aşısızlar, küçük bir kısmı da çift doz aşı olmuş kişiler. Ama üç doz aşı olanlar arasında ölümler milyonda 1 düzeyinde.
ABD’de hızlı başlayan aşılamanın son aylarda çok yavaşlamasının sebebi toplumsal ve siyasi. Muhafazakar kesimin çoğu aşı karşıtı olmasa da Biden’ın zorlamasından bıkmış durumda. Bu da aşıya siyasi direnişin toplum bağışıklığı hedefini ötelemesine sebep oluyor. ABD’de yetkili uzmanlar Omicron ile mücadelede üçüncü dozun hayati derecede önemli olduğunu belirtiyor.”
“Tedbirlerin kaldırılması ölümcül sonuçlara yol açabilir”
ABD’nin salgından önceki yaşam biçimini salgın süresince aşı ve maske ile devam ettirmeye çalıştığını anlatan Unutmaz, şöyle konuştu:
“Bu noktada gerek sağlık sistemini çökertmemek gerekse pandeminin ilk günlerine dönmemek adına özellikle maske kullanımının ne kadar hayati önemde olduğu kanıtlanıyor. ABD’nin özellikle doğu eyaletlerinde tavizsiz uygulanan maske zorunluluğu sayesinde süreç kontrollü atlatılıyor. Bu noktada tarih bize tedbirlerin kaldırılmasının ölümcül sonuçlara yol açabileceğini gösteriyor.”
“Omicron toplumsal bağışıklığa ulaşma sürecini hızlandırdı”
Virüsün bağışıklıktan kaçamayacağının altını çizen Prof. Dr. Derya Unutmaz, bu şekilde bulaşıcılık kapasitesini kaybedeceğini söyledi:
“Oluşan bağışıklıktan bu virüsün, ne kadar kendisini değiştirirse değiştirsin, kaçabilme olasılığı yok. Neden yok çünkü aynı zamanda virüsün yüzeyindeki kilidi açması lazım, kendisini çok fazla değiştirirse oraya bağlanamıyor. Bulaşıcılık kapasitesini kaybediyor. Bu bakımdan aslında omicron bir yerde süreci hızlandırdı diyebiliriz. Yani toplumsal bağışıklığa ulaşmamızı hızlandırdı. Keşke öyle olmasaydı aşılarla ulaşsaydık ama maalesef o noktaya gelememiştik.”
“Aşı stratejimizi değiştirmemiz gerekiyor”
Yeni oluşan varyantlara karşı hazırlıksız yakalanıldığını söyleyen Unutmaz, “Yeni bir varyant çıktı o varyanta karşı yeni bir aşıyı oluşturana kadar aylar geçiyor. Çıkabilecek bütün varyantlara karşı aşı geliştirme çabaları var. Virüsün hiçbir şekilde değiştiremeyeceği noktalara odaklanarak bu konularda aşı çalışmaları mevcut. Yani farklı bir koronavirüs çıksa bile ona karşı etkili olabilecek aşılar olmalı. İleriye dönük savunmamızı belki o şekilde geliştirebiliriz” dedi.