Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Han, Ukrayna topraklarında işlenen savaş suçu ve insanlığa karşı suçların soruşturulması için mahkemeye başvuracağını açıkladı.
Han, yaptığı yazılı açıklamada, Ukrayna’daki duruma ilişkin ön incelemenin tamamlandığını ve önceki başsavcının verdiği soruşturma açılması kararını devam ettireceğini bildirdi.
Han, “Ukrayna’da son günlerde artan çatışmaların ardından soruşturma, yeni çıkan muhtemel suçları da kapsayacak.” ifadelerini kullandı.
UCM’nin Ukrayna topraklarının işlenen suçlar için kısıtlı yargı yetkisine sahip olduğunu hatırlatan Han, savaş suçları ve insanlığa karşı suç işlendiğine ilişkin makul şüphenin oluştuğunu belirtti.
Mahkemeden soruşturma izni için başvuru yapacağını açıklayan Han, mahkemeye taraf ülkeleri ve uluslararası toplumu soruşturmalarının devam edebilmesi için UCM’ye destek vermeye davet etti.
Yargılama talebi Ukrayna’dan gelmişti
Ukrayna ve Rusya’nın UCM’ye taraf olmaması sebebiyle bu iki devletin vatandaşlarının işlediği suçlar veya bu iki ülkenin topraklarında işlenen suçlara ilişkin mahkemenin genel bir yargı yetkisi bulunmuyor.
Ukrayna, 9 Nisan 2014’te, UCM’ye taraf olmamasına rağmen 21 Kasım 2013 ile 22 Şubat 2014 arasındaki “meydan olayları” sırasında işlenen suçların soruşturulması için mahkemeye kısıtlı yargı yetkisi vermişti.
Ukrayna daha sonra 8 Eylül 2015’te UCM’ye verdiği yargı yetkisini 20 Şubat 2014 ve sonrasındaki tüm olayları kapsayacak şekilde genişletmişti.
UCM, Ukrayna’nın verdiği kısıtlı yargı yetkisi gereği 20 Şubat 2014 sonrasında Ukrayna topraklarında işlenen savaş suçu ve insanlığa karşı suçlara ilişkin soruşturma gerçekleştirebilirken yargı yetkisi soykırım veya saldırı suçunu kapsamıyor.
UCM 2020’de Ukrayna’daki ön incelemesini tamamladı
Önceki UCM Başsavcısı Fatou Bensouda, 11 Aralık 2020’de Ukrayna’daki duruma ilişkin ön incelemesini tamamlayarak soruşturma açma kararı aldığını açıklamıştı.
Açıklamada, Kırım başta olmak üzere Ukrayna’nın işgal altındaki topraklarında işlenen suçların savaş suçu ve insanlığa karşı suç olarak kabul edilmesi için yeterli şüphenin oluştuğu ifade edilmişti.