Yunanistan, Batı Trakya Türkleri’nin haklarını yıllarca gasp etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını uygulamadı. Yunanistan’ın Müslümanlara yönelik zulmü bir asır öncesinde de vardı. 500 yıl Türk şehri olan Selanik’te ibadete açık bir tane bile cami yok. Oysa liman kenti önceleri Minareler Şehri olarak da biliniyordu.
500 yıl Türk şehriydi hoşgörü hakimdi. Türkler, Rumlar ve Yahudiler barış içinde yaşıyordu. Demir yolu ve liman, ticareti geliştirdi. Ekonominin üssü oldu. Osmanlı’nın “Avrupa Kapısı”, modern bir şehirdi.
Yunanistan hafızasını yok etti. Görkemli mimarisi tarihe gömüldü. O şehir bugün geçmişini arıyor.
Selanik….
Yıkım 1912’de başladı. Kent, Balkan harbinde Yunanların eline geçti. Müslümanların ve Musevilerin ne canı ne de malı korundu. Selanik’teki birçok cami kiliseye çevrildi. Ayasofya, Kasımiye, Eski Camii, Hortacı Sultan, İsmail Paşa, İki Şerefeli ve Sultan Murat Camileri onlardan bazıları…
Tarihi Türk kenti, 1913 Atina Antlaşması ile resmen Yunanistan’a bırakıldı. O dönem kentte 61 bin 430 Yahudi, 45 bin 867 Türk, 39 bin 956 Yunan yaşıyordu.
Birinci Dünya Harbinde müttefik güçler Selanik’e girdi. Bulgarlara karşı Makedon cephesi açıldı. Şehir işgal altındayken Ağustos 1917’de yangın çıktı. Balkanların incisinin büyük bölümü yok oldu. Geride yıkılmış minareler, sökülmüş sokak tabelaları ve terk edilmiş binalar kaldı.
Şehir toprakları paylaşıldı
1923’te bu kez zorunlu göçle karşı karşıya kalındı. Trakya ve Batı Anadolu’dan gelen binlerce Rum mülteci Selânik’e aktı.
Camilere ve kiliselere sığınan Türk mültecileri, gemilerle İstanbul ve Anadolu’ya gönderildi.
Türk nüfusunun tamamı, Yahudilerin çoğu Türkiye’ye göç etti. Selanik’te demografik yapı değişti. Çok kültürlü yaşamdan tek kültürlü hayata geçiş oldu.
Şehir toprakları yeniden paylaştırıldı.
Minareler şehri Selanik
5 asır Türk yurdu olan liman kenti Selanik’i o dönemde minareler süslerdi. Minareler şehri olarak da anılan Selanik’ten günümüze yalnızca tek bir minare kaldı. Onun da zaman içinde bir kısmı yıkıldı.
Tarihi mirasın izinde
İstanbul Çevre Kültür ve Tarihi Eserleri Koruma Derneği büyük bölümü yok olmuş tarihi mirasın peşine düştü. Minareler şehri Selanik’in arşivini araştırdı. Fotoğraflar, haritalar ve resmi belgeler kaynak oldu. 1923’te Selanik terk edildiğinde 139 tane büyük cami vardı.
Türk eserleri yok edildi
Selanik Atina’dan sonra ikinci büyük kent. Şehrin görünümü İzmir’i andırıyor. Ancak Türk eserlerinin yüzde 98’i yok edildi. Ayakta kalan yapılardan bazıları 1936 ve 1978 depremleriyle yerle bir oldu. Restore edilmek yerine tarihten kazındı.
Selanik’in yok edilen tarihi
İSTED Başkanı Erhan Sarışın göz doktoru ve tarih araştırmaları da yapıyor. Selanik’in kaybolan Türk tarihini de tek başına çalıştı. Araştırma 3 aydan fazla sürdü.
Sarışın, “Bizim için önemli olan eski haritalarını bulmak eski haritalarını bulup da yeni haritalar üzerinden harita sistemi üzerinden gis üzerinden q-gis üzerinden biz bunları oturttuğumuzda nokta olarak koordinat olarak her birinin tek tek yerini buluyoruz” dedi.
3 ayda tamamlandı 4 dilde hazırlandı
Dosya 4 dilde hazırlandı. Türkçe, İngilizce, Almanca ve Yunanca…
Titiz bir çalışma yürütüldü.Tarihi yapıların tek tek nasıl yok edildiği belgelendi.
Müslüman kabirleri tahrip edildi
Hayatlarını kaybeden müslümanlar bile kabirlerinde rahat bırakılmadı. Onlar arasında Mustafa Kemal Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin kabri de vardı.
Camiler konser salonu oldu
Selanik’te 1480’lerden itibaren abidevi yapılar inşa edildi. Vakıf kayıtlarında yer alan 140 yapıdan 71’inin yeri tespit edilemedi. Kimi yapıların kayıtları ise hiç tutulmadı.
Kentte kalan az sayıdaki camiler ibadete kapalı. Bazıları müze veya konser salonu olarak kullanılıyor. Üzerinden bir asırdan fazla zaman geçti.
Yunanistan’da hiçbir şey değişmedi.
Öyle ki bugün Batı Trakya Türklerine de ayrımcı politika uygulamaktan çekinmiyor. Türk azınlığın etnik kimlik, din hürriyeti ve eğitim sorunları devam ediyor.