Türk savunma sanayii, elektro-optik ve kızılötesi arayıcı başlığa sahip füzeleri, yönlendirilmiş lazer kamaştırma ve fonksiyonel imha teknikleriyle etkisiz hale getirecek Nazar Sistemi’ni geliştirdi.
Meteksan Savunma tarafından geliştirilen ve 15’inci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF 2021) da tanıtılan Nazar Sistemi ilk kez görüntülendi.
Sistem, yönlendirilmiş lazer kamaştırma ve fonksiyonel imha teknikleriyle elektro-optik ve kızılötesi arayıcı başlıklara sahip füzeleri etkisiz hale getiriyor.
Meteksan Savunma Genel Müdür Yardımcısı Özgür Cankara, elektro-optik ve kızılötesi arayıcı başlıklara sahip üçüncü ve dördüncü nesil füzelerin son yıllarda özellikle askeri üsler ve stratejik sivil hedefler için önemli bir tehdit haline gelmeye başladığını söyledi.
Füze sistemlerindeki gelişmeye paralel olarak tüm dünyada bu tür füzelere karşı nasıl önlemler alınacağına ilişkin ciddi çalışmalar yapıldığını belirten Cankara, Türkiye’de yürütülen çalışmaların en önemlilerinden birinin Nazar Projesi olduğunu ifade etti.
Cankara, Meteksan Savunma olarak Nazar Projesi’ne 2016 yılında Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) ile imzalanan sözleşme kapsamında başladıklarını hatırlatarak, projenin aşamalar halinde devam ettiğini bildirdi.
“Sahaya inen ürünler ise bir elin parmaklarından çok daha az”
Nazar Projesi’nin hedefinin, askeri üs ve tesisler ile Deniz Kuvvetlerinin önemli platformlarının elektro-optik ve kızılötesi arayıcı başlığa sahip füzelere karşı korunması olduğunu vurgulayan Cankara, şöyle konuştu:
“Bunu yaparken de aslında diğer konvansiyonel sistemlerden farklı olarak bu kez lazer teknolojilerini kullanıyoruz. Lazer teknolojileri şu anda elektronik karşı tedbir amacıyla kullanabilen dünyada çok az sayıda ülke var, bunlar da daha çok ‘süper güç’ dediğimiz ülkeler. Sahaya inen ürünler ise bir elin parmaklarından çok daha az. O yüzden Nazar Projesi ile elde ettiğimiz yetenek gerçekten ülke savunması açısından önümüzdeki 10 yıl içinde çok büyük bir değer yaratacak ve ortaya çıkacak ürünler dünya pazarında önemli bir ihracat kapısı olacak.”
“Kedi gözü parlamasıyla” füzeyi yakalıyor
Nazar Sistemi’nin çalışmasına ilişkin de bilgi veren Özgür Cankara, şunları kaydetti:
“Bir füze sistemi hayal edelim. Bu füze bir tehdit olarak platformumuza doğru geliyor. Nazar, öncelikle doğru dalga boyunda bir lazer kaynağı ile bu füzeyi aydınlatıyor. Aydınlattığı sırada füzenin arayıcı başlığında ‘kedi gözü parlaması’ dediğimiz bir yansıma oluşuyor. Biz onu çıplak gözle göremiyoruz ama Nazar Sistemi’nin kameraları bu parlamayı fark ediyor ve takip etmeye başlıyor.
Takip ederken de doğru modülasyonda yönlendirilmiş bir lazer ışınını arayıcı başlığa doğru yönlendiriyor. Bu sırada arayıcı başlık körleşiyor, hedefini göremez hale geliyor ve artık füze hedefe değil, bambaşka bir yere doğru yönleniyor. Dolayısıyla bulunduğumuz hedef, platform için bir tehdit olmaktan çıkıyor.”
Füzelere karşı etkili, düşük maliyetli çözüm
Nazar’ın güvenlik güçlerine sağlayacağı katkılara işaret eden Cankara, öncelikle şu anda envanterde bulunan karşı tedbir sistemleriyle karşılaştırıldığında sistemin çok daha ileri mesafelerden bu füzeleri etkisiz hale getirebileceğini dile getirdi.
Cankara, “Ayrıca Nazar Sistemi lazer teknolojilerini kullandığı için söz konusu füzeler şu anda bu tür teknolojilere karşı çok dirençsiz. Bu yüzden de Nazar Sistemi’nin etkisi oldukça yüksek olacak. Diğer yandan çok maliyet etkin bir sistem çünkü sadece lazer ışığı kullanıyor bu tür operasyonlar için.” dedi.
Cankara, Nazar’ın sadece savaşta değil, aynı zamanda barış zamanında da elektronik karşı tedbir sistemlerini geliştirmek, denemek amacıyla bir test ve eğitim yardımcısı olarak da kullanılabileceğini anlattı.
“Sistemin ilk kullanıcısı Deniz Kuvvetleri olacak”
Projenin birinci aşaması olan Nazar Kara Sistemi’ni tamamladıklarını açıklayan Cankara, bundan sonraki sürece ilişkin şu bilgileri verdi:
“Bu sistem bir hareketli platform üzerine konuşlandırıldı ve ihtiyaç duyulan mevzilere hemen taşınabiliyor, kendi başına çalışabiliyor. İkinci aşamada bunun deniz versiyonunu yapacağız. Buna da ‘Nazar Deniz’ diyoruz Bu da Deniz Kuvvetlerimizin değerli platformlarını korumak üzere askeri gemilerin üzerine konuşlandırılacak. Şu anda kabul testleri aşamasındayız. Kabul testlerinin önümüzdeki aylarda tamamlanacağını düşünüyoruz. Bu sene sonu itibarıyla sistemin envantere girmesini bekliyoruz. Sistemin ilk kullanıcısı Deniz Kuvvetleri olacak. Deniz Kuvvetleri bu sistemi kendi belirleyeceği bir askeri üsse yerleştirecek ve o üssün korunmasıyla ilgili Nazar Sistemi görevine başlayacak.”
Çok daha etkili koruma kalkanı
Nazar’ın farklı platformlarda kullanımına yönelik çalışmaların da gündemlerinde olduğunu ifade eden Cankara, daha küçük platformlarda yararlanılabilmesi için sistemi küçültmekle ilgili planlı bir çalışmaları bulunduğunu bildirdi. Cankara, “Bu çalışma inşallah sene sonuna doğru başlayacak, yine SSB altında yürütülen bir proje olarak devam edecek.” diye konuştu.
Nazar Kara Sistemi’nin bilinen tüm kızılötesi ve elektro-optik arayıcı başlıklı sistemlere karşı görev yapabildiğine dikkati çeken Cankara, “Tehditlerin geneline baktığımızda belki de sadece iki dalga boyuyla yüzde 80 tehdidi yönetebilecek bir sistem haline de getirebiliriz. O yüzden bu sistemi küçültmekle ilgili bir çalışmamız başlayacak.” ifadelerini kullandı.
Cankara, sistemin menziline ilişkin, “Şu anda sahip olduğumuz sistemlerin 2 katı daha uzak mesafelerden bu füzeleri etkisiz hale getirebileceğimizi söyleyebilirim. Böylece değerli platformlar için mevcut koruma kalkanlarının çok daha üstünde yepyeni bir koruma kalkanı sağlamış olacağız.” bilgisini verdi.