Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Hint-Pasifik bölgesinin tarihin yazıldığı yer olacağını, AB’nin bölgeye daha fazla yatırım yapması gerektiğini duyurdu.
Borrell, Brüksel Hint-Pasifik Forumu’nda yaptığı açılış konuşmasında, AB ile Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) arasında 14 Aralık’ta Brüksel’de yapılması planlanan zirvenin arifesinde bu tür platformların iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Söz konusu bölgenin “uzak olduğu ve yalnızca ticaret ve yatırım bağlamında yaklaşılması tuzağına düşülmemesi” gerektiğine işaret eden Borrell, AB’nin “ekonomiyi güvenlikten ayıramayacağını” vurguladı.
“Birçok yönden bu bölge tarihin merkezi olacak. Gelecek yıllarda Hint-Pasifik, tarihin yazıldığı yer olacak.” diyen Borrell, “Geleceğimiz için birçok çözüm bu bölgede tasarlanıyor ve deneniyor. Bu bölgeye daha fazla yatırım yapmalıyız” ifadesini kullandı.
Borrell, dünyanın geleceğini Hint-Pasifik bölgesinin belirleyeceğinin, AB’nin bu bölgenin evrimiyle doğrudan ilgilendiğinin altını çizdi.
Bölgeye vereceği üç temel mesajı olduğunu dile getiren Borrell, AB’nin bölgede özellikle güvenlik alanında “daha büyük bir taahhüde” ihtiyacı olduğunu, “belirgin bir rol ve teklif” geliştirilmesi ve her iki blok arasındaki ilişkilerin “iki yönlü” olması gerektiğini aktardı.
Çin ile diyalog kurulmaya devam edilmesinde görüş birliği
Borrell, AB’nin Ukrayna’daki savaşın ötesinde diğer stratejik meselelerle de ilgilenmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Hint-Pasifik’te olanların ortasında, giderek artan iddiasıyla Çin var. Bugünlerde sıfır-COVID stratejisinin artan maliyetini ve Çin vatandaşlarının endişelerini görüyoruz. Sıfır-COVIDstratejisinin ötesinde, Çin değişiyor. Çin, gücün merkezileşmesi ve milliyetçilikteki yükselişle değişiyor.”
AB Temsilcisi, Birlik içerisinde “ortak, ekonomik rakip ve sistemik hasım” olarak görülen Çin ile diyalog kurulmaya devam edilmesi konusunda görüş birliği olduğunu ifade etti.
AB Konseyi Başkanı Charles Michel, 1 Aralık’ta Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmek üzere Çin’e gitmeyi planlıyor.