24 yaşındaki Ebu Rabi, İsrail bombardımanının, ablukasının ve açlığın yoğun bir şekilde yaşandığı Gazze’nin kuzeyinde uzun süre ebegümeci ve buna benzer otları tüketmek zorunda kalan halkı bu durumdan kurtarmak için geçen nisan ayında bir girişim başlattı.
Sosyal medyada “Allah’ın yardımıyla ekeceğiz” etiketiyle başlatılan bu girişimle evlerde sebze ve meyve fidesi yetiştiren Ebu Rabi, babası ve çiftçi arkadaşları, binlerce fide yetiştirmeyi ve küçük bir fidanlık kurmayı başardı.
Tarımın, direnişin bir parçası olduğu düşüncesiyle hareket eden Ebu Rabi, geçen yılın mahsullerinden binlerce biber, patlıcan, kabak ve molehiya (Orta Doğu ile Doğu ve Kuzey Afrika mutfaklarında yemeği yapılan bir bitki) tohumu elde etmeyi ve çilek yetiştirmeyi başardı.
Kuzeyi kıtlıktan kurtarmak için mücadele eden ve İsrail’in Beyt Lahiya’nın boşaltılması yönündeki çağrılarına meydan okuyarak evini ve arazisini terk etmeyen Ebu Rabi, İsrail’in, Gazze’nin kuzeyinde sürdürdüğü geniş çaplı soykırımda 21 Ekim’de hayatını kaybetti.
Ebu Rabi’nin ölümü, çiftçi arkadaşları ve diğer Filistinliler tarafından büyük bir kayıp olarak nitelendirildi.
Savaşın bitmesini sabırsızlıkla bekliyordu
Filistinli 42 yaşındaki çiftçi Murib el-Meslemi, babasının yanında uzun süre çiftçilik yapan Ebu Rabi’nin, çiftçilere tohumun yanı sıra zirai bilgi de verdiğini ve onları topraklarını ekmeye teşvik ettiğini dile getirdi.
Meslemi, “Ebu Rabi, savaşın bitmesini ve Gazze’nin sebze bahçesi olarak bilinen Beyt Lahiya topraklarının tamamını ekmeyi sabırsızlıkla bekliyordu.” dedi.
Ebu Rabi’nin bütün hayatını çiftçileri desteklemeye adadığını ve Gazze’nin kuzeyindeki kıtlığın üstesinden gelmek için toprakları yeniden yeşertmeye özen gösterdiğini anlatan Meslemi, “Ebu Rabi’nin ölümü kuzeydekiler için büyük bir kayıp.” diyerek yaşadıkları hüznü ifade etti.
Filistinlilere ilham kaynağı oldu
Ölüm haberinin duyulmasıyla sosyal medya kullanıcıları “kuzeyi kıtlıktan kurtaran adam” olarak tanımladıkları Ebu Rabi için taziye mesajları yayımladı.
Gazeteci Yusuf Faris Facebook sayfasından yaptığı paylaşımda, “Bu toprakların vefalı evladı Ebu Rabi, düşüncelerinden ve pozisyonundan bir gün bile ödün vermedi. Çorak arazileri ekti, ölü tohumları yeşertti, toprağı tohumla buluşturdu, su verdi, imar etti. Tüm bu çabaları test etme zamanı geldiğinde de bu toprakları kanıyla suladı. İyi kalpli yüzü güleç adam, bizim kalplerimizde solmayan dağ lalesi olarak kalacaksın.” ifadesini kullandı.
Gazeteci Muhammed Karika ise “Gazze’de yüzlerce Filistinliye ilham kaynağı olan Ebu Rabi artık yok. Ebu Rabi, baltasını ve tırpanını eline aldı, İsrail’in attığı barutlarla griye dönen toprakların rengini bahar yeşiline çevirmeyi başardı. Ebu Rabi, kıtlığı ve onun karanlık gölgesini yendi ve sonunda da kader onu ebedi olarak toprağın koynuna, göz alabildiğine yeşilliklerin arasına aldı.”
Ebu Rabi’dan geriye bu cümleler kaldı
Ebu Rabi nisan ayında yaptığı açıklamada, yaptığı işin pek çok zorluğu ve tehlikesi olduğunu söylemiş ancak buna rağmen devam edeceklerini şu sözlerle ifade etmişti:
“Gücümüz elverdiğince üreteceğiz. Halka tohum vereceğiz ve bu girişimin daha çok insana ulaşması için çalışacağız. Bu girişim sadece Beyt Lahiya ile sınırlı kalmayacak bilakis tohum ve fide olduğu müddetçe devam edecek ve büyüyecek. Kendi kendimize yeter hale gelmek istiyoruz. Halkın, savaş zamanı ya da sonrasında alternatifleri olsun istiyoruz.”
Açıklamasında uluslararası dernek ve kurumlardan kendilerine destek olmalarını isteyen Ebu Rabi, “Gazze’deki Filistinli çiftçileri desteklesinler. Çünkü biz eğer kendi topraklarımızda üretim yapabilirsek kimseye ihtiyacımız olmaz. Hiçbir ülkeden gıda ithal etmek zorunda kalmayız” demişti.