PEGASUS Hava Yolları, yolcularına işkence yapmaya devam etmektedir. Binlerce lira ödeyerek bilet alan yolcuya bir liralık suyu bile çok gören şirket, sorumsuz davranışlarına bir yenisini ekleyerek yolcuları çileden çıkarmıştır.
İstanbul’da yaşanan yoğun sisi nedeniyle bir çok şirket seyahatleri ertelemiş ve bunu yolcularına bildirmiştir. PEGASUS şirketi, her şey normalmiş gibi yolcuların uçağa binmek için gerekli işlemlerini tamamlamasını beklemiş ve bu aşamada hiç kimseyi bilgilendirmek gereğini duymamıştır.
6 Kasım Cumartesi günü İstanbul’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gitmek isteyen yolculara adeta Çin işkencesi uygulanmıştır. Yolcular bagaj işlemlerini tamamlayarak bekleme odasına geçmiş ve uzun süre beklemek zorunda kalmışlardır.
PEGASUSU şirketi bu süreçte adeta ölü taklidi yapar gibi olaylara seyirci kalmıştır. PEGASUSU şirketinden hiç kimse yolculara açıklayıcı bir bilgi veremediği gibi yolcuları adeta görmezden gelmişlerdir.
Akşam 19 gibi kalkması gereken uçak, PEGASUS şirketinin aymazlığı yüzünden SAAT 24 gibi kalkarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gitmiştir. Kalkış saatine kadar PEGASUSU şirketinden hiç kimsenin yolcularla ilgilenmemesi, onlara mantıklı bir açıklama yapmaması büyük eleştirilere sahne olmuştur..
Sabiha Gökçen Havaalanından akşam yediden sonra bütün uçaklar normal seferlerini yaparken PEGASUSU şirketinin seferlerinin aksatmasının sebebi anlaşılamamıştır.
PEGASUSU şirketi hizmet politikasını tekrar gözden geçirmek zorundadır. Kendi çıkarlarını nasıl koruyorsa, kendisini besleyen yolcuların çıkarını da korumak zorundadır.
TEBESSÜM: BORÇLARI UNUTMAK.
Borçlarını ödeyemeyen bir adam kafayı yemek üzeredir. Hemen ruh doktoruna gider. Deneyimli hekim adamı dinleyip sıkı bir muayeneden geçirdikten sonra teşhisini koyar.
“Senin derdin para meselesi, Canını sıkmaya değmez, unut borçlarını” “Ama nasıl unuturum doktor bey?” “Unutursun, unutursun. Geçenlerde bana bir hasta geldi. Bakkala olan borçlarından dolayı çok kötü durumdaydı. Bu hastama “Bakkala olan borçlarını unut” dedim unuttu. Şimdi o kadar iyi ki”
Bunun üzerine adam “Ah doktor bey ah! Diye bağırır “İşte o bakkal benim!”