“BİZ BU KADAR MI GERİZEKALIYIZ?”
Gündem Kıbrıs’ta “Yerli Yerinde” programına konuk olan iş insanı Günay Çerkez, ülkenin geldiği son noktayı ve siyaseti çok sert bir dille eleştirdi. “Ülkeyi Afrika’ya döndürdük” diyen Günay Çerkez, “Bu ülkede particilikten dolayı kendi kendimizi mahvettik. Mahvetmeye de devam ediyoruz. Türkiye’ye gidip dileniyoruz. Türkiye bize kızmakta haklıdır. Çünkü biz tembelleştik. Haftada iki gün milletvekilleri toplanıp mecliste konuşmaktan başka bir şey yapmıyor. Hükümette olan muhalefete geçince aynı şeyleri yapıyor, muhalefette olan partilerde hükümete geçince bir önceki hükümetin aynısını yapmaya devam ediyor. Değişen hiçbir şey olmuyor. Ekonominin düzelmesi için tabandan çok ciddi reformlar çıkması gerekiyor” dedi.
“PARLAMENTER SİSTEMLE OLMAZ, MECLİSİ İZLERKEN UTANIYORUM”
Çerkez, “Güney Kıbrıs’ta ve Türkiye’de başkanlık seçimi varken biz hala daha parlamenter sistemi kullanmaya çalışıyoruz. Küçük toplumlarda parlamenter sistem küçük toplumlarda tersine çalışır. Meclisi izlerken utanıyorum. Milletvekilleri için önce kendi çıkarları geliyor daha sonra partilerinin ve çevrelerinin çıkarı geliyor. Lider sektörleri yerle bir ettik. Biz bu kadar mı geri zekâlıyız? Bu ülkeyi kalkındırmak için Einstein’ın beşinci teorisini bilmeye gerek yok. Bu ülkenin başka bir örneği daha yok” ifadelerini de kullandı.
“KABİLEYE DÖNDÜK”
Siyasetçilere de eleştiri oklarını yönlendiren Çerkez, “Nasıl bir vatanseverliktir ki aynı parti ikinci bir seçim kazanır partisinden aynı bakanlık kalır ama aynı parti iktidara gelirken kadroları değiştirerek hükümeti oluşturuyor. Bakanlıklara gelecek olan kişilerin eğitim ve tecrübesi hikaye … Sadece partili olsun da ne olursa olsun. Bu şekilde hükümeti oluşturuyorlar” şeklinde konuşarak tecrübesiz kişilerin kamuya geldiklerini belirtti. Çerkez ülkenin yapısını Afrika ülkelerinin kabilelerine benzeterek “Kutuplaşma yaratılarak ülkeye zarardan başka bir şey değildir” dedi.
“ÇOK YÜKSEK IQ’YA GEREK YOK”
Belediyeler Reformu hakkında görüşlerini ifade eden Günay Çerkez, “Her şeyin çoğu azı gibi zararlıdır. 2009 yılında Cumhuriyetçi Türk Partisi hükümetteydi. CTP belediyelerin bir anda arttırılmasını istedi. Belediye sayılarının arttırılmasıyla doğabilecek sorunları hesaplamadılar” ifadelerini kullanarak belediyelerin sayısını arttıran CTP’nin ülkeye faydasının olup olmayacağı yönünde analiz yapmadıklarını anımsattı. Çerkez, “Belediyeler kendi personellerinin maaşlarını kendisi ödeyecekse, giderlerini kendisi ödeyecekse bir hesap yaptığında ne Einstein’ın torunu olmak gerekir ne de IQ’su çok yüksek olunması gerekir” diyerek belediyeler reformu hakkında görüşlerini anlattı. 2009 yılından beri belediyelerin topladığı para ile personelin maaşlarını ödemeye yetmediğine dikkat çeken Çerkez, “Bazı belediyelerin yasa kapsamında alabileceği personel sayılarını araştırdım. Yeni Erenköy Belediyesi’nin alabileceği personel sayısı 250 kişi olarak belirlenmiş. 250 kişiyi Yeni Erenköy Belediyesi’nde ne yapacak?” diye sordu ve belediyelerde çalışan personel sayısının fazla olduğuna işaret etti. Çerkez, “Particilikten dolayı kendi kendimizi mahvettik. Mahvetmeye devam ediyoruz. Sonrasında ise Türkiye’ye gidip dileniyoruz” dedi.
“AĞLANACAK HALİMİZE GÜLÜYORUZ”
Şu ana kadar gelen hükümetlerin uzun vadeli projeler hakkında düşünmediğini ifade eden Çerkez, “Siyasiler sürekli kısa vadeli projeler yaparak bir iki seneye kadar sorunların çözülebileceğine inanarak sorunlara geçici gözüyle baktı” diyerek, geçmişteki Türkiye Cumhuriyeti siyasileri ve ülkemizdeki siyasilerin Kıbrıs sorununa sürekli geçici gözüyle baktıklarını kaydetti. Çerkez “Kalıcı önlemleri en başında atmadık. Zamanında tavuk yumurta satan hükümetlerimiz bugünlerde keçi, dana satmaya devam ediyorlar” diye konuştu ve ağlanacak halimize güldüğümüzü söyledi.
Kaynak: Gündem Kıbrıs