Kazakistan’da zamanında Tarihi İpek Yolu’nun geçtiği Oyıl kentinde at sütü kullanılarak inşa edilen asırlık caminin dış duvarı orijinal rengini koruyor.
Kazakistan’ın batısındaki Aktöbe şehrine yaklaşık 300 kilometre uzaklıktaki Oyıl kenti, Kazak tarihinde önemli olaylara tanıklık eden bölge olarak biliniyor.
Adını, bölgedeki Oyıl Nehri’nden alan kent, zamanında Tarihi İpek Yolu’nun geçmesiyle Orınbor, Kazan, Hive, Buhara, Türkmenistan, Afganistan ile İranlı tüccarların sık sık uğradığı ve ticaret yaptığı kent olmasıyla öne çıkıyor.
Ticaretin artmasıyla sosyo-ekonomik alanda kalkınma yaşayan kentte, bir süre sonra tüccarlar tarafından çeşitli yapılar inşa edilmeye başlandı. Bunların arasında kentte bugüne kadar korunan ve 19. yüzyılda inşa edilen Oyıl Camisi, diğer adıyla da Kökjar Camisi ilginç mimarisi ve hikayesiyle dikkati çekiyor.
At sütü ve koyun yünü karışımıyla yapılan kırmızı kerpiçlerle inşa edilen cami, açıldığı 1869’dan bu yana Oyıl halkının ana ibadet yeri durumunda.
“Cami duvarları farklı renklere bürünüyor”
Oyıl Müzesi Müdürü Balkiya Rısbayeva, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Oyıl Camisi’nin Aktöbe bölgesindeki en eski ibadet yerlerinden biri olduğunu ve Tatar tüccarlar tarafından temeli atıldığını söyledi.
Cami tarihine ilişkin halk arasında çeşitli kaynakları topladıklarını aktaran Rısbayeva, “Bu kaynaklardan birisi de Oyıl’da zamanında yeraltı yolunun bulunduğunu ve bu yol ile camiyle bağlantı kurulduğu şeklinde. Bu yeraltı yoluyla tüccarların camiye, dükkanlarına hatta evlerine gittikleri ifade ediliyor” dedi.
Rısbayeva, tek kattan oluşan Oyıl Camisi’nin ilk başta gümüş renkli kubbe ve üzerinde büyük hilali ile inşa edildiğini belirterek, bu kubbe ve hilalin ise Sovyetler Birliği dönemindeki politika nedeniyle daha sonra indirildiğini dile getirdi.
Cami inşasında kullanılan ağaçların develerle şimdiki Rusya sınırları içinde yer alan Orınbor şehrinden getirildiğini ancak kerpiçlerin yerel ustalarca yapıldığını belirten Rısbayeva, şunları söyledi:
“Cami inşaatı için kullanılan teknik ilginç. Oyıl yakınındaki Barhın çöl sahasından getirilen kırmızı kuma, koyun yünü ve at sütü karıştırılıyor. Böylece şu anda caminin dış duvarında gördüğümüz kerpiçler hazırlanıyor. Gerçekten bu tekniğin ilginç tarafı yıllar sonra ortaya çıkıyor. Örneğin, kışın kar veya yazın yağmur yağdıktan sonra cami duvarları farklı renklere bürünüyor. Üzerinden geçen yüzyılı aşan zamana rağmen dış duvarının orijinal rengini koruduğunu görüyoruz”
Devlet koruması altında bulunuyor
Oyıl Camisi yakınında aynı teknikle yaklaşık 155 yıl önce inşa edilen kapalı pazar yerini de görmek mümkün.
Orijinal kırmızı rengini koruyan ve zamanında Tarihi İpek Yolu’nun önemli fuarlarından Kökjar Fuarı’na ev sahipliği yapan bu tarihi binada, bugün halk pazarları düzenleniyor.
Mimari ve tarihi açıdan önemli yapılar olarak kayda geçen Oyıl Camisi ve kapalı pazar, şimdilerde “Kervan Saray Tarihi Mimari Kompleksi” adıyla devlet koruması altında bulunuyor.