Uzun zamandır bir ülkeyi yöneten iktidar mensubu Bakan ve Milletvekilleri, Ülkenin içinde bulunduğu son durumla ilgili yaptıkları açıklamalarla, ekonomiden sağlıklı beslenmeye, kontrollü alışverişten, son zamanlarda sık sık rastlanan benzin ve ekmek kuyruklarına bilimsel açıklamalar getirerek halkın içinde bulunduğu durumun geçeği yansıtmadığını belgelemişlerdir.
Bakan ve Milletvekilleri ve Parti Sözcüleri yaşanılan hayat pahalılığı, geçim zorluğu, asgari ücretin yetersizliği, benzin ve ekmek kuyrukları için şu ifadeleri kullanmışlardır.
BENZİN KUYRUĞU yoktur sebebi ARABA ÇOKLUĞUDUR!
ÇİFTÇİLERİN SORUNLARI İÇİN, çiftçiler mağdur olmadığı gibi geçen yıl çok kazanmışlardır. Her yıl aynı kazancı beklememeleri gerekir!
HUBUBAT YOKLUĞU, hububat yokluğu diye bir şey söz konusu değildir. Devlet Malzeme Ofisi ve depolar arpa ve buğday doludur. Kıtlık diye bir konudan bahsedilemez!
ALIŞVERİŞ KONUSU, alışverişe mutlaka tok karnınızla çıkın, çocuklarınızı marketlere, alışveriş merkezlerinden uzak tutun rahat edersiniz. Çocuklarınız görmedikleri şeyleri isteyemezler, sizde almak derdinden kurtulursunuz!
BESLENME KONUSU, tabaklarınızın mümkün mertebe küçük olmasına dikkat edin, günde 3 öğün yerine 2 veya bir öğünle beslenin, mideniz rahat ederken cebiniz de rahatlar!
TURFANDA SEBZE SORUNU, turfanda sebze alırken kilo ile değil adet olarak alın. Bir kilo domates yerine birkaç adet domates, birkaç adet salatalık alınız, hem turfanda sebze fazla faydalı değil, çok yerseniz midenize dokunur!
KIRMIZI VE TAVUK ETİ SORUNU, ayda yediğiniz birkaç kilo eti bir kiloya gerekirse yarım kiloya düşürerek tasarruf edebilirsiniz, unutmayın fazla et yerseniz gut olursunuz!
BU AÇIKLAMALARIN GÜNÜMÜZ SİYASETÇİLERİ İLE BİR ALAKASI BULUNMAMAKTADIR. OLAYLARIN GEÇTİĞİ YER VE KİŞİLER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR!
TEBESSÜM: TORUNLARA KALACAK MİRAS! Adam, lokantanın vitrininde bir yazı görür : “Siz yiyip için, parasını torununuz ödesin!”
“Aman ne güzel” diyen adam içeri girip afiyetle yer içer, lokantadan çıkarken garson faturayı burnuna dayayınca itiraz eder: “Hani ben yiyip içecektim, torunum ödeyecekti?”
Garson “YİNE ÖYLE EFENDİM” der “ BU DEDENİZİN FATURASI!”