Karaismailoğlu, Suriye kaynaklı petrol kirliliği ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
An itibarıyla Türkiye veya KKTC kıyılarına ulaşan ciddi bir kirliliğin söz konusu olmadığına dikkati çeken Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Tespit edilen çok küçük parçaların ise deniz unsurları ile toplanması pek mümkün değildir. Samandağ sahilinde dün görülen, denizde toplanması pek mümkün olmayan partiküller olup Hatay Valiliğimiz koordinasyonunda temizlenmektedir, bugün tamamlanacaktır. Sahile vurabilecek küçük kirliliklerde yine ilgili birimlerce temizlenecektir.”
“Samandağ’da 4 deniz aracı kirliliğe müdahale ediyor”
Karaismailoğlu, Samandağ bölgesinde görevlendirilen 4 deniz aracının kirliliğe müdahale ekipmanları ile Hatay sahillerinde deniz yüzeyinde tarama ve müdahale faaliyeti gerçekleştirdiğini de vurguladı.
Müdahale ekipmanları İskenderun’da konuşlandırıldı
Tekirdağ’da bulunan Ulusal Acil Müdahale Merkezi’nden 13 tır ile 11 konteyner ve muhtelif kirliliğe müdahale ekipmanlarının İskenderun Limanı’na konuşlandırıldığını ifade eden Karaismailoğlu, deniz unsurlarınca kirlilik tespit edilmesi halinde bu malzemelerden de yararlanılacağını söyledi.
Nene Hatun Acil Müdahale Gemisi’nin Samandağ bölgesinde temizlik çalışmalarına başladığını açıklayan Karaismailoğlu, Seyit Onbaşı Yakıt Toplama Gemisi’nin de gece yarısından itibaren bölgeye ulaşmasının öngörüldüğünü vurguladı.
“Ortalama 230 metreküplük kirlilik olabileceği değerlendiriliyor”
Baniyas Elektrik santralinden sızan fuel oil miktarı ile ilgili farklı açıklamalar olduğunu belirten Karaismailoğlu, bununla ilgili net bilgi bulunmadığını söyledi.
Kirliliğe ait uydu görüntülerinin Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından analiz edildiğini kaydeden Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “Suriye, KKTC ve Ülkemiz deniz alanlarını kapsayan yaklaşık 800-1000 kilometrekarelik alanda parçalanmış şekilde yüzen ortalama 230 metreküplük bir kirliliğin olabileceği değerlendirilmektedir. Denizdeki kirlilik özellikle buharlaşma ve çökme sonucu gittikçe azaldığı gözönünde bulunduğunda bu miktar zaman ile daha da azalmaktadır. Ulaşan veriler kapsamında analizler yapılmaya devam edecektir” dedi.
“Her türlü tedbiri uzun yıllardır alıyoruz”
Karaismailoğlu, değerlendirmelerine şöyle devam etti.
“Coğrafyamızın petrol ve türevleri bakımından oldukça zengin olması ve bu petrolün arz-talebe bağlı olarak sürekli olarak sularımızda hareket halinde olması karşı karşıya kaldığımız riskleri de gözler önüne sermektedir. Bakanlık olarak bu risklerin farkında olarak böylesi acil durumlara teknik ve operasyonel olarak hazırlıklı olmak amacıyla her türlü tedbiri uzun yıllardır almaktayız. Bölgede denizde bir kirlilik tespit edilmesi halinde ivedilikle müdahale edilecektir.
İstanbul Boğazından, fuel oil ile birlikte, daha da kirletici bir petrol türevi olan sadece ham petrol 2020 yılında 78 milyon ton geçmiş olup, toplam geçen tehlikeli yük miktarı yaklaşık 140 milyon tondur. Özellikle son 10 yıldır, Türk Boğazlarımızdaki bu riski bertaraf etmek için ciddi yatırımlar yapılmış olup, Bakanlığımız bu imkânları Doğu Akdeniz için halihazırda seferber etmiştir.