Küresel pay piyasaları, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimle hafta boyunca düşük risk iştahıyla hareket ederken, gelecek hafta da jeopolitik risklerin gündemin odağında olması bekleniyor.
Dünya genelinde artan enflasyon baskısı merkez bankalarını şahinleştirirken, artan jeopolitik risklerle birlikte küresel pay piyasaları için risk iştahının önemli ölçüde azaldığı görülüyor.
Hafta boyunca Rusya-Ukrayna sınırındaki gelişmelere ilişkin haber akışı varlık fiyatlarında yüksek oynaklığa sebep olurken, cuma günü piyasalar kapandıktan sonra ABD Başkanı Joe Biden’ın yaptığı açıklamalar varlık fiyatlarındaki oynaklığın bir süre daha devam edebileceğine işaret ediyor.
Biden, bir gazetecinin, “Putin’in Ukrayna’yı işgal etmeye karar verdiğine inanıyor musunuz?” sorusuna “Evet, şu anda Putin’in buna karar verdiğine inanıyorum.” yanıtını verirken, Rusya’nın gelecek haftalarda saldıracağına inanmak için nedenleri olduğunu dile getirdi.
FED faiz artırımına gidebilir
ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkililerinin gelecek dönem para politikasına ilişkin açıklamaları da yatırımcıların odağında olmayı sürdürdü.
Buna göre, geçen hafta yüzde 90 ihtimalle Fed’in martta 50 baz puan faiz artırımına gideceği tahmin edilirken, son gelişmelerle birlikte tahvil piyasalarında Fed’in martta yüzde 78 ihtimalle 25 baz puan artışına gideceği fiyatlanmaya başladı.
ECB’nin ise ilk faiz artışına yüzde 90 ihtimalle temmuzda gideceği tahmin edilirken, bu sene iki faiz artırımına gideceği öngörülüyor.
Merkez bankalarının sıkı para politikasına yönelmesine karşın artan jeopolitik riskler sonrası yatırımcılar tarafından “güvenli liman” olarak değerlendirilen altın ise değer kazanmaya devam ediyor.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi de hafta içinde yüzde 2,06’ya çıkmasına karşın artan tahvil talebiyle gerileyerek haftayı yatay seyirle yüzde 1,93’ten tamamladı.
Brent petrolün varil fiyatı ise ham petrol ile petrolden elde edilen son ürünlerin fiyatı arasındaki makasın daralması gibi teknik nedenlerle satış baskısı altında kalarak 8 haftalık yükseliş eğilimini sonlandırarak, haftalık yüzde 2,5 azalışla 91,6 dolara indi.
ABD’de piyasalar pazartesi günü tatil nedeniyle kapalı olacak.
Avrupa’da gözler ECB yetkililerindeydi
Avrupa borsalarında da artan jeopolitik risklerle risk algısı yüksek seyrederken, ECB yetkililerinin sözle yönlendirmeleri de yatırımcıların odağındaydı.
Gelecek hafta da jeopolitik risklere ilişkin gelişmelerin varlık fiyatlarını etkilemesi beklenirken, ECB yetkililerinin açıklamaları da sürecek.
ECB Yönetim Konseyi Üyesi Francois Villeroy de Galhau, yaptığı açıklamada, bankanın bu yılın üçüncü çeyreğine kadar net varlık alımlarını sonlandırabileceğini, bundan kısa bir süre sonra da faiz artırımı yapabileceğini söyledi.
Rusya ile Ukrayna arasında devam eden gerilimin ise piyasalardaki fiyatlamalarda baş rolde olduğunu kaydeden analistler, konuya ilişkin haber akışının yatırımcıların odağında olmaya devam edeceğini söyledi.
Asya’da Çin pozitif ayrışmayı başardı
Asya’da geçen hafta risk iştahı artan jeopolitik risklere paralel düşük seyretse de, Çin borsası beklentilere paralel gelen makroekonomik veriler sınırlı da olsa yükseldi.
Japonya’da yeni tip koronavirüs salgınına karşı halihazırda uygulanan kısmi olağanüstü hal ile sınır önlemlerinin kademeli hafifletileceği açıklandı.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Çin’de Şangay bileşik endeksi yüzde 0,80 değer kazanırken, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,07, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,32 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,1 değer kaybetti.
21 Şubat ile başlayan haftanın veri takviminde, cuma günü Japonya’da Tokyo TÜFE verileri takip edilecek.
Çarşamba günü Japonya’da piyasalar tatil nedeniyle kapalı olacak.