Bugün 1 Nisan.
ABD’nin bilgisi ve onayı ile Yunanistan tarafından kurulan, 1 Nisan 1955 gecesi, adanın her tarafında bombalar patlatarak faaliyete başlayan, hedefi ENOSİS olan faşist, ırkçı, Türk düşmanı EOKA’nın kuruluşunun 67. Yıldönümü.
Güneyde EOKA’yı anmak için büyük törenler yapılıyor.
EOKA’cıların mezarları ve askeri kanat Lideri DİGENİS kod adlı Grivas’ın mezarı ziyaret ediliyor, heykellerine çelenkler konuyor.
Bugün okullarda gençlere, EOKA anlatılacak, EOKA’cı katiller öğrencilere “milli kahraman” ,
EOKA terör örgütü ” milli Kurtuluş örgütü” ENOSİS ise kutsal ebedi milli hedef olarak anlatılacak.
Açılımı ” Ethniki Organosis Kyprion Agoniston” (Kıbrıslıların Millî Mücadele Örgütü) olan EOKA ‘nın fikir babası ve kurucu siyasi lideri Baş piskopos Makarios, manevi ve maddi hamisi Rum-Yunan Ortodoks Kilisesi, bağlı olduğu milli merkez Yunan Hükümeti, bağlı olduğu askeri merkez, silah-mühimmat kaynağı Yunan Genel kurmay başkanlığı ve bağlı olduğu uluslararası merkez ise ABD idi.
EOKA’nın bir milli hedefi, bir de ideolojik hedefi vardı.
Milli hedefi ENOSİS iken, ideolojik hedefi ise komünist AKEL’i yok etmekti.
O nedenledir ki faaliyette olduğu 1955-1959 döneminde 200 civarında Türk, 100 civarında İngiliz, 400 civarında AKEL’ci komünist ve İngiliz işbirlikçisi öldürdüğü ileri sürülüyor
EOKA bu 4 yıl içinde çoğu karma olan 30 köyde Türkleri de hedef almış, bu köyler terk edilmiş, binlerce insanımız göçmen olmuştur.
EOKA’nın vurucu militan sayısı 200’ü geçmemesine karşın, Ortodoks kilisesi, siyasi liderlik, spor kulüpleri, gençlik, kadın, çiftçi örgütleri vasıtası ile Rum Toplumuna hakim olarak peşinden sürüklemiştir.
O nedenledir ki komünist AKEL de ENOSİS’i kararlılıkla savunmuştur.
1960-1963 DE EOKA
EOKA 1959’da ateş kes ilan etti.
1959-1960 Zürih ve Londra anlaşmaları ile Türk -Rum eşit ortaklığına dayanan Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken Grivas adadan ayrıldı. Ancak EOKA yok olmadı, AKRİTAS örgütüne dönüştü.
Ortaklık Devletinin başı CB Makarios 1960-1963 döneminde Yunan ordusundan emekli general KARAYANNİS’e, EOKA unsurlarından oluşan 5000 kişilik yeni bir gizli örgüt kurdurdu.
AKRİTAS adlı bu örgütün siyasi lideri
CB Makarios, askeri lideri AKRİTAS kod adlı İçişleri Bakanı Yorgacis, Kurmay Başkanı ise HİPERİDİS kod adlı Meclis Başkanı Klerides idi.
Çalışma Bakanı Papadopulos ve diğer 5 Rum Bakan da örgütün yöneticileri idi. Örgüt, Cumhuriyetin eşit kurucu ortağı olan Türklerin (× ) gününde 6 saatte soykırımdan geçirilerek ENOSİS’in ilan edilmesini öngören AKRİTAS PLANI’NI yaptı. Ancak TMT’nin destansı direnişi ve garantör Türkiye’nin müdahale kararı ile amacına ulaşamadı. 103 Türk köyü işgal edildi. Yüzlerce Türk katledildi. Türkler adanın yüzde 3’ünü oluşturan dağınık gettolarda11 yıl sürecek kuşatmaya alındı. Ortaklık Cumhuriyeti’nin Rum kanadının yönettiği AKRİTAS terör örgütü, bu darbe ile Türk Halkını kurucu ortağı olduğu devletten silah zoru ile atarak 1960 anlaşmalarını yok etti, ortaklık devletini yüzde yüz Rumlardan oluşan bir Rum devletine dönüştürdü.
Sadece bu nedenle bile uluslararası mahkemelerde yargılanması gereken darbeci, terörist Rum siyasiler, ne yazık ki BM tarafından meşru yönetim olarak tanındı.
1964-1974 DÖNEMİ
1964’de Grivas adaya gelerek örgütün başına geçti.
General Karayannis ise anlaşmalara ve Anayasaya aykırı olarak kurulan Rum milli muhafız ordusunun başına geçti.
Ancak Grivas ile iki başlı yönetim ortaya çıktığından ağustos 1964 Erenköy saldırılarından sonra görevden ayrıldı.
Eski EOKA kadrosunu RMMO içine yerleştiren ve ordunun başına geçen Grivas,1967’de Geçitkale ve Boğaziçi köylerine saldırarak 24 Türkü katletti.
Türkiye’nin müdahale kararı ve baskısı sonucu, yeniden adadan çıkarıldı. Ancak 3, 4 yıl sonra Yunan Cuntası tarafından yeniden adaya gönderildi ve EOKA B terör örgütünü kurdu.
Yunan Cuntası ve ABD’nin ona verdiği görev, önce, uzun süreli mücadele ile ENOSİS ‘i gerçekleştirmek isteyen Makarios’u devirmek, sonra kuşatma altındaki Türk bölgelerini İFESTOS PLANI çerçevesinde işgal edip soykırım yaparak ENOSİSİ gerçekleştirmekti.
Sonraki hedef ise komünist AKEL ‘i yok etmekti.
Bu amaçla öldürülecek 10 bin AKEL üyesinin listesi hazırlanmıştı.
Ancak ömrü yetmedi.
Saklandığı yerde ölünce EOKA B lideri değişti.
EOKA B , 15 temmuz 1974’de 650 Yunan subayı ve Rum ordusu desteğiyle Makarios’a darbe yaptı. 2000 AKEL’ci ve Makariosçuyu öldürdü. Ancak,Türkiye ve TMT, soykırımı önledi.
Barış harekatı, sadece Türkleri değil, Rum komünistlerini, sosyalistlerini, demokratlarını da mutlak bir katliamdan kurtardı.
ENOSİSİ Mezara gömdü.
EOKA RUHU YAŞIYOR
Ne ki, EOKA ruhu Kilise ve Rum devleti sayesinde, bugün hala yaşıyor.
EOKA’cı örgütler hala çok güçlü ve yaygın.
Spor kulüpleri, gençlik kadın örgütleri, partileri var.
EOKA’cı eğitim sistemi ve kilise sayesinde, Gençliği EOKA ruhu ve Türk düşmanlığı ile yetiştiriyorlar. Bu ise adada federal bir ortaklığı imkansız hale getirdi.
Bu durum her zaman çok uyanık olmayı zorunlu kılıyor
Kıbrıs Türk gençliğinin de EOKA ruhuna karşı TMT ruhu ve Türklük bilinci ile yetiştirilmesi gerekiyor
Oysa KKTC’de TMT ruhu yok edildi. Milli mücadele Tarihimiz gençliğe öğretilmiyor. Eğitim, Rum sevici işbirlikçi sendikalara terk edilmiş. Binlerce Öğretmen ve öğrenci dış güçlerin fonladığı 5. Kol tarafından özel beyin yıkama eğitiminden geçirilerek Türkiye-KKTC-TMT karşıtı bir formata sokuldu
Bizzat Cumhurbaşkanı, İMAGİNE projesinde ortaya çıktığı gibi, yazılı talimatla öğretmen ve öğrencileri bu beyin yıkama eğitimlerine gönderiyor .
Bu 5. Kol faaliyetleriyle mankurtlaştırılmış siyasi-sendikal liderler Ruma hızmet ediyor
Nitekim, bugün Güneyde yapılan EOKA törenlerini protesto etmeleri gereken bizdeki parti, sendika ve dernekler, hiç başka gün yokmuş gibi, EOKA Faaliyetlerine göz yumarak, ekonomik sorunları protesto için, genel grev ve miting yapıyor.
Üstelik buna siyasi bir içerik de katarak Türkiye- KKTC karşıtı söylemler kullanılıyor. Faşist, eli kanlı terör örgütü EOKA için yapılan kutlamaları protesto için tek kelime edilmiyor..
Halkın dikkati, güneydeki bu provokatif kutlamalardan kaçırılıp iç sorunlara çekiliyor.
Yoksa eylemler için onca gün varken, 1 Nisan tarihinin belirlenmesinin nedeni bu mu?