Arap ülkelerinin, IMF tarafından koronavirüs salgınıyla mücadelede küresel likiditeyi artırmak amacıyla üye ülkelere sağlanan toplam 650 milyar dolarlık özel çekme haklarından 37,3 milyar dolar aldığı açıklandı.
Merkezi Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta bulunan Birleşmiş Milletler Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (ESCWA), “Özel Çekme Hakları ve Arap Ülkeleri: Covıd-19 Çağı ve Sonrasında Kalkınmanın Finansmanı” başlıklı bir araştırma raporu yayınladı.
Dağıtımın, hakların verilmesinden bu yana IMF’nin gerçekleştirdiği en büyük döviz dağıtımı olduğu belirtilen raporda, hükümetlerin bunlardan maksimum düzeyde faydalanması için yeni yaklaşımlar benimsemesi gerektiği aktarıldı.
En çok payı Suudi Arabistan ve BAE aldı
Suudi Arabistan’ın 13,7 milyar dolar alarak bölge ülkeleri arasında özel çekme haklarından en büyük hisse alan ülke olduğu kaydedilen raporda, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) aldığı toplam payın diğer Arap ülkelerinin tamamının hissesine eşdeğer olduğu ifade edildi.
Ülke tarihinde eşi görülmemiş ekonomik krizin giderek derinleştiği Lübnan’ın özel çekme hakkından 865 milyon dolar aldığı dile getirilen raporda, nüfusun yüzde 80’inin fakirlik sınırı altında yaşadığı Suriye’nin de 390 milyon dolar aldığı açıklandı.
Raporda, 20 milyondan fazla kişinin bir tür insani yardım ve korumaya muhtaç olduğu Yemen’in ise 660 milyon dolar aldığı ifade edildi.
“Kullanılmayan haklar mültecilerin olduğu bölgeye yönlendirilsin”
Raporda sözlerine yer verilen ESCWA İcra Sekreteri Rola Dashti de kullanılmayan özel çekme haklarının, düşük ve orta gelirli ülkelere ve özellikle yerinden edilmişlerin yüzde 37’sini ve dünyadaki mültecilerin yarısını içinde barındıran Arap bölgesine masrafsız olarak yönlendirilmesi çağrısında bulundu.
Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, 23 Ağustos’ta 650 milyar dolarlık özel çekme hakkı (SDR) olarak adlandırılan rezerv para biriminin üye ülkelere tahsisinin yürürlüğe girdiğini duyurmuştu.
SDR nedir?
SDR, 1969 yılında IMF tarafından, uluslararası rezervlerin desteklenmesi için yaratılan bir hesap birimidir. SDR’nin değeri, küresel ekonomik sistemde önemli yer tutan ülkelerin ve parasal birliklerin para birimlerinden oluşan bir sepet esas alınarak belirlenir ve söz konusu sepetin bileşimi her 5 yılda bir gözden geçirilir.
SDR’nin değeri 5 büyük uluslararası para biriminin oluşturduğu sepet kurla günlük olarak belirlenir. Bu para birimlerinden doların sepet kurdaki oranının yüzde 42, avronun yüzde 31, yuanın yüzde 11, yenin ve sterlinin yüzde 8’erdir.
IMF, SDR’leri üye ülkelerin merkez bankalarına rezerv varlığı olarak ihraç eder. Merkez bankaları bu rezerv varlığını diğer merkez bankalarıyla gönüllü olarak kolayca döviz değiş tokuşu yapmak için kullanabilir.
IMF, son olarak 2009’da SDR tahsisi yapmış ve üye ülkelere küresel mali krizin etkilerini hafifletmek için 250 milyar dolar tutarında SDR rezervi temin etmişti.